Adana, Türkiye’nin en büyük 21. – 22. şehri gibi sıkıcı istatistiklere yok. Bu şehir, ülkemizin en orijinal, en renkli, kalburüstü kentlerinden biri. Hatta başlıca şehirlerinden biri. Sadece acısı ve dürümüyle Adana’yı anmak, bu güzel ve güzide kentin şu anki – sosyo-ekonomik durumunun da biricik göstergesi aslında. Her anlamda büyük bir potansiyel taşıyan kent, daha yüksek rakamların konuştuğu bir alana dönüştürülemedi maalesef. Bunun en büyük nedeni sadece büyük kentlere öncelik tanınması. Bizde diğer ülke ve şehirlerin aksine girişimin olduğu yerde yatırım olmuyor, yatırımın olduğu yerde girişim oluyor. Öyle ki çoğu yatırım sırf adı var diye İstanbul, İzmir, Antalya, Ankara gibi kentlere yapılıyor. Sonuç, milyon TL’lerin çöpe gitmesi. Zaten bazı alanlarda yatırıma doymuş kentlere tekrar tekrar yatırım yapmanın sonucu.
Sanmayın ki ezberci eğitim sisteminin olumsuz etkileri sadece ilkokul ve lise öğrencilerinin üzerinde olumsuz etkiler bırakıyor. Yaşı yetişkinlik çağına gelse de ticari zekası çocuklukta kalan nice girişimci, hep aynı eli oynayarak hem kendisini hem de ülke ekonomisini kalkındıracağını zannederken, kendi kasasını boşaltıyor ve ülke ekonomisine de doğrudan ya da dolaylı olarak zarar veriyor.
Sonuç olarak Adana gibi birçok kent daha genellikle sınır komşuları yüzünden görmezden gelinmeye ve es geçilmeye devam ediyor. Örneğin Aydın – İzmir… İzmir’in devamlı büyüyen ekonomisi iyi güzel de, bu nedenle Aydın yıllardır yerinde sayıyor, hatta geriye gidiyor. Aynı şey İstanbul – Tekirdağ – Çanakkale üçgeni için de geçerli. Tüm finans kaynakları adı büyük kendi büyük kentlere akıtıldığı için civarındaki kentler, ekstra ihmal ediliyor. Son olarak da Antalya- Adana örneğinde görebiliriz bunu.
Didim üzerinden Aydın ve Ege bölgesinin emlak piyasasını irdelediğimiz yazımız bu konuya açıklık getiriyor. Didim’de Arsa ve Yazlıklar Neden Çok Yükselebilir?
ALT BAŞLIKLAR (istediğinize tıklayıp ışınlanabilirsiniz) :
Adana Nasıl İhya Olur?
İhya kelimesinin sözlük anlamı ”diriltmek” demektir. Yani birini ya da bir yeri ”ihya ettiğimizde” onu adeta diriltmiş kadar mutlu ve bayındır kılarız. Adana’nın yeniden dirilmesi için ciddi yatırımlara ihtiyacı var. Bu yatırımların başında ise organik ürün çiftlikleri ve müstakil ev işi geliyor.
Adana Niye Bir Türlü Uçmuyor?
Adana’nın kanatlarını kopardılar desek hem Adana’ya hem de Adana’nın o renkli şahsiyetlerine haksızlık etmiş oluruz. Adana’nın kanatları saklanıyor ya da görmezden geliniyor desek daha doğru bir cümle kurmuş oluruz. Her zamanki gibi bir şehrin kaderi, şehrin elinde değil, birkaç seçkin azınlığın elinde olduğu için Adana bir türlü uçamıyor.
Organik Ürün Çiftliği Kurmak
Adana’nın taşı toprağı pamuk, yani beyaz altın. Altın sadece çil çil parlayan ve rengi sarı olan bir metal değil. Doğru yerde doğru yatırımları yaptığınız takdirde, elinize geçen her şey altın değerinde olabilir. Adana’nın toprakları hem genişlik hem de verim açısından organik tarım yapmak için adeta biçilmiş kaftan. Hala biraz olsun geleceği gören yatırımcılarını, girişimcilerini bekliyor bu kent. Organik ürün çiftlikleri sadece size ve Adana’ya değil tüm ülkeye kazandıracak en cevval yatırımlardan biri olmaya aday.
