İthalat İhracat İşi Yaparak-Ticaret Yaparak Para Kazanmak

Buraya çok iyi bak, şimdi size ithalat ve ihracat şu ana kadar nasıl yapılmış, ülkelere nasıl güç katmış ve şu anda nasıl yapılıyor inanılmaz detaylı anlatacağım.

ÖNEMLİ UYARI: İthalat ve ihracat işi yapmak için gümrük mevzuatını ve vergilendirme hukukunu iyi bilmeniz ya da bunu iyi bile kişileri yanınızda bulundurmanız şart. Aksi takdirde işiniz zor olacaktır. Milliyetçiliğin yükseldiği şu dönemlerde ülkeler git gide daha içe kapanık hale geliyor. Bu ortamda hayatta kalabilmek hukukun inceliklerine vakıf olmaktan geçer.

trade ship photo

Bilindiği üzere Dünya çok büyük arkadaşlar, sandığınızdan çok çok büyük! Böylesine kalabalık bir gezegende insanların ihtiyacı olan ürünleri, bu zamanda, her bölgede kendi öz kaynaklarıyla temin edebilmesi neredeyse imkansız. Düşünsenize balığın olmadığı yerde Özbekistanın ortasında adamın canının ton balığı çektiğini… Boşuna haritaya bakma, yoktur Özbekistan’da deniz falan. Eğer bundan 500 sene evvel yaşamış olsaydık o canı ton balığı çeken Özbek avucunu yalamak zorunda kalacaktı; zira ulaşım ve iletişim kıt olduğu gibi üretim ve uluslarası ilişkiler ondan daha da kıttı!

Peki ya ne oldu da insanlar canı ton balığı çeken bu Özbek asıllı gencimizi doyurmayı başarabildi?(ithalat ve ihracatın gelişimi ve tarihi sorusunun cevabı burada)

Ne olduğu sorusunun cevabı aslında birbirini tetikleyen birkaç çağ gelişiminde yatmaktaydır. Bunlardan ilki Deniz ulaşımının hızlanması, uluslarası diplomatik ilişkilerin yüksek bir ivmeyle artması, insanların Aydınlanma çağına ayak uydurması ve Pozitif bilimlere yönelmesiyle teknolojinin gelişmesi, barbarlık ve savaşlar döneminin giderek azalması; tüm bunların sonucu olarak tüketimden daha fazla ürün üretilmesi aşamasına gelinmesidir. Artık bu arz fazlası ürünler ihtiyaç sahipleriyle daha iyi buluşabilecek arladaşlar; çünkü artık uluslarası ilişkiler gelişti ve ithalat-ihracat hız kazandı…

Tüm bunları “ticaretin gelişimi” başlığında özetleyebiliriz aslında. Üzülerek sölüyorum ki ticaretin gelişiminin bir de kanlı ve karanlık yüzü vardı arkadaşlar. Teknolojisini ve bilimini bir şekilde özgür düşünce yapısına geçtiği ve dinin teknoloji üzerindeki baskıcı etkisinden kurtulduğu için günbegün geliştirebilen Avrupa bu eline aldığı gücü hiç de modern ve insanlığa yaraşır biçimde kullanmadı. İlk iş olarak gidip Afrika kıtasını, Hindistanı, Güneydoğu Asya’yı “medeniyet getiriyorum” bahanesiyle köleleştirdi, esirleştirdi ve kendine boğazında zincirle bağlı bir güruh haline getirdi. 19. yüzyılın başlarında İngiltere bu bahsettiğim esir halklara ne isterse yaptırabiliyordu. Mesela kurtuluş savaşında Çanakkale’de karşımıza çıkan anzaklar ve hintliler bu tasmalı köle gibi bir konumundaydı o zamanlar. Çünkü bu bölgler az önce verdiğim örnekteki gibi gelişmiş bir ülke olan İngilere sayesinde canı balık çektiğinde denizleri olmasa bile balık yiyebiliyordu(ticaret, ithalat-ihracat sayesinde). 1 verdiyse 10 alan gelişmiş Avrupa ülkeleri bu medeniyet getirdiği ülkeleri çok kanlı 1. ve 2. dünya savaşlarına sokmuştur. Ardından 50 milyondan fazla insanın ölümüne sebep olmuştur. Dünyayı katletmişlerdir resmen; zamanında bu ticaret ağını denetim altına almak üzere birbiriyle savaşan Avrupalılar! İşte zamanında bu şekilde insanların hayatına toplu kıyım yapmak suretiyle ticaret yapmıştır(ithalat ve ihracat yapmıştır) Avrupları medeni doslarımız para için…

Peki neden böylesine kanlı savaşlar, insanların bu ithalat ve ihracat için olan çatışması ve de değişimler yaşanmıştır?

