Bitcoin alıp satmak karlı mı?

Bugün sizlere yüzyılın en önemli icatlarından varsayılan blockchain sistemleri ve bitcoin hakkında bahsetmek istiyorum. Bu konu hakkında daha evvelden onlarca yazı yazıldığına eminim ancak işin psikolojik, sosyolojik ve hukuki boyutları hakkında vasat da olsa yazı kaleme alabilen olduğunu sanmıyorum. Bu makalede “teknik ve anlaşılmaz terimler” görmeyeceksiniz, göremeyeceksiniz.

Aksine somutlaştırıcı ve kafanızda bazı şeyleri canlandırıcı örneklere şahit olacaksınız.

bitcoin photo

Bitcoin nedir (be adam, bıktık bu başlığı görmekten dediğinizi biliyorum ama sakince okumaya devam edin)?

Blockchain yani blok zincir diye adlandırılan teknolojik altyapıya sahip bir sistem üzerine temellenmiş hayali para birimidir. Yazılımdır, daha da ötesi protokoldür. Anlaşmadır!

Peki nedir bu blockchain teknolojisi?

Blok zincir teknolojisi zincire dahil olan ve kendini adamış olan bilgisayarların “madencilerin” aynı anda onayı ile hareket eden ortak, kolektif veritabanıdır. Yani aşağıdaki görselden de kavrayabileceğiniz üzere böylesi bir sisteme sağ salim gönderilebilen verilerin “silinme, yok olma, karışma” ihtimali sıfıra yakındır. Zira aynı anda milyonlarca sisteme dahil olmuş kişisel bilgisayarın onayından, süzgecinden geçerek aynı anda hepsinde kayıt altına alınan bir büyük veriden bahsediyoruz. Böylesi bir sistemi yok edebilmek, tahrip edebilmek için milyonlarca madenciyi aynı anda havaya uçurmak gereklidir ki böylesi birşey imkansız.

Yukarıdaki görseli dikkatlice incelediğinizde “blok zincir” teknolojisinin “cloud veri depolama teknolojisinin” ve “torrent” sisteminin birleşip yandan yemiş hali olduğunu görebilirsiniz.

Aslında benzer bir sistemi biz Türkler yıllardan beri “vadeli çek” denilen illeti ticari hayatımıza sokarak kullanmış ve halen de iyisiyle kötüsüyle kullanmaya devam ediyoruz. Vadeli çek de bir tür hayali para birimidir, protokoldür ve arkasında yer edinebilecek cirantalar ile “onlarca kişinin aynı anda kaydını tutabileceği ve hatta garantisi olabileceği” bir veritabanı şekline bürünebiliyor.

Burada mühim sözcükler “aynı anda, ortaklaşa, hep birlikte“‘dir. Böylesi bir kolektif sistemi icat edebilmek sanırsam hem güçlü bir sosyal mühendis olmayı hem de bilim adamı olmayı gerektirir. Her ne kadar bu sistemi kimlerin ortaya çıkardığı net olarak bilinmese de rivayetlere göre “bitcoin”‘in mucidi olarak anılan isim “Satoşi Nakamoto’dur.”. Yani ilk olarak duyuran kişi Satoşi’dir.

Ancak elbette ki bitcoin tek kişinin değil de yüzlerce geliştiricinin elinden çıkıp bu hale gelmiştir.

Bu tarz bir kripto para sistemini ilk olarak icat edebilecek olan kişiler de zaten olsa olsa Japonlar olabilirdi… Şuna baksanıza adamın ismi bile efsane!! Gerçi japon olmadığına hatta birden fazla kişi olduğuna dair dedikodular da mevcut…

Satoşi abimiz bu sistemi tasarlarken muhtemelen kar elde etmeyi, milyarlarca dolar udhesine geçirmeyi, Havai’de 88 tane fahişe ile alevli muz yemeyi, rant dolu karlı arsalar kapmak için belediye başkanlarına rüşvetler dağıtmayı hayal etmemiştir… Zaten böylesi devrim yaratacak şeylerin mucitleri de çoğu (bununla ilgili bir araştırma bile var, 2/3’ü bu şekilde) zaman bunları para için değil “içsel güdülenme” ile manevi hazlar için yaparlar.

