Üniversite Okumayanların Yapabileceği İşler Hakkında

Memleketimizde yanlış temellere dayanan ancak bir o kadar da kabul görmüş genel kanının aksine; üniversite mezunu olmak ile iş bulmak sanıldığı kadar bağlantılı meseleler değildir.

Evet, üniversite okumak, kişisel gelişim ve eğitim düzeyi bakımından katkı sağlamaktadır ancak iş bulmayı kolaylaştırdığı gibi bir husus söz konusu değildir. Kaldı ki ülkelerin genel politikası da bu yöndedir. Türkiye’nin de son zamanlarda birçok üniversite açması ve kadroları genişletmesinin altında yatan sebep de budur. Türkiye vatandaşlarının eğitim seviyesini yükseltmek ve gençlerin bir üniversite mezunu olabilmesini sağlamaktır. Diğer yandan aynı devletlerin her üniversite mezununa iş bulmak gibi bir sorumlulukları da mevcut değildir. Bu sebeple de mecburen öğrencilere bir şekilde fark yaratmak, yabancı dil, yüksek okul veya iyi derecede bilgisayar programları öğrenmek gibi artılarla rakiplerinin önüne geçmeye çalışmak zorunda kalmaktadır. Çünkü eğitim seviyesini yükseltmek amacı güden bir devletin içerisinde, üniversite mezunları arasında istihdam sağlamak için seçim yapmak zorunda kalan bir işveren kitlesi bulunmaktadır. Bu bakımdan da diğerlerinin bir şekilde bir adım önüne çıkan kişiler tercih edilmekte, diğerleri ise üniversite mezunu ancak işsiz adıyla kalmaktadır.

Bütün bu üniversite mezunlarının birbirleriyle yarışması sırasında üniversite okumayanlar kimi zaman çok daha karlı olabilmekte. Bunun sebebi kendisini geliştirmeyecek, rakiplerine fark atmak adına hiçbir çaba göstermeyecek öğrencilerin iki veya dört yıllarını okulda geçirirken üniversite okumayanların bir iş tecrübesi edinmiş, hayata erkenden atılmış olmalarıdır. Üniversite okumasına rağmen belli bir meslek sahibi olamayan ve ortada kalan binlerce kişinin yanında üniversite okumadığı için belli bir meslek edinebilmiş kişiler de mevcut.

Bunlar aynı zamanda mesleğin detaylarını da öğrenip tecrübeli bir eleman olma vasfını erkenden kazanabilmekteler. İşverenlerin eleman alımı yaparken çoğu zaman dikkat ettikleri en önemli hususlardan biri de tecrübe sahibi olması, işin niteliklerine vakıf olmasıdır. Bu sebeple üniversite okumamış ancak bir iş sahibi olmuş kişiler bir adım önde durmaktalar.
​Üniversite okumamakla beraber geçen bu zamanda bir meslek de edinememiş kişiler ne yapmalı? Ya da henüz genç yaşında olup hangi mesleği edineceğine karar verme aşamasında olanlar hangi mesleklere yönelebilirler? Bu kişiler için kaçınılmaz bir gerçek var ki baba mesleği her zaman daha avantaj sağlayacak iştir. Baba mesleğini de geniş anlamda yorumlamak gerekli. Buradan şunu anlamak gerekir ki kişinin etrafında yapılmakta olunan meslekler, takıldığında bir yol gösterenin bulunması, bir şekilde yapılış sürecine şahit olunan ve bilgi sahibi olunan meslekler her zaman daha kolay ilerletilecek, diğerine nazaran daha az risk alınmasına sebep olacaktır. Çünkü bir işe atılmak ne kadar da olsa içerisinde bir risk barındırırken hiç bilgi sahibi olunmaya nbir alanda yepyeni bir işe atılmak çok daha fazla risk barındırmaktadır. Tabi ki yeterli araştırma ve gözlemler yapılarak bütün bu riskler minimuma indirilebilir ancak işin daha kolay ilerlemesi ve bir aşamada tökezlendiğinde ayağa kaldırabilecek kişilerin de var olması her zaman çok daha avantajlı olacaktır.

Üzücü bir gerçek var ki sonradan gelen nesiller babalarının yapmış oldukları veya etrafında tüm zorluklarına da vakıf oldukları mesleklere çok olumlu bakmamaktalar. Bunun yerine çok bilmedikleri bir alanda yeni işler peşinde koşmak onlara çok daha karlı gelmekte. Ancak bunun altında yatan sebep yeni işin olumsuzluklarına şahit olunmamış olmasıdır.

Yani kişi detaylarıyla bilmediği bir işi aklında farklı bir yere oturtabilir. Bu gibi durumlarda girişimciler işe başladıktan sonra öngöremedikleri olumsuzluklarla karşılaşmakta ve kimi zaman başarısız olmaktalar.

