Hız önemli. Ancak bununla doğru hızı yakalamak da önemli. Bazen futbolcuları top kornere ya da auta çıkmasın diye hızlı deparlara kalktıklarını görürüz. Ancak hızlarını ayarlayamadıkları için bırakın topu da kendileri de dışarı çıkarlar. Mükemmel hız, çok hız demek değildir. Ayarında, iyi konumlanmış ve değerlendirilmiş hızı yakalamak ve onu iş sahasına adapte etmek demektir.
Bu nedene içinde yer aldığımız, bazen kurucusu bazen müdürü olduğumuz şirketleri de bu futbolculara benzetebiliriz. Teşbihte hata olmaz. İki konuda hemfikiriz. İşiniz ne olursa olsun onu hızla büyütmek önemlidir. Bununla birlikte şirketin büyüme hızını da iyi tespit etmek elzemdir.
Fizik’in temel kurallarından biridir bu: Fazla hızlı olan şey, şişer ve patlar. Şirketler hızla büyümek adına tıpkı insanlar gibi inanılmaz hatalar yapmakta. ”Ben bu işi bak gör nasıl büyüteceğim” deyip bir anlık gazla kredi çeken, şirkete para gömen ve sonunda ortam araştırması yapmadan, nabız yoklaması yapmadan böyle bir işin içine girdiği için kendisi de şirketle birlikte batar.
Şimdi öncelikli olarak şunu idrak etmemiz gerek: Bir işin büyümesi için salt para akışı gerekli de değildir yeterli de. Öyle olsaydı dolar milyonerlerin kurduğu ya da devraldığı şirketlerin iflas haberlerini gün be gün okuyor olmazdık. Bu nedenle biz de parlak fikirler olarak size böyle bir yazı yazma ihtiyacı hissettik. İşinizin hızla büyümesi sağlayan 5 tüyoyu vermeden önce sektör içinde büyüme taleplerine karşılık veremeyen şirketlerin ve işlerin geldikleri son noktaya değinelim. Büyüyemeyen işlerin akıbeti başlığı altında bunu siz sevgili okurlarımızla paylaşalım.
Kimsenin Hiç Denemediği Başarılı Bir İş Kurmak İçin Ne Yapmalı? başlıklı makalemizi okuduktan sonra deneysel bir iş kurarak sıfırdan başlamanın inceliklerini ve çok fazla büyüme payı içermeden kendi öznel işinizi kurduktan sonra nasıl bir kalkınma yoluna gidebileceğinizi bulabilirsiniz. Şimdiden keyifli okumalar.
Hızla büyümek için 5 tüyomuzu mutlaka okuyun!
ALT BAŞLIKLAR (istediğinize tıklayıp ışınlanabilirsiniz) :
Sektör İçinde Hızla Büyüyememenin Getirdiği Sonuçlar Nelerdir?
- Büyüme ivmesini yakalamakta güçlük çeken bir iş, çok geçmeden pazardan gelen talepleri karşılayamaz. Büyümek sadece, ürün sayısında bir artışa gitmek, depoları bir örnek ürünlerle doldurmak değildir. Bunun arkasında ürün kalitesini ve çeşitliliğini arttırmak da söz konusudur. Örneğin sadece aynı renkte üretim yapan bir cep telefonu markası, çok geçmeden piyasanın dengeleri açısından tekdüze ve çağ dışı olarak nitelendirilecek ve alınmamaya başlayacaktır. Artık cep telefonu denilince çeşitlilik, fark yaratan unsurlara sahip olmak anlaşılmaktadır. Cep telefonunu sadece örnek veriyoruz. Sektörün genel geçer havasında bu yenilenme durumu zaten hakimdir.
- Şirket büyüyemediği takdirde artık eli kolu uzun kalamaz. Hele ki uluslar arası arenada boy gösteren bir firmaysa, iflas bayrağını yavaş yavaş göndere çekiyor demektir. Bunun altından kalkmak için, coğrafi olarak ulaşılabilirliğini yıldan yıla arttırmayı bilmeli, adeta tabiri caizse var olmadığı yer kalmayana kadar şube açmaya, bayilik vermeye ve hizmet sunmaya devam etmelidir.
- Şimdi diyeceksiniz ki mikro şirketler, küçük işletmeler yok mu? Elbette var. Ama siz sanıyor musunuz ki o mikro ölçekli şirketler durduğu yerde duruyor. Hayır böyle bir şey söz konusu dahi edilemez. Zira o mikro boyuttaki şirketlerin ve işletme diye attığımız kurumların bile kendi aralarında inanılmaz bir rekabet savaşları var. O savaşlardan sağ ve güçlü çıkabilmek için onların da kendi alanlarında büyümeye gittiklerini gözlemleyebiliriz. Siz de ister ufak ister büyük bir şirket olun, büyüme hızınızı iyi ayarlayın ve sektör dışı kalmayın.
Kredi Alarak Mı Yoksa Ortaklık Kurarak Mı İş Kurmak Mantıklı? adlı yazımızı okuduğunuzda iş kurma aşamasın daha atacağınız adımları, ilerleyeceğiniz yolları ve önünüze koyacağınız hedefleri belirleyebilir, işinizin büyüme hızını da hesaba katarak ilerlemeyi daha en baştan başlatabilirsiniz.