Bitcoininin kontrol edilebilir ve yazılımsal olarak manipule edilebilir olmamasının sebebi esasında bir yazılımdan ziyade “protokol olmasından ileri gelir“. Yani eğer ki bu sisteme dahil olmak istiyorsanız başından beri herkesin kabul ettiği protokolü onaylamak ve bu anlaşma dahilinde mutabık olunan yazılımı kullanmak zorundasınız. Bu protokolü yani ortak anlaşmayı değiştirmek için ise bu sistemi kullananların ezici bir çoğunluğunun onayını almak zorunda olduğunuz için kötüniyetli değişiklik veya müdahele yapmak da imkansız sayılmaktadır…

Protokolü art niyetli müdaheleler amacıyla değiştirmeye çalışmak çarşıya inip şunu demeye benzer: “beyler artık altın değerli maden değil bana verin onları“. Böyle bir şey derseniz size ‘s’ harfi ile başlayan harikulade yaratıcı küfürler ederler üstüne de en yakın akıl hastanesinin yerini gösterirler değil mi? Hadi diyelim tüm dünyayı aynı anda ikna ettiniz. Altınları da toplardınız; emin olun bu seferde de altınlar beş para etmez olurdu.

EVET BURAYA KADAR YAZDIĞIM KISIMLA PEK İLGİLENMEDİĞİNİZİ
BİLİYORUM, O SEBEPLE BU NOKTADAN SONRA TIRAŞI ES GEÇİYORUM. GELELİM BAŞLIKTAKİ SORUYA
——————————-

Bitcoin veya altcoin alım-satımı karlı mı, kar getirir mi sorusunu 2018’nin şu dönemlerinde soruyorsanız sanırsam bu mucizevi sistemi keşfetmek için birazcık geç kalmışsınız demektir.

Aşağıda bitcoin’in son 6 yıllık dolar bazındaki grafiğini göreceksiniz.

Bu grafik eksik arkadaşlar. Zira bitcoin Kasım-Aralık ayı itibariyle 20 000 $ sınırını da zorlayıp tarihinin rekorunu kırmış bulunmaktadır.

Yani özetle internetin her bir tarafında da rahatlıkla görebileceğiniz, şahit olabileceğiniz üzere “bitcoin” para birimi tabiri caiz ise “hayvanlar gibi yükselmiştir“, “katlanarak yükselmiştir“, “uçmuştur“, “geometrik orantıyla ivmeli şekilde yükselmiştir“.

Buraya kadar hepimiz hemfikiriz. Zaten bunları bilmeyeniniz de yoktur.

———————————

Değerli parlakfikirler okurları; ben bitcoin sisteminin ‘teknik altyapısını’ fazla bilmem. Zira ben bir “senior yazılımcı” değilim. Hatta yazılımcı bile değilim. Ancak ben kendimi; toplum psikolojisini, sosyolojiyi, psikolojiyi, hukuku az da olsa anlayan vasat bir sosyal bilimler insanı olarak tanımlayabilirim. Ve evet; bunu her tarafta söylemeden duramayayız; hukuk mezunuyum 🙂 🙂 🙂

Bu konuyu sizlere “uyduruk teknik terimler kullanan“, bir tarafından sallaya sallaya grafikler okuyan takım elbiseli inek adam gözüyle veyahut eninde sonunda batıracak, iflas ettirecek, bocalattıracak algoritmalar tasarlattıran yazılımcı-iktisatçı bozuntusu gözüyle de anlatmayacağım.

Bitcoin alım satım işi artık şu saatten sonra; bundan 3-5 sene önce akıl edip de 1000 dolarlık yatırım yapmış olanlar dışında kimseyi oturduğu yerden ansızın zengin edebilecek bir potansiyele sahip değildir. Yani kaçtı o tren, bitti o rüya, unutun gitsin. Beklentilerinizi de buna göre şekillendirin.

Zira; bitcoin 5 yıl içerisinde geometrik orantıyla ansızın katlanarak yükseldi ancak her yeni çıkan ve kaliteli olan borsa emtiasında olduğu gibi bir yerden sonra “marjinal eğri” ile yükselmeye devam etti.