Baba mesleği adı altında bahsettiğimiz tanınan, bilinen, vakıf olunan mesleği tercih etmek şöyle dursun üniversite okumayanların yapabileceği işler bakımından bir de yeteneklerinin ve ilgilerinin ne yönde olduklarını keşfetmeleri gerekmektedir. Unutmamalı ki bir meslek sahibi olmak, bu meslekte ilerleyebilmek ve başarılı biri olmak için çok fazla külfete katlanmak gerekecektir. Ve bunca işin sonunda mutlu bir yaşam yaşamış olmak için ise tüm bunları yaparken zevk alacağınız bir işle uğraşmanız gerekir. Bu sebeple meslek tercihi yaparken özellikle hazır işin daha başında iken mutlaka iyi düşünmeli ve yapmaktan mutlu olacağınız bir işi tercih etmelisiniz. Diğer türlü de elbette ki geçinecek miktarda gelir elde edebilirsiniz ancak aynı zamanda mutlu olmak, sizi mesleğinizde ilerletecek, başarılı kılacak ve çok daha fazla gelir elde edeceğiniz kapıları açacaktır.

Şu İş İlgini Çekebilir:  Cankurtaran Olmak İçin Gerekenler

​Baba mesleği ve mutlu olunan iş gibi soyut kavramlardan sonra günümüzde revaçta olan ve üniversite okumayanların yapabileceği işlerden bahsetmekte fayda var. Öncelikle tabi ki vasıflı bir eleman olmayı gerektirmeyen tüm işlerde çalışabilmek mümkün. Ancak hayalleriniz daha büyükse ve daha fazla gelir elde etmek gayretindeyseniz işe başka türlü bakmak zorundasınız. Vasıfsız bir eleman olarak uzun süreler çalışmak size vasıflı eleman olma vasfını kazandırmayacaktır, bunu unutmayın. Yani hayalleriniz büyük olsun ve çalışmaktan korkmayın.

Günümüzde üniversite okumuş olmayı gerektirmeyen ancak kişilerin bireysel özellikleriyle yapabileceği ve çok da başarılı olabileceği meslekler bulunmakta. İlgi alanınıza göre iyi bir pazarlamacı veya organizatör olabilmeniz mümkün. Çevrenizi geniş tutar, sosyal ilişkileri güçlü bir kişi olabilirseniz çok iyi bir organizatör olabilirsiniz. Ya da pazarlamacı yönünüz gelişmiş olabilir. Kendinizi iyi tanıyıp neleri başarabileceğinizi keşfetmelisiniz. Bütün bunların üzerine tabi ki biraz da cesaretli olmalısınız. Atılacağınız işin size ileride referans olacağını unutmayın. Bir işe cesaret edip kalkıştığınızda ve bir şekilde başarıyla sonlandırdığınızda bundan sonraki kimliğinizde o işi başarmış bir kişi olarak istediklerinizi elde etmeniz daha kolay olacaktır. Bu sebeple yeni bir işe atılmak, çevrenizde gözlemlediğiniz ihtiyaçlar doğrultusunda gelir elde edebilecğeiniz faaliyetler konusunda korkak olmayın.

Bu demek değil ki gözünüz kara, risk alanı yüksek faaliyetlere kendinizi bırakın. Elbette ki tüm bu faaliyetleri gerçekleştirirken son derece dikkatli, iyi bir gözlemci ve işinin ehli kişilerden aldığı tavsiyeleri önemseyen biri olmalısınız.
​Unutmayın ki ömrünüzün sonuna kadar size hangi üniversite mezunu olduğunuzu veya kaç ortalamayla bitirdiğinizi sormayacaklar. Birkaç kez bir şeyler başardıktan sonra ve kendinize bir kariyer kimliği edindikten sonra başvuracağınız her pozisyonda bunları gösterecek ve bunlar sayesinde bir muameleye tabi tutulacaksınız.

​Üniversite okumanın iş bulmayı sağlamadığı bir gerçek. Ancak bu okumadan ve çalışmadan da bir yerlere gelinebileceği konusunda sizi yanıltmasın. Üniversite okumak bireylere belli bir segmentten iş hayatına başlamayı sağlayabilmektedir. Bunun yanında üniversite okumayanların bu seviyelere gelmeleri için çok daha fazla çaba göstermeleri gerekebilir. Ya da üniversite okuduktan sonra uygulamaya pek geçirilmemiş olsa da teoride belli bir meslek sahibi olarak mezun olunmakta. Üniversite okumayan kişilerin bir meslek sahibi olmaları için bu süreci yine çalışarak ve çabalayarak geçirmeleri gerekecektir.

Belki bir programcılık öğrenmek, belki grafikerlik kursuna gitmek gibi yöntemlerle kendilerine yatırım yapmak işlerini kolaylaştıracaktır. Üniversite okumayanların yapabileceği en iyi iş on sene sonra, hayatları oturduğunda her gün nasıl bir işe gitmek ve etrafından nasıl bir işle anılmak isteyeceklerini enine boyuna düşünmek, buna göre bir adım atmaktır.

Yorum yapın