Dünyalar kadar büyümek sizin elinizde.
İşinizin Hızla Büyümesini Sağlayacak 5 Tüyo
1- Müşteri Etkileşimini Artırmak:
Müşteri etkileşimini artırmak için öncelikle sosyal medyayı son derece etkili kullanmayı bilmelisiniz. Bunun dışında üretici firmanızın her daim bir Facebook ve Instagram hesabı olmalı. O hesaplardan güncel ve eğlenceli paylaşımlar yapmalı, takipçi sayınızı arttırarak sanal alemden gerçekliğe bir köprü kurmalısınız.
Bunun dışında sabit müşterilerinizin mail adreslerini almalı ve onlarla bu araç ile de bağlantı kurmalısınız. Google haritalara kaydolarak aynı şekilde adresinizi online platformlarda ulaşılabilir kılar; böylece müşteri ile iş arasındaki engelleri daha oluşmadan aşmış olursunuz.
Büyük Şirketlerle Başa Çıkmak, Rekabet Etmek İçin 5 Tüyo başlıklı makalemizi okuyun ve büyük bir şirket olana kadar büyük şirketlerle başa çıkmak onlarla doludizgin bir şekilde rekabet etmek adına tüyolarımızdan yararlanın. Mücadelenin sınırı yok elbette. Ta ki siz de hızla büyüyüp güçlü bir şirket olana kadar.
2- Tüketici Psikolojisini Net Bir Şekilde Anlamak:
Tüketici psikolojisini anlamak şu yollardan geçer. Bir tüketici neleri kullanmaktan hoşlanır, ürünün hangi arıza çeşitleri ona yaka silktirir, bir tüketici en çok memnun eden ürün ve hizmet çeşitleri nelerdir? Bakın doğru soruyu sorduğunuzda cevaplar nasıl da kendiliğinden geliyor. Bu nedenle tüketici psikolojisini iyice idrak etmeli, kendinizi onların yerine koymalı ve bol bol empati yapmalısınız.
Ben olsaydım hangi ürünü alırdım? Ben olsam nasıl bir hizmet görmek isterdim? Siz de sonuç olarak iş sahibi olarak aynı zamanda bir tüketici olduğunuz için bu tür sorulardan yola çıkarak çözüme ulaşabilirsiniz.
3- Tüketici Taleplerini ve İsteklerini Anlamak ve Uygulamaya Geçmek:
Yukarıda bahsettiğimiz unsurların üstünden bir kere daha geçmeniz yeterli olacaktır. Bununla birlikte bu unsurlara ek olarak sürekli olarak değişen ve güncellenen tüketici taleplerini ve isteklerinin hızına yetişmek ve anında o isteklere arz oluşturmak, sizin elinizdedir. Elinizde tuttuğunuz gücü ve üretim hızını, tüketici talepleriyle özdeşleştirmeyi başarmalısınız.
Dünyanın En Büyük 10 Şirketi İçerisinde Kaçı Teknolojik? başlıklı makalemiz dünyanın en büyük 10 şirketini mercek altına tutuyor. Unutmayın o 10 şirket de sizin başladığınız noktadan başlamıştı!
4- Rakiplerde Olmayanları Yapabilmek:
Bir bakıma özgün işlere imza atmayı bilmek. Rakiplerde olmayanları bilmek için önce onlarda olanları bilmek gerekiyor. Mantık ve ticari zeka bunu gerektiriyor zira. Bu nedenle gözünüz rakiplerinizin üstünde olsun. Bazen üretim ve hizmet alanında faaliyet gösteren rakiplerinizin dükkanlarına müşteri kılığında ajan bile gönderebilirsiniz hatta bu ajan siz olabilirsiniz. Böylece hem piyasanın içinde ne gibi yenilikler olduğunu görebilirsiniz hem de rakiplerinizde var olmayan ürün ve hizmet disiplinlerini kendi işinizde uygulayarak bir adım öne geçmiş olursunuz.
Planlı davranmak, hızlı büyümenin ön koşuludur.
5- Kısa ve Uzun Aralıklarla Hedef Belirlemek ve Planlı Olmak
Asla rastgele davranmayın. Asla rehavete kapılıp ”ben bu işte oldum, tamamdır” demeyin. Her zaman için kısa ve uzun aralıklarla hedef belirleyin ve o hedefe ulaştıktan sonra kendinize yeni hedefler belirleyin.
İş görüşmelerinde sorulan pek manidar bir soru vardır: Kendinizi 10 yıl sonra nerede görüyorsunuz? Siz de söz konusu işin kurucusu ve geliştirmek isteyeni olarak bu tarz soruları işiniz kapsamında dillendirmeyi ve kendinize hatırlatmayı unutmayın.
Hepinize kısa ve uzun vadede hızlıca büyüyecek ve size bol bol para kazandıracak işler dileriz! Unutmayın parlak fikirler her zaman yanınızda.