Yani grafik yine yükseklere gidecek gibi gözüküyor ancak öyle eskisi gibi “katlana katlana ve insanları oturduğu yerden zengin ede ede değil“. Yavaş yavaş, usul usul, ine-çıka yükselecektir (yükseleceği yönündeni tahminim kumarvari bir olasılık hesabından ibarettir). O sebeple uzun vadede %60’lara varan karlar elde etmek istiyorsanız 10 000 TL’yi geçmeyecek şekilde, battığında sizi intiharlara sürüklemeyecek şekilde yatırım yapmanızda sakınca yok diye düşünüyorum ki bu benim kanaatimdir ve yatırım tavsiyesi de değildir. 🙂

Bitcoin alıp satma işini; bitcoine endeskli alt-coinlerdeki günlük %20’lere varan iniş ve çıkışları öngörerek de yapabilirsiniz ancak bu iş inanın biraz daha profesyonel ve tam zaman ayırılması gereken bir uğraşı olacaktır ki hakikaten sizi batırmadan her hafta ufak ufak kazandırabilsin. Bu aşamada belirtmek isterim ki; eter, litecoin, ripple gibi altcoinler bitcoin alım satım başlığında irdenmesi gereken, tam zamanlı bir uğraşı ile kazandırabilecek yatırımlık sanal para birimleridir diyebilirim.

bitcoin photo

Peki ya bir gün bitcoin patlar mı, dibe çakılır mı?

Valla arkadaşlar; bu soruyu kimse size bilimsel bir izahat getirerek cevaplayamaz. İllimunati kartlarındaki kehanetlere bakacak olursak bitcoin bir gün patlayacak gibi gözüküyor ancak tabii ki bu kartları ne kadar ciddiye almamız gerektiğini; bu kartlara göre öngörüde bulunmanın paranoyakça bir öngörü mü yoksa gerçekliğin ta kendisi mi olduğunun seçimini yapmayı sizlere bırakıyorum.

Şakası bir yana eğer ki ortada başından beri; sistematik, kapsamlı, ciddi planları yapılmış ve sermaye destekli büyük bir tezgah var ise bu tezgahın kokusunu bile alamazsınız. Bir gecede ansızın, ne olduğunu bile anlayamayacağınız şekilde her şey tepetaklak olur. … Bu tür olasılıkların, ihtimallerin varlığı sebebiyle, dikkat ederseniz sizlere “eğer ille de yatırım yapacaksanız 10 000 TL gibi battığında intihar etmeyeceğiniz paralar ile yatırım yapın” diye önerdim. Evet, önerdim ama bu öneri yine de yatırım tavsiyesi değil ehehehehe. 🙂 🙂

Bu tür komplo teorilerine karşı her zaman bir “beyin cerrahı” titizliği ile yaklaşmanız yani onları ne tamamen reddetmeniz ne de tamamen,kesinkes gerçek olacakmış gibi davranmanız gerekir.

Gerçeği söylemek gerekirse; blockchain sistemi üzerine kurulmuş olan bitcoin; şu haliyle bir para biriminden ziyade henüz bir yatırım aracı statüsündedir (hem de yüksek risklisinden). Eğer ki bir kokain tüccarı ya da uluslararası iş yapan bir internet girişimcisi değilseniz bitcoini bir para birimi olarak ‘layıkıyla‘ kullanabilmeniz ne yazık ki henüz pek mümkün değil sevgili parlakfikirler okuru.

Değerli parlakfikirler okuru; eğer kokakin taciri isen lütfen defolup git bu siteden 🙂 🙂

——————————–

Neyse konumuza dönelim.

Bitcoin alım satımı yapabilmeniz için ilk önce market platformunuzu belirlemeniz gerekir. Bittrex, poloinex, binance gibi online-marketlere kaydınızı yapabilirsiniz.

Ardından Türkiye’den; Teb’in “paribu‘ hizmeti ile nakit paranızı bitcoin’e çevirip bu market sitelerinin hesabına aktarmanız gerekir.

Şimdiye kadar anlattığım bilgiler ile bitcoin alım satımı yapabilirsiniz ancak yine de bu işi profesyonel yürütmek istiyorsanız buradaki bilgiler tabii ki yeterli değildir!

Şimdi sizlere; dikkat etmeniz gerekenleri kafanızdaki bazı soru işaretlerini de gözeterek anlatmak istiyorum.

Bitcoin yatırımı bir tür kumar mıdır?

En önemli soruyu sona sakladım. Bitcoin alım satımı yapmak yüksek riskli bir yatırım yöntemidir. Bir gecede paranızın %50’sinden fazlası yok olabilir. Eğer ki analiz, gözlem, hesaplama, sezgi, psikolojik ölçüm gibi konularda kötüyseniz bitcoin alım satımı üzülerek söylemeliyim ki sizin için bir tür kumar olacaktır.