Arkadaşlar cevabı basit, gelişen iletişim ve teknolojinin getiridiği yoktan varolan olağanüstü kaynakların ve sermayenin yönetilmesi ihtiyacıdır. Türkiye olarak biz de bu küresel uluslararası ticaretten payımızı almalıyız ve böylelikle özgürce varlığımızı korumalıyız. Bunu yapabilmemiz yıllarca engellendi, sabotoja uğradı fakat artık zamanı geldi. Ülke olarak, Türkiye halkı olarak; boynumuza ekonomiyi kullanarak birilerinin tasma geçirmesine mani olmanın yolu; ticaret yapmaktan geçmektedir.

Anadolu denilen bu topraklarda dünyaya gelmiş olan ben parlakfikirler admininiz aynı topraklarda yaşayan halkımın namusu ve bağımsızlığı için halkıma buradan ithalat ve ihracatın nasıl ve ne şekil yapılabileceğini anlatmayı borç bilirim!

Nasıl ithalat ve ihracat yapabilirim?

1)Bak güzel kardeşim eğer ticaretin uluslararası boyutunu yapmak istiyorsan ilk olarak dil bilmeli ya da ikinci bir lisan konuşup anlayabilen dostların olmalı. Bu hususu en başta söyledim; çünkü bir insanın uluslarası çapta adam olmasının ve ticarette bulunmasının en önemli şartı budur: “İkinci bir lisanı akıcı konuşabilmek“. Sizlere bu yüzden bas bas bağırıyorlardı büyükleriniz “kullanın artık şu dili” diye. İşte o büyükleriniz zamanında kendileri beceremediği şeyi(ithalat ihracat yapıp zenginleşmek) belki siz yapabilirsiniz diye bu konuda başınızın etini yiyorlardı.

2) İkinci husus güzel bir liman kentini bu küresel çapta ticaretinin merkezi olarak tayin etmelisin. En büyük ihracatçıların ya da ithalatçıların neredeyse hepsinin para kazandıran bu girişimleri için İstanbul, İzmir Hatay gibi liman kentlerini merkez seçmesi de bundandır. Ayrıca bilginiz olsun bu küresel ticaretin neredeyse %80’i denizden yapılmaktadır. Ondan dolayı kafanıza vura vura “deniz kenti” diye bağırıyorum…

3) Dil biliyorum, güzel bir liman kentini kendime mesken edindim peki bu ithalat-ihracat işini yapmak için şimdi ne yapmam gerekiyor? Sıra eğitimde. En kritik konu olarak ilk sırada yer alması gerekiyordu bu hususun tabi “kro ama zengin” dostlarımızı korkutmak istemediğimizden dolayı 3. Sırada bahsettim bu konudan… Şöyle güzel bir uluslarası ilişkiler mezunu asistan bulacaksınız kendinize. Mümkünse sarışın genç bir bayan olsun, sarışınlar önceliklidir ehehehe. Gülemiyorumda yazı yazma programım duygu belirten ifadeler kullanınca yazının kalanını kesiyor. Yanlız şakası şukası bir yana bu iş için o kara kaşınızı ve kara gözünüzü değilde güzel sarışın genç bir firma tanıtım yüzü seçmeniz çok önemlidir. İnsanlar içeriğe değil etikete bakar bu devirde. Neyse eğitim işime geri dönelim nereden geldiysek sarışın asistana. Gidip bu konuda imkanınız varsa yüksekokul bitirin, gerçi sizin 4 yıl zamanınız da yoktur şimdi. Gidin bari kurslara, seminerlere katılın. Hatta piyasada bu işin eğitim gerektiren yönünü anlatan e-kitaplar, normal kitaplar bulunmakta. Alın onları. İşi yapan diğer kişilerle çay için, danışın onlara, takılın biraz bu heriflerle. Bilginin en iyisi tecrübe sahiplerindedir.

