Sevgili okurlarımız! Hepinize merhaba!
Bugünkü yazımızda çağlardan beri sorulan ve yanıtsız kalmış bir sorunun cevabını arayacağız: Kadınlar ne ister? Aynı isimle filmi bile çekilmiş olan ve Mel Gibson’un oynadığı bu sorunun cevabını iş sahası ve dükkanımız ölçeğine indirgeyerek: Kadınlar, bir dükkandan ne ister sorusuna çevireceğiz.
Kadınlar, yapıları ve tabiatları gereği çok daha zor beğenen ve tam olarak hangi konuda ne istedikleri tam olarak tespit edilemeyen karışık bir cinsiyettir. Sosyal alanda olsun, kültürel alanda olsun ve bizi parlak fikirler olarak ilgilendiren kısım olarak ticaret alanı olsun, kadınlar her zaman, dikkatleri ve ilgileri kendi çaplarında özgür olan ve ikna edilmeleri daha zor olan insanlardır.
Bu açıdan baktığımızda erkeklerle kadınlar temel alışveriş disiplinleri açısından da birbirinden tamamen ayrılır. Bir erkek için, günlük alışveriş süresi maksimum 30 dakikadır. Erkek, alacağı şeylerin bir listesini kafasında çıkarır, gider alır. Onun için alışveriş, bir eğlenme aracı ya da kültürel bir etkinlik değil; bir an önce yapılması ve tamamlanması gereken bir zorunluluktur. Ve mümkün olduğunca basit bir şablonda basit bir eyleme dönüştürülmelidir.
Kadın ise alışveriş, adeta bir yaşama biçimidir. Nereden alışveriş yaptığından tutun da, o gün, o hafta neleri alacağı adeta gündemin temel noktası oluşturan ana hedeflerdir. Bu nedenle erkekler, kadınlarla asla alışverişe çıkmak istemezler. Çünkü erkekler, bul ve al mottosunu benimsemişlerken, kadınların ilk hedefi bulmak değil aramaktır. Aramak, tek tek tüm ürün çeşitlerine ve fiyatlarına bakmak, ayrı bir eğlence kaynağıdır. Sadece eğlence kaynağı da değildir üstelik. Kadınlar için, doğru alışveriş nitelikleri mevcuttur. Tıpkı bir üretici firmanın kendi ürünleri kapsamında en doğru, en reel, en sağlam üretimi yapmak istemesi gibi, kadın için de alışverişten evine dönerken en sağlam, en güvenilir, en doğru ürünlerle eve dönmek bir isabetli karar alma mekanizmasına işaret eder.
Bu yazımızı okuyan dükkan sahipleri. Bilmelisiniz ki ekonomimize can veren kadınlardır. Piyasa içerisindeki sirkülasyonu sağlayan temel özneler, kadınlardır. Kocalarından gizli taksitle eşyalar alan, o eşyaların taksitlerini tamamlayıp hem evlerine yeni bir ürün katan hem de uzun vadeli ekonomi pazarının içinde hareketler katan kadınlar olmasaydı, bu kadar hareketli bir pazarımız, bu kadar dinamik bir ekonomimiz olmazdı.
Bu durumun bir de tarihsel bir kökeni vardır. Erkeklerin genetiğine işlemiş bir ”avcılık” kimliği vardır. Kadınlar ise ”toplayıcı” genlerine sahiptir. Bu ne demektir? Erkekler, sabah erkenden evden çıkar ve ”eve ekmek” getirmek için uzun mesai saatlerinde çalışırlar. Tıpkı eskiden mağarasını terk edip avlanmaya çıkar gibi. Bu genetik bir kültür mirasıdır. Kadın ise evde kalıp toplayıcılık yapar. Yani kocasının getirdiği maaşı en ekonomik ve en doğru hamlelerle bir ürüne, bir tüketim değerine dönüştürür. Eskiden var olan ham etlerin işlenmesi ve hazır hale getirilmesi kadının göreviyken, bugün ham paranın ekonominin içerisinde en doğru ve ihtiyaçları karşılamaya yönelik hale gelmesinde kadınlar sorumluluk sahibidir.
Bu sorumluluklar kapsamında kadın çarşıya pazara çıktığında önünde binlerce ihtimal uzanacaktır. O ihtimallerden biri de hiç şüphesiz ki sizin dükkanınız olacak. Bu ağır sorumluluğun altında, binlerce ihtimalin arasında kadınlar, neden sizin dükkanınızı tercih etmelidir?