Başka açıdan olaya yaklaşacak olursak; “gerçek hayatta karşılığı olmayan” bir sisteme milyonlarca dolar gömmek pek de akıl karı gibi görünmüyor. Yani bence; servetinizin çok düşük bir kısmını bu sistemlerde değerlendirmek mantıklı olabilir ama kalkıp da servetinizin %30’unu geçkin bir kısmını buralarda değerlendirmeye çalışmanın pek de rasyonel bir karar olabileceğini söyleyemem. Şunu da biliniz ki eski tip bankacılık sistemlerinin kabul ettiği para birimleri de esasında gerçek hayatta hiçbir karşılığı olmayan kriptografik algoritma protokolleri ile varlığını sürdüren sistemlerdir. (Doların bir zamanlar altın olarak karşılığı olduğunu savunanlar altının neden değerli olduğunu açıklasınlar, biz ona değer verdiğimiz ve inandığımız için olmasın, ayrıca şu anda bu para birimleri de altın karşılığı piyasaya sürülmüyor?)

Ayrıca Türkiye sınırları içerisinde bitcoin alım satımı yapan insanlar genel olarak karlı olsalar bile kazandıklarını yine aynı sistemde tutmaya devam ettikleri müddetçe ülke ekonomisine yarardan çok zarar vereceklerdir.

Bitcoin alım satımından kaybettiğim parayı geri alabilir miyim?

Bakın ben hukuk mezunuyum. 🙂 🙂 Sizleri temin ederim ki bu piyasalarda kaybettiğiniz paraları alabilmeniz mümkün değildir. Elbette alım-satım yaptığınız sistemin bir kusuru sebebiyle zarara uğradığınızı kanıtlayabilirseniz ilgili online-market şirketine yurtdışında dava açmak mümkün olabilir ama inanın bu şirketlerin birçoğu siz kolaylıkla dava açamayasınız diye off-shore ada ülkelerinde mevzilenmeyi tercih edeceklerdir. Görünürde Almanya, İngiltere merkezli olabilirler ama köklerinin buralarda olacağından emin olamazsınız. Yani tecrübelerime göre bir olasılıktan bahsediyoum sizlere; bu şirketleri detaylıca araştırmadım ancak benzeri onlinemarketlerin bazılarının durumunu bildiğim için size de meramımı anlatmak istedim.

Platform konusundaki naçizane tavsiyem alım ve satım emirlerini verdiğiniz platformun sağlam ve güvenilir olmasına özenle dikkat edin. Bilip bilmediğiniz uyduruk, sahte platformlara kuyruğunuzu kaptırmayınız.

Bitcoin bir saadet zinciri ya da ponzi dolandırıcılığı mıdır?

Arkadaşlar bitcoin “blockchain” sistemi üzerine temellenmiş olduğu için kimsenin tam olarak kontrolünde değildir. Dolayısıyla “ponzi dolandırıcılığı” olma ihtimali yok denecek kadar az. Saadet zinciri ile korkunç benzerlikleri ise yok değildir. Şu da bir gerçek ki kim ne derse desin “bitcoin gibi sanal para birimleri” esasında bir tür balondur. Ne zaman ki sisteme yeni paralar girmesi kesiliverir işte o zaman bu balon gerilmeye başlar ve en sonunda ansızın patlayabilir.

Fakat; üstün zekalı ve dahi kardeşimiz Satoşi, bu olasılığı da düşünmüştür, şöyle ki; bu sistemi basit bir saadet zincirinden farklı kılmak ve bir balon misali bir gün patlamasını önlemek için “para birimi” olarak yaratmayı ve daha da önemlisi bu şekilde ‘bakkalda, nalburda, kahve dükkanında, dişçide geçerli olabilecek bir para birimi‘ olarak pazarlanabilir kılmayı tercih etmiştir. Adam her türlü olasılığı hesaba katmış dahi bir sosyal mühendis diye boşuna demiyorum.

Nitekim dünya çapında birçok kuruluş ve işletme bitcoin ile ödeme almayı kabul etmeye başlamıştır. İlk başlarda illegal piyasalarda kullanılan bitcoin; günümüzde giderek legal piyasalarda da bir tür takas aracı olarak kabul edilmeye başlamıştır.

