Usta Fransız roman yazarı Honore De Balzac, bir romanının girizgahında ”Her büyük servetin altında bir suç yatar.” cümlesini kullanır. Oldukça sarsıcı, iddialı ve maalesef içi dolu bir ifade bu. Burada normal bir zenginlikten bahsetmiyoruz. Anormal olan ise suça batan, hırsızlığa, dolandırıcılığa temas eden bu tür servet birikimlerinin her geçen yüzyılda biraz daha normalleşmesi, meşrulaşması ve kabul görmesi.
Dünyada düzenli olan, rayında giden tek şey kozmik düzen. Kendi etrafında dönmesi, güneşin etrafında dönmesi, mevsimlerin oluşumu vs. Bunun dışında her şey tam da olmaması gerektiği gibi. Evet – olmaması. İnsana ait erdemlerin bir çekmeceye kapatılıp, çekmece anahtarının da Büyük Okyanusun dibine fırlatıldığı bir çağda, dolandırıcılık yapmadan servet edinmek zor. Zor lakin imkansız değil.
ALT BAŞLIKLAR (istediğinize tıklayıp ışınlanabilirsiniz) :
Hep Mi Hırsızlar Servet Edinir?
Hep değil. Hep dersek alın teriyle ve biraz da şanslarının yaver gitmesiyle bir yerlere gelmiş insanlara büyük haksızlık etmiş oluruz. Ama genelde hırsızların servet edindiği, bu dünyanın şahları sultanları olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu gerçeği inkar edenler de ya şahtır ya sultan.
Gelişmekte Olan Ülkelerde Neden Liyakatsizlik Neden Fazla?
”Gelişmekte olan ülkeler” kümesinde tanımlanan ülkeler, belki sadece ekonomik açıdan gelişiyordur, ancak iş etiği ve liyakat açısından da dibe çekiliyordur. Zira bu tür ülkelerde başa gelenler, başa getirilenler aslında. Birilerinin yardımıyla, birilerinin üst düzey pohpahlamalarıyla. Onları stratejik başarıları, piyasaya getirdiği yenilikler değil, mirasyedi ahlakları ve hazır servetleri o noktaya getiriyor. Getirdikleri gibi de bir daha asla aşağı düşmelerine izin vermiyor.
Kabiliyetli ve Eğitimli İnsanların Nüfuslu ve Varlıklı Olması Nasıl Olabilir?
Böyle bir dünya için bilinçli tüketicilerin sayısının artması gerekiyor. Hatta öyle bir artması gerekiyor ki çoğunluk onların eline geçmeli. Bu soruyu bir de şöyle yanıtlayabiliriz. Bir gün nüfuslu ve varlıklı insanlar – sırf nüfuslarından ve varlıklı olmalarından ötürü – kabiliyetli ve eğitimli insanlar sanılmazlar ise, işte o zaman kalitenin ve eğitimin yükselişinden dem vurabiliriz.
Hırsızlık ve Dolandırıcılık Yapmadan Servet Edindirecek 3 İş Fikri
1- Organik Yumurta Üretim Çiftliği Kurmak:
Bugün sadece Türkiye sınırları içerisinde sayıları 100’ü geçen beslenme uzmanlarının birinin ağzından bile ”yumurta yemeyin, çok zararlı, onun yerine şunu yiyebilirsiniz” türünde bir lakırdı duyulmadı. Belki birkaçı marjinal bir çıkış yapmak için şansını bu yönde denemiş olur. Lakin sütün bile tartışıldığı günümüzde yumurta, her zaman için garanti bir öğün, sağlığa en faydalı ürünler listesinin zirvesinde yer alan banko bir besin kaynağı oldu. Bir de bunu organik kelimesi ile birleştirince ortaya ”çifte protein deposu” – ”2 kat daha sağlıklı” gibi iddialı ifadeler çıkıyor ki, bunlar da tamamen doğru. Zira yumurtanın organik olmayanı bile bu kadar öneriliyor, diyet listelerine direkt giriş yapıyorken, bir de bunun organik olanını varın siz düşünün.
Organik yumurta çiftliği hem yüksek kazanç sağlayan hem de en insancıl sektörlerinden biri. Tavuklardan daha fazla verim elde etmek için kör karanlıklarda, sıkış tepiş, haftalarca kilitli tutuldukları kör düzende, onların serbestçe dolaşmalarını sağlayarak, yumurtanın hasını elde etmek ve onları satışa çıkarmak… Bu sektörde çok ciddi paralar döndüğü de malumunuz. Yumurta sayısı arttıkça kar oranı da da eşit oranda değil daha fazla artıyor. Bunu dağın zirvesine çıkan bir çığ gibi düşünebilirsiniz. Sayı arttıkça parasal çığ da terse doğru katlanarak her defasında daha fazla yükseliyor.