4) Sıra geldi ithalat-ihracat şirketi kurmaya; bunun için gereken belgeleri toplamanız şart.

Ticari belgeler, resmi belgeler, taşıma belgeleri, sigorta belgeleri ve finansman belgeleri diye 5’e ayrılmaktadır tüm gereken belgeler.

Bu belgeler itahalat veya ihracat yapılan ülkeye, ürünün türüne, cinsine, ülke kanunlarına ve anlaşmalara göre değişiklik arz etse de genel itibariyle aynıdır. Sizlere bu 5 kategorideki belgelerden en değişmeyen ve başlıcaları olan Ticari belgeler ile Resmi Belgleri yazayım. Taşıma, sigorta, finansman belgeleri sizin kullandığınız taşıma yöntemi, sigorta şirketi ve finansman kaynağına göre değişmektedir.

NOT: Bu 4. Maddeyi sonradan da okuyabilirsiniz eğer bu belgelere pek ilginiz yoksa ya da şu an acil ihtiyacınız yoksa!

trade ship photo
tüm bu konteynırları yüklemek biraz zor

TİCARİ BELGELER

•PROFORMA FATURA (Proforma Invoice)
Satıcı firmanın düzenleyerek alıcı firmaya gönderdiği fatura belgesidir bu proforma fatura. Söz konusu ticaretin konusu olan malın adı, ödeme şekli, türü, cinsi, fiyatı ve bu fiyatın ne kadar süreyle geçerli olduğu gibi bilgiler içerir.

•TİCARİ FATURA (Commercial Invoice)
Satıcı konumundaki firmanın alıcı firmadan bahsederek düzenlediği, söz konusu ticaretin konusu ürünün alıcı firmaya satıldığını veya satım aşamasında olduğunu gösterir belgeldir.

*Düzenlendiği dilde “fatura” başlığı,
* Satıcı ve alıcı firmanın ticari ismi/ünvanı, adresi, kaşesi, imzası,
*Faturanın düzenlenme tarihi ve numarası,

a) Malın tam tanımı,
b) Birim fiyatı ve toplam fiyatı,
c) Teslim şekli,
d) Ödeme şekli,
e) Malın ağırlığı ve miktarı

Bu ticari faturada bulunmak zorundadır.

  • ÇEKİ LİSTESİ (Weight List)
    Söz konusu ticaretin konusu olan malın, net ve brüt ağırlığını ihtiva eden bir belgedir bu çeki listesi. Genellikle ürünün kargolanması ya da taşınması sırasında meydana gelebilecek hasarlarda sigorta şirketleri tarafından aranır bu belge.
  • KOLİ / AMBALAJ LİSTESİ (Packing List)
    Ürünün taşınması veya kargolanması sırasında paketlenmesi, koliye konulması hatta konteynıra yüklenmesi gerekir. Tüm bu ambalajların ya da depoların içerisinde kaç adet ürünün ne konumda olduğunu gösteren belgedir bu koli/ambalaj listesi.
  • SPESİFİKASYON BELGESİ (Cert. of spesification)
    Malın birim fiyatı ve özel kolilerin, ambalajların tek tek ne kadar fiyata sahip olduğunu gösterir belgedir.
  • İMALATÇININ VEYA SATICININ KALİTE VEYA GÖZETİM BELGESİ (Quality or Inspection Certificate)
    İthalat ya da ihracat yapılmak üzere gönderilen ürünün; imalatçı ya da satıcı şirket tarafından özelliklerinin belirtildiği gibi olduğu ve de sözleşmede kararlaştırılandan farklı olmadığını, bu hususlar konusunda özel olarak incelendiğini gösterir belgedir bu “kalite veya gözetim belgesi”.
  • ÜÇÜNCÜ TARAFIN DÜZENLEDİĞİ KONTROL BELGESİ (Third party certificate of inspection)
    Bağımsız gözetim ve kontrol firmalarının; ithalatçı tarafın talebiyle, malın özellikleri konusunda yapılmış incelemenin ayrıntılarını içeren belgedir.
  • İMALATÇININ ANALİZ BELGESİ (Analysis Certificate)
    Ürünün derinlemesine kimyevi özelliklerinin incelenmesi ve analiz edilmesi gerektiğinde bu durumda İmalatçı şirket tarafından incelenebileceği gibi bağımsız gözetim ve kontrol firmasının aracılığı ile alıcı tarafından da analiz edilebilir.
  • GEMİ ÖLÇÜM RAPORU (Ship’s Ullage Report)
    Gemiye yüklenen sıvıların, tehlikeli yakıtların ne kadar miktarda doldurulduğunu ve limana vardığında ne kadar fire verdiğini gösteren analiz ve ölçüm belgesidir.