Sizleri; Google üzerinden “Tenx tech” yazarak, bitcoin ile sanal poslar üzerinden ödeme yapmaya olanak tanıyan yeni uygulamaya göz atmaya davet ediyorum.

Ne zaman ki bitcoin piyasalarda “sağlıklı ve işlevli bir para birimi” olarak kendini layıkıyla kabul ettirmeyi tam manasıyla başarabilir; işte o zaman ‘bitcoin’, tıpkı dolar ve euro gibi neredeyse hiç patlamayacak bir balon olarak varlığını sürdürebilir. Mamafih; bitcoin, henüz bu yolda başlangıç safhasındadır…

Bitcoin alım satımı yapacağım ama grafikleri okuyamıyorum diyenlere

Gel kardeşim şimdi sana hemencecik bir resim üzerinden en önemli iki hususu anlayatım.

Resimde yazanları okuyabildiysen artık sen de grafik okuma işini “finansal okuryazarlığı olmayan ama olduğunu zanneden” %99’luk kesim kadar yapabiliyorsun. Hayırlı olsun, tebrik ederim. Emin ol bitcoin alıp satanların ezici bir çoğunluğu grafik okuma işini çoğunlukla Allah’a emanet yapıyorlar, hiç öyle artist artist konuştuklarına aldanma, birçoğunun finansal okuryazarlığı yok. Zaten bu işi kumar yapan şey de buradan ileri gelir; bildiğini zannettiği halde bilmemekten ileri gelir.

Nette dolaşan çoğu analiz inanılmaz derecede subjektif ve sallamasyondur. Ayrıca sana itiraf etmem gerekir ki esasında borsada ya da bu tür farazi kıymetlerin grafiklerinde “yükselişleri ve düşüşleri” nokta atışlı tahmin edebilmek imkansızdır.

Yani 1 haftalık, 1 aylık, 3 günlük ve günlük grafikleri inceler, hacim değerlerine göz atarsın, internetten ilgili farazi-değer hakkında haberleri iyicene okursun ve ardından nihai bir öngörüde bulunabilirsin. Ancak yine de bulunduğun öngörü asla düşündüğün gibi olmayabilir. Zira geleceği tam olarak görebilmek, milyarlarca dolarlık bir piyasada neredeyse imkansızdır. Yani istediğin kadar iyi oku bu grafikleri yine de yanılacağın zamanlar çıkacaktır.

Bu piyasalarda yer alan köpekbalıkları, balinalar, akbabalar sizleri yutmasın istiyorsanız yatırımlarınızı “finansal okuryazarlığı olan kişiler aracılığı” ile yapmanız önerilir! Bu canlılar piyasadaki bilmediği halde bildiğini zanneden %99’luk dilimi yutmaya çalışan ve çabalayan ağır toplardır. Cahilce davranırsanız bir gün sizi de yutabilirler.

O sebeple sana tavsiyem odur ki bitcoin alım satımı yapacaksan bir “sepet” yaptır. Yani dağıt gitsin paralarını. Asla tek bir tahmin ile yetinme. Finansal okuryazarlığı olan birden fazla kişiden destek al. Bu sayede hata payları da doğru tahminlerin arasında eriyip gitmiş olur.

Bir diğer nokta ise 1 hafta içerisinde bitcoinden ya da herhangi bir altcoin’den kısa zamanda %40’dan fazla karlar elde etmeyi bekleme. Kendine düşüşler konusunda kurallar koyduğun gibi yükselişler konusunda da mütevazilik dolu kurallar koymalısın. Bu sayede işi kumara çevirmeden yürütebilme imkanı kazanmış olursun. Kumarı kumar yapan şey “hırsa dönüşmüş tutkulardır“!

——————————-

Sonuç olarak bitcoin alım satımı işi genç okurlarım için araştırmacı şekilde yönelebilecekleri ve “finansal okuryazarlığı olanlardan destek alarak” yürütebilecekleri riskli bir mecradır.