Organik Tavuk ve Hindi Çiftliği Açmak
Müstakil Ev İnşa Edip Satmak
Adana zaten acısıyla, kendine özgü alt kültürüyle ve şarkılarıyla meşhur değil. Bununla birlikte hepimiz çok iyi biliyoruz ki Adana’nın zenginleri de ünlü. Aynı zamanda konforuna düşkün olan insanların sayısı da çok. Çünkü ”Adanalı olmak” bir yerde bunu gerektirir. Salgının da bariz etkisiyle müstakil evlere olan ilgi arttı. Apartman dairelerini hem konforsuz hem de artık ”tehlikeli” bulan ahali, bankasında biriken parayı da çekip müstakil evlere çıkmaya başladı. Bu durum 2021 yılında da son sürat devam edecek. Bu nedenle bu güzide kentte yapılacak en mantıklı hamlelerden biri müstakil ev işine girmek olur.
Rezidans Almak mı Müstakil Ev Almak Mı Daha Mantıklı?
Tarih – Kültür Turizmine Yönelik Dükkanlar Açmak
İnsanların aklına turizm denince neden hemen deniz, plaj ve uyduruk biblolar geliyor. Zira dış turizm gelirleri %80’den fazla iken, turizm gelirlerinin çok küçük bir kısmı iç turizmden sağlanıyor. Öyleyse bizi biz gibi düşünmek yerine Avrupalı, Uzak Doğulu gözüyle ele almalıyız. Mevlana ve Yunus Emre atılımları bunun en büyük kanıtı. Ama bizim topraklarımızda daha ne değerler var. Hem tarihi hem de günümüzde ortaya çıkan. Müzisyeninden romancısına, şairinden karikatüristine kadar birçok ünlü değer Türkiye’de sanatını icra ediyor. Hele ki Adana bu isimlerin memba desek abartmış olmayız.
Bu nedenle Adana, hak ettiği ilgiyi ve değeri görmek istiyorsak tarih- kültür turizmine yönelik dükkanlar açmalı, belediyesi de bu alanda diğer tüm birimlerle kolektif çalışmalara imza atmalı.
Yazımızın sonunda ufak bir konudan daha bahsetmek istiyoruz. Bu konuyu daha önce Datça konusunda ele almıştık. Datça ve Fethiye’de Yazlık Ev Fiyatları Neden Artıyor? Nasıl ki Türkiye’de milyonlar ve yurt dışında da binlerce kişi Datça’yı efsanevi şair Can Yücel ile anıyor, işte bu örnek Datça’nın bu kadar yükselmesinde ve yükselmeye devam etmesindeki en büyük etkenlerden biri. Belediyeler sanatçı anmalarını bir kuru heykel ve sıkıcı anma törenleriyle geçiştirmek yerine bu konuya eğilmeli. Adana’dan çıkan o kadar ünlü isim var ki. Bu isimler üzerinden bir ”kültür turizmi” geliştirmek neden kimsenin aklına gelmiyor? Bu kentten çıkan ünlüler arasında Yılmaz Güney, Haluk Levent, Orhan Kemal, İnce Mehmet kitabının efsanevi yazarı Yaşar Kemal yer alıyor. Bitmedi. Abidin Dino, Muzaffer İzgü, Ahmet Selçuk İlkan, Salih Güney, Ferdi Tayfur, Müslüm Gürses, Mazlum Çimen ve daha niceleri. Düşünün biz yazarken bile kısa kesmek zorunda kalıyoruz bu ünlü isimleri… Bu isimlere dair çeşitli etkinlikler düzenleniyor evet. Belli başlı isimlerin müzeleri vs. de var. Ama kendin pişir kendin ye tarzında, bu etkinliklerden ve kurumlardan yine Adanalının haberi oluyor.
Sonuç olarak Adana kültür turizmine önem vermeli, bu işe ”yatırım” değil (yatırım zaten bu kentten çıkan ünlü isimler ve onların ölümsüz eserleri) tanıtım yapmak. Bir koyup beş almak için önce ”bir” koymak gerekiyor. Bir koymadığınız yerde 5 beklemek ise şimdi olduğu gibi yerinde saymak anlamına geliyor. Bu tür yatırımlar hem turizm hem de emlak piyasasının canlanmasını sağlayacaktır. Bu 2 kere 2 eşittir 4 kadar net. Dileriz birileri sesimizi duyar ve Adana hak ettiği ekonomik kalkınmayı daha da geç olmadan halkıyla birlikte yaşar.