Fazla çalışmanız gerektiğinizin farkındasınız sanırım. Bir kadın demek, piyasanın değer karşılığında satın alma silahı demektir. Erkekler üretici güç iken kadınlar paranın kapsamında dağıtıcı kuvvet demektir. Ve kadınların sizin dükkanınızı tercih etmeleri için çok sağlam gerekçeleri olmalıdır. Şimdi size madde madde dükkana daha çok kadın müşteri çekmenin püf noktalarını aktaracağız. Siz de hazırsanız başlayalım:
Dükkana Daha Fazla Kadın Müşteri Çekmenin Yolları:
- Dükkanınızın bir kokusu olmalı. O koku, elbette ki küf ya da cüruf gibi kötü, uzaklaştırıcı olmamalıdır. Yapılan bir araştırmaya göre, güzel kokulara karşı kadınların erkeklere oranla 3 kat daha hızlı reaksiyon verdiği tespit edilmiştir. Dükkanınızdan yükselecek tadında ve aromatik kokular, kadın müşterilerin daha fazla akın etmesine yol açacaktır. Bazı kadın müşteriler, almak istedikleri fiyatta ve tarzda ürünleri bile, sırf o dükkanın kokusu kötü diye başka yerlerde arar ve bulurlar. Aynı zamanda şunu da belirtmeliyiz ki, dükkanınızın kokusu sabit olsun. Sık sık değişmesin. Böylece algılarda seçtiğiniz güzel koku ile dükkanınız özdeşleşmiş olacaktır. Bu da koku üzerinden bir dükkan motifi izlenimi verecektir.
- Dükkanın temizliği, göz kamaştırıcı olmalıdır. Temizlik konusunda özellikle Türk kadınlar çok fazla hassastır. Bu nedenle dükkanınız tozdan, kirden uzak tutulmalı. Bunu da sakın müşterileriniz oradayken yapmayın. Temizlik saatlerini belirleyecek olan şey, müşteri sayısının azlığı ile doğru orantılıdır. Yani baktınız dükkan ıssız, hemen elinize bir süpürge, bir çek pas alıp 5 dakikada günlük temizliğinizi güncelleyin. Müşteriler kirli dükkanlarda vakit geçirmekten hoşlanmadıkları gibi yanlarında temizlik yapılmalarından da hoşlanmazlar. Onların yanında yaptığınız temizlik, kadın müşterine hem samimiyetsiz hem de genel görünümde amatörce görünecektir.
- Kibarlık, halkla ilişkiler ve iletişim konusunda dayandığınız birinci nokta olmalıdır. ”Ablacığım, yenge, hanım abla” gibi artık 21. yüzyıl kalıplarına ait olmayan demode hitaplardan itinayla uzak durun. Kadın müşterilerinize tanıdık – yabancı ayırt etmeksizin ”siz ya da hanımefendi” diye hitap edin. Artık mahalle esnafı bile bir kurumsallaşmaya doğru evrilmektedir. Profesyonellik sadece dükkan ve ürün bazlı düşünülemez. Saygınlık ve kalite dilde başlar ve iletişimle son bulur. Gereksiz samimiyetler, ablacım sıfatları iş yaşamının hızla uzaklaştığı ve stil olmanın çok ötesinde olan kabalıklardır. Siz siz olun kibarlığı dükkanınızın simgesi haline getirin. Dükkanınıza daha fazla kadın müşteri çekmeye başladığınızı göreceksiniz.
- Temiz giyimli ve yakışıklı elemanlar çalıştırın. Ülkemiz güzel kadınlar ve yakışıklı erkekler diyarıdır. Ve çalıştırdığınız erkek elemanlar, bir bakıma firmanızın vitrin yüzleri olacak. Bu nedenle belli standartların üstünde, konuşmasını bilen, giydiğini üstüne yakıştıran erkek bireylerle çalışmanız, dükkanınızdaki kadın popülasyonunun yıldırım hızıyla armasının önünü açacaktır. Tıpkı erkek müşterilerin güzel kadınların çalıştığı dükkanlara akın etmesi gibi, tersi olan durumlar da gerçekliğini koruyacaktır. Aynı zaman bu elemanların diksiyon sorunları da olmamalıdır. Şiveli konuşan bir çalışan çoğu kadın müşteri tarafından itici karşılanmaktadır. Sordukları sorunun cevabını temiz ve aksansız bir Türkçe ile yanıtlayan, bununla birlikte eli yüzü düzgün ve yardımcı olma seviyesini belli bir kibarlık alaşımında sunan erkek çalışanlarınız, sizin hem yüzünüz hem de kazanç kapınız olacaktır.
- Son olarak dikkat etmeniz gereken nokta, dükkanınız ne satarsa satsın kadınların hoşuna gidebilecek bir tasarımda ve renklerde olması gerektiğidir. Bu tasarım camlardan başlatılmalı. Camlara takılacak ufak süsler ve renkli lambalar bile belirleyici ve yön tayin edici olacaktır. Aynı zamanda duvarlarınız hiçbir surette boş bırakılmamalıdır. Tercihe göre güzel tablolarla ya da süslemelerle duvarlarınız albenili olmalı. Kadınların, ayrıntılara dikkat eden varlıklar olduğu unutulmamalı. Bu tür küçük detaylar başarıyla tamamlanırsa çok daha fazla kadın müşteriniz olacaktır. Unutulmamalıdır ki kadınlar kendilerini rahat ve güvende hissettikleri mekanlarda daha fazla vakit geçirirler. Siz de bu rahatlığı ve güvenliği şıklık, kibarlık ve orijinallik üçgeninde tamamlayın. Farkı ve artışı hissedeceksiniz.