En azından tarihin en sağlam düşüşlerinden birini yaşadığı 2017’nin şu zamanında ben böyle öngörüyorum. Yıllar sonra bu iş patlayabilir, yeni ve daha gelişkin sistemler çıkabilir. Netice itibariyle yatırım yapmak istiyorsanız gerçek hayatta “elle tutulur, kanlı canlı” girişimlerde bulunmak birincil önceliğiniz olsun. Ancak bu tür yeni mecraları da tamamen görmezden gelmeyiniz. Trenleri kaçırmayınız. Dünya değişiyor, güçlüler yeni düzenler kuruyor. Asla unutmayın; bu dünyanın güçlüleri; kişilere, kurumlara, geçici hazlara ya da kısa vadeli kar getirecek işlere değil uzun vadeli sistemlere yatırım yaparlar.

Şunu da asla unutmayın her yatırım esasında bir çeşit kumardır. Sizin odaklanmanız gereken soru şu olmalı “ilgili mecrada (bitcoin piyasalarında) parasını değerlendirenlerin yüzde kaçı düzenli olarak kazanç sağlayabiliyor?“. Eğer bu sorunun cevabı sizi tatmin ediyorsa buyurun meydan sizin.

Kriz ve Salgın Dönemlerinde Bitcoin Daha Mı Güvenli?

Malumunuz hem salgın hem de salgına bağlı olarak ciddi bir kriz dönemindeyiz. Bu noktada her şeyin yavaş yavaş değiştiğini çıplak gözle görecek bir boyuta evrildik. Bu değişimlerin başında alışveriş alışkanlıkları yer alıyor. Kızılderililerin yaygın söylemiyle paranın hiçbir açıdan yenmeyecek bir şey olduğunu da aynı yavaşlık ama katılıkta algılamaya başladık. Her şeyin uzaktan kontrol edilebildiği ve yönetildiği dünyamızda artık reel paranın somut ağırlığı da yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Bunun yerine bitcoin gibi her açıdan daha avantajlı ve pratik bir kullanım hacmine sahip olan sanal paralar daha revaçta.

Bitcoin her şeyden evvel kriz ve salgın dönemlerinde çok daha güvenli ve hızlı bir kullanım ağı sunuyor. Bu da milyonların bu parayı kullanmakta ne kadar haklı bir karar aldıklarını gözler önüne sermeye yetiyor. Sadece yurt içinde değil yurt dışında da aktif olarak hizmet veren mağazalardan istenilen ürünler satın alınabilir. Uçuş hatları yeniden açıldığında, insanlar yine sokağa çıktıklarında dahi bu salgının etkileri hemen kalkmayacak. Örneğin sadece yurt dışında bulunan bir ilaç ya da medikal gerece ihtiyaç duyuyorsunuz. Bu ihtiyacı en rahat ve güvenli şekilde bitcoin parası ile karşılayabilirsiniz.

Bunun dışında temel gereksinimlerin tümü için de bitcoin artık bir alternatif değil, esaslı bir ödeme yöntemi olarak kişilerin gündemini oluşturuyor. Kredi kartı gibi somut bir karta gerek olmadan, tüm dünya mağazalarında alışveriş yapabileceğiniz bitcoin, hiç olmadığı kadar revaçta.

Amerikan Doları Neden Uzun Vadede Parlak Görünmüyor?

Amerika, bir süredir sadece imaj olarak dünyanın süper gücü konumunaydı. Bu salgın felaketinde çok kötü bir sınav vererek bu imajın da iyiden iyiye tahrip olmasına neden oldular. Amerika ne ki doları ne olsun gibi bir algı oluşmaya başladı. Zaten ‘Euro’ çıkalı beri dolar eski gücünü yitirmişti. Sadece üçüncü dünya ülkelerinde, yarı ya da tam sömürge ülkelerinde yani, mevcut gücünü koruyabiliyordu. Ancak bu güç de artık yavaş yavaş tesirini kaybetmek üzere. Bu bağlamda Amerikan dolarının uzun vadede geleceği hiç de parlak görünmüyor.

Gelecekte Sanal Para Neden Daha da Yaygınlaşacak?

Çünkü sanal para kullanımının avantajları gün be gün artıyor. Bu avantajların başında kontrol edilemezlik geliyor. Hem şirket hem de kişisel kullanım bazında takibe takılmamak alışveriş özgürlüğünün temelini oluşturmaktadır. Bunun dışında dakikalar içerisinde transfer kolaylığı sağlaması da en büyük etkenlerden biri olarak görülüyor. Sanal paranın daha da yaygınlaşmasında önemli olan diğer etkenler ise bağımsızlık, güvenilirlik ve devletler üstü olmasıdır.

 

Yorum yapın