Organik yumurta üretim çiftliği açmanın maliyeti, nerede ve ne kadarlık bir alana açacağınıza göre değişir. Organik yumurta gelecek yerden tavuk çiftliği esirgenmez diyorsanız ortalamanın üstünde bir sermayeyi gözden çıkarmanız gerektiğini söyleyebiliriz. Daha fazla bilgi almak isteyenler için organik tavuk ve hindi çiftlikleriyle ilgili detaylı bilgiler verdiğimiz bir yazımız da burada.
Organik Tavuk ve Hindi Çiftliği Açmak
2- Elektrikli Bisiklet Markası Kurmak:
Tavsiye edeceğimiz 2. iş fikri de hırsızlık, dolandırıcılık cürümlerinden uzakta, tamamen insancılık ve kar oranı yüksek bir iş. Hani şairin ”çok alametler belirdi / vakit tamamdır / haram helal oldu / helal haramdır” dediği bir çağda, hem parası çok çok iyi hem de tamamen helal olan nadir işlerden bir ide bu. Zira geleceği var. Dünyanın ne kadar geleceğini kaldığını bilmesek de rahatlıkla söyleyebiliriz ki, dünyanın ne kadar günü kaldıysa elektrikli bisikletlerin de o kadar günü var. Zira elektrik, neredeyse güneş ve su gibi yenilenebilir ve çevre dostu bir enerji kaynağı. Petrol ve benzeri fosil yakıtların tahrip ettiği ve kimyasını bozduğu dünyamızda, popüler bir rağbet oranıyla tercih ve talep edilen elektrikli bisiklet, 2025’ten sonra (en geç) arabaların yerini almaya hazır hale gelebilir. Şu bize yürüyecek kaldırım bırakmayan, egzoz dumanlarıyla ciğerimize kadar işleyen, havayı kirleten, ses kirliliği yaratan melun arabalar!
Dünyanın petrolü bitince herkes bir anda çevre dostu olmaya başladı. Öyle ya da böyle elektrikli bisikletler en geç 5 yıl içerisinde Avrupa’dan Okyanusya kıtasına kadar her alana yayılacak. 10 yıl sonra ise arabalar işgal ettiği topraklardan tamamen çekilip yerlerini bu zarif, tehlikesiz, pratik, ekonomik ve ucuz araçlara bırakacak. Bu nedenle elinizi biraz daha hızlı tutup bir elektrikli bisiklet markası kurabilirsiniz.
Yok, marka kuracak kadar gözüm yok, bu tarz girişimciliklerine yönelik bir istidadım da yok diyorsanız, size elektrikli bisiklet kiralama dükkanı işini de önerebilirsiniz. Ayrıntılar aşağıdaki linkte:
Elektrikli Bisiklet Kiralama Dükkanı Açmak
3- Dayanıklı ve Ömür Boyu Garantisi Olan Özel Mobilya Markası Kurmak:
Şimdi öncelikli olarak şunu belirtmeliyiz ki, birçok yerde ”ömür boyu garantili diye aldığı koltuk 2 ay sonra kırıldı” tarzında birçok haber dolaşıyor. Her sektörün, istisnasız her sektörün sahtekarları, kendi ürününü şişirip milletin cebindeki az miktardaki parayı zimmetine geçirmenin yollarını arayan ve nitekim bulan çakalları vardır. Yazımızın başında da belirttiğimiz gibi hırsızlık sadece, tenha bir sokakta birinin arkasından sessizce yaklaşmak ve cüzdanını alıp kaçmak değil. Çeşit çeşit hırsızlık şekli var. Birinin fikrini çakmak da hırsızlık, duygularıyla oynamak da ve en nihayetinde ömür boyu garantili diye 2 ay sonra kırılacak mobilyaları kakalamak da bir hırsızlık. Hem de hırsızlıkların en alçakçası, en gayrı insani olanı.
Böyle bir özel mobilya markası kurmak istiyorsanız kaliteli değil en kaliteli malzemelerle üretim gerçekleştirmelisiniz. Bir tık aşağısı kurtarmayacağı gibi ”ömür boyu garantisini” de direkt olarak siler. Silinen şeyler de kalıcı olmaz. Oysa ki mobilya sektörüne sıfırdan bir giriş yapacaksanız kalıcı olma iddiası taşımalısınız. Bunun yolu da kalıcı, yani ömür boyu garantili mobilyalar üretmek olacak.
Mobilya mağazası açmak fikrine sıcak bakan okurlarımız için konuyla ve sektörle ilgili yazımız aşağıda: