İftiraya Uğramadan, Yok Yere Hapis Yatmadan İş Kurabilmek İçin Rehber

İş kurmak her zaman için önce sabır, sonra sermaye ve sonra da dikkat isteyen bir bir aşamadır. Bu nedenle hemen heyecanlanıp soluğu mali müşavirde alıp yollara dökülmeyin. Yine anlaşılır olması adına soyut konuşmak yerine kendi hayatımdan ve kurduğum kurulma aşamasında orada olduğum bir iş kurma macerasını anlatmak isterim.

Ev arkadaşımla birlikte dergi kurmaya karar vermiştik. Ama bu öyle matbaaya gidip 100 adet çıkarıp elden dağıtacağın bir hobi değildir. Tıpkı bir şirket açar gibi yayıncılık şirketi açacak ve dergiyi profesyonel bir düzlemde, dağıtıcı firma ile anlaşıp her yere para dağıtarak sonra para kazanmak üzere yapacaktır. Tam olarak bir işti bu.

evil photo

Arkadaşım pimpirikli bir adamdı ve her şeyi en ince ayrıntısına kadar inceliyor. Mali müşavir ile anlaşıldı. Marka patenti bile alındı. Bu esnada tasarımcı bir arkadaş da tutuldu. Derginin logosu ve iç kapak tasarımları gibi hadiseler için söz konusu sanatçı arkadaşa hayli iyi bir para bile ödendi. Artık son aşamaya gelinmişti. Sosyal medya hesapları bile kuruldu. Yazar çizer fotoğrafçı hepsi ile anlaşıldı. Ancak sosyal medya hesaplarından derginin ilk sayısının ve logosunun resmi paylaşıldı.

Kurucu üye olan arkadaş müthiş bir tepki beklerken karşısında itiraz ve protesto sesleri yükseldi. Çünkü sayısının kapağı paylaşılan derginin logosu piyasadaki dergilerden birinin logosuyla çok ama çok benzerdi. Sonra arkadaşa dava açıldı hatta. Bizden çaldın diye. Şimdi kendisiyle görüşmüyoruz. Ancak her şeyi ayrıntısıyla inceleyen bu arkadaş, her ne hikmetse logo konusunda en ufak bir araştırma yapmamış ve en sonunda kendisini de dergisini de mahkemelik etmeyi başarmıştı. Ben ise her şeyi uzaktan izledim.

Bu örnekten de anlaşılacağı üzere iş kurarken pür dikkat kesilmeliyiz sevgili parlak fikirler okurları. Gerçekten özellikle işin kurulma aşamasında nereden ne geleceği hiç belli olmuyor. Bu nedenle her noktada pusuya yatmalı, gerekli araştırmalar, gözlemler ve analizler yapılmalı. Hiçbir şey şansa ya da tesadüfe bırakılmamalı.

Yoksa en beklenmedik yerden hiç olmayacakmış gibi görünen bir alandan öyle bir sorun çıkar ki işi bırakıp mahkemelerde, savcılıklarda koşturmaya başlarsınız. Biz de tam olarak bu nedenle böyle bir yazı kaleme aldık zaten.

Mahkemelere düşmek dile kolaydır. Ama sadece dile. Bu nedenle insan iş kurarken birçok noktada birçok hassas alanda dikkat etmesi, uzak durması ve gereken özeni vermesi gerektiği yerleri en baştan bilmelidir. Birazdan size hazırladığımız mini rehberi okuduktan sonra iş kurarken en hassas olmanız gereken tüm iş alanlarını öğrenmiş olacaksınız. Bu sayede şu görüntüdeki arkadaşın durumuna düşmekten bir adım daha uzaklaşmış olacaksınız. Mahkeme salonları kandrıldığını, bilmeden hareket ettiğini, bunların suç olmadığını bilmediğini söyleyen girişimciler ve yatırımcılarla doludur. Ancak iyi niyet ile yapılsa bile belli başlı şeyler suçtur ve bu suçlara karışmak da kişi mahkemelik de eder tımarhanelik de.

İftiraya Uğramadan, Yok Yere Hapis Yatmadan İş Kurabilmek İçin Rehber

  • Her şeyi sınırlı sorumlu şirket çatısı altında kurala uygun yapmak: 

Kurallara uyun sevgili parlak fikirler okurları. İşi kurarken de yükseltme aşamasında iken de tüm kurallara uyun. Voleyi vuracağım diye, 3 değil de 4 kazanacağım diye kuralsızlığa, yasa dişlere, illegal temaslara ihtiyaç duymayın. Helal ve legal iyi birer ikili kafiyedir. Bu nedenle de bu ikisinin sularından giden az ve öz kazanır ama hiçbir zaman kaybetmez. Niceleri milyon lira kazanmak için kalburüstü işlere, karanlık işlere saldırdı da en son soluğu mahkemelerde teşhir edilerek, iftiraya uğradığını söyleyerek aldı. Sizin yeriniz mahkemeler değil başarı merdivenleri olmalı. Bu merdivenleri ağır ağır ama kendini bilerek çıkmanın yolu ise her şeyi sınırlı sorumlu şirket çatısı altında kurallara uygun yapmaktan geçiyor.

Yönetim kurulunu özenle seçmek: 

Yönetim kurulunu kahveden ya da mahalleden adam toplayarak gerçekleştirmeyin. Nasıl olursa olsun, kim olursa olsun ne fark eder deyip yönetim kuruluna az biraz parası ve çevresi olan insanları toplarsanız, en sonunda hissettiğiniz şey zafer duygusu değil pişmanlık olur. Tanıdıklarınızla iş yapmak istemenizde bir sakınca yok ama o tanıdıkları ne kadar tanıdığınızı da kendi içinizde iyice bir muhakeme edin. Böylece yönetim kurulunda başarılı, zafere odaklı, hesabını kitabını iyi bilen güvenilir ve dürüst insanlarla çalışırsınız. Dürüst ve güvenilir insanların yönetim kurulunu oluşturduğu işler ise kuruldukları andan itibaren başarıya taşınmaya başlar.

Şirkette muhakkak hukuki danışman bulundurmak: 

Bu sayede hukukun tüm girdi çıktısını, tüm püf noktalarını ilk ağızdan sağlam bir şekilde öğrenebilirsiniz. Her hukuk biçiminin tuğla kalınlığında kitapları vardır. Bunları tek başınıza okusanız bile anlamanız ve uygulamaya geçirmeniz mümkün değildir. Bu nedenle her ne olursa olsun şirkette muhakkak bir hukuki danışman bulundurmanız elzemdir. Bu sayede ne legal ne illegal, ne hukuk kuralları içerisinde, ne suç teşkil ediyor hepsini hamle yapmadan öğrenebilir ya da başınıza hukuki bir sorun geldiğinde direkt savunmaya geçebilirsiniz.

İlk bileceğiniz kural ise şirketin hukuki danışman olmadan çok kısa bir süre yasal çerçeveler içinde kalacağıdır.

Hukuk, şaka değildir. Hukukçu olmak isteyenler dört yıl boyunca bunun eğitimini alıp binlerce sayfalık maddeler ezberliyor. Sizin bu hukuk kurallarını bir hukukçu olmadığınız sürece vakıf olmanız hiç olası değildir. Bu nedenle karar anı geldiğinde aleyhinize değil de lehinize kararlar çıkmasını istiyorsanız mümkün mertebe riske girmeden, hukuk kuralları içerisinde işinizi kurun. Hem helalden ayrılmamış olursunuz hem de başınıza ciddi belalar gelmesine daha yolun başında engel olmuş olursunuz.

Yanlış zamanda yanlış hareketi yapmamaya çalışmak: 

Bunun için de her zaman için yanınızda paradan anlayan bir muhasebeci, hukuktan anlayan hukuki danışmanlar bulunmalı. Bu bağlamda her zaman için yanlış zamanda yanlış hareketi yapmaktan alıkonursunuz. İş kurma aşamasında çok seslilik iyidir. Böylece herkes birilerinin hatasını daha işleme ve uygulamaya konmadan görüp uyarabilir.

  • Hukuken güçlü ülkelerden birinde ikamet edip vatandaşlık almak: 

Elbette bunu iş kurma aşamasında yapmak gücünüzü aşacaktır. Ancak biz yine de ek olarak bu fikri buraya bırakalım. Zira hukuken güçlü olan ülkelerden birinde ikamet edip daha sonra da bunun vatandaşlığını alırsanız öyle iki üç iftirayla, kayıtsız suçlamalarla kimse sizi şikayet edemeyecektir. Ayrıca iftira da hukuk alanında bir suçtur.

Sizinle böylesi uğraşan insanlara karşı dava açıp tazminat bile kazanabilirsiniz. Yeter ki arkanız sağlam ve önünüz aydınlık olsun.

İş amaçlı siyasi ve dini işlere fazla bulaşmayıp gereksiz şovlardan uzak durmak: 

Siyasi düşüncelerinizi kafanızda dininizi de ruhunuzda ve kalbinizde yaşatın. İşiniz ile ilgi olmayan bu değerleri işinize sokarak hem onları değersizleştirmiş hem de kendi işinizi baltalamış olursunuz. Bu memlekette söz konusu din ve siyaset oldu mu dengeler otomatik olarak hassaslaşır. O topa hiç girmeyin arkadaşlar. Önünüze geleceğinize, işinize bakın. Siyasetinizi kafanızda, dininizi de içinizde yaşayın. Böyle kalp kırmamış ve hiçbir surette mahkemelik olmamış olursunuz.

Yeni yazılarla, sizin için hazırladığımız yeni rehberlerle yine karşınızda olacağız. O zamana kadar mahkemlik olmaktan uzak durmanız dileğiyle!

NOT: İftira ve suç uydurmayı, yazarları yok yere adli mercilerde süründürmeyi kendine meslek edinmiş ispiyonculara NOT: Yazımız hiçbir suç unsuru içermemekte olup, kimseye hakaret, tehdit amacı taşımamakta ve kimsenin kişilik hakkına tecavüz etmemektedir. Yine hiçbir siyasi propoganda amacı taşımaksızın ima yoluyla da suç işlememektedir. Kastımız suçtan tamamen uzak olup bunu bile bile bizleri yok yere savcılığa verecek olanlarla yasal yollardan hesaplaşılacaktır. (Bu paranoyak uyarıyı vermek zorunda hissettiğimiz için bizler değil; yazarları her şeyleri ortada olduğu için şikayet etmenin kolaylığından faydalanıp onları yok yere süründürenler ve bunu bir marifet sayanlar utansın)

Yorum yapın