RESMİ BELGELER

  • DOLAŞIM BELGESİ (A.TR) (Movement Certificate)
    Avrupa Birliği üyesi ülkeler ile Türkiye arasında söz konusu olan ihracat ve ithalatlarda ihracatçı konumundaki ülkenin vize ettiği(düzenlediği) dolaşım belgesi söz konusu güzergahtaki ülke karasularında ticaret sırasında serbestçe dolaşıma yaramaktadır. Düzenlenme tarihinden itibaren 3 ay içinde ilgili gümrük kurumuna bu belge ile başvurulduğunda gümrük indirimi alınabilmektedir.
  • KONSOLOSLUK FATURASI (Consulate Invoice)
    İthalat sırasında kimi ülkelerin giriş gümrükleri bu konsolosluk faturasını aramaktadır. İlgili ülkenin konsolosluğundan talep edilen boş fatura örneğinin doldurulması ile düzenlemen bu belge; malın cari piyasadaki fiyatıyla ihraç fiyatının ugunluğunun belirlenmesini, damping yapılmasını yani ithalatçı ülkeden habersiz ihracatçı ülke ile anlaşıp döviz kaçırmanın önüne geçilmesi sağlanmaktadır.
  • TASDİKLİ FATURA (Legalized Invoice)İthalatçı ülkelerin konsolosluğu, ihracatçı konumundaki ülkenin konsolosluğundan ticaretle ilgili faturaların düzenlenip kendisine gönderilmesini ve tasdik ettirilmesini isteyebiliyor. Buna tasdikli fatura deniliyor.
  • MENŞE ŞEHADETNAMESİ (Certificate of Origin)
    İthal edilen ürünle ilgili gümrük vergisi indirimi yapılması için istenen ve de ürünün nerede üretildiğini ve kaynak ülkesini gösteren belgedir. Adından da anlaşılacağı üzere ilgili ürünün orijinini belirtmektedir.
  • SAĞLIK VE VETERİNER SERTİFİKALARI (Health / Sanitary / Phytosanitary / Veterinary Certificate)
    Gıda, deri, etler ve canlı hayvanların bazı ambalajlı ürünlerin mikroptan arınmış ve hijyenik olduğunu gösteren belgelerdir.
  • HELAL BELGESİ (Halal Certificate)
    Müslüman ülkelerin et ithalatçısı konumunda olduğunda istenen ve yerel müftülükçe(dini kurumca) düzenlenen; et kesimin dini kurallara uygun yapıldığını, et içeriğinin dine uygun olduğunu gösteren belgedir.
  • BOYKOT / KARA LİSTE SERTİFİKASI (Boycott / Black list Certificate)
    Ürünün söz konusu ülkeye ithali ya da ihracı sırasında kara listede ya da ticari boykotta olunmadığının kanıtlandığı belgedir.
  • RADYASYON BELGESİ (Radiation Certificate)
    İhraç ülkesinin atom enerjisi kurumlarınca düzenlenen; söz konusu ticaretin konusu olan ürünün radyasyondan arınmış olduğunu gösterir belgedir.
trade ship photo
böyle heybetli ticaret gemileri olmadan olmaz bu iş
  • Son olarak taşıma belgeleri arasında “Deniz konşimentosu, “taşıma senetleri” elimizde bulunmalıdır. Sigorta belgeleri arasında ise sigorta poliçesi, sigorta sertifikası, sigorta mektubu önem arz etmektedir. Finansman belgelerinde ise “bono”, “poliçe”, “sevk emri”, “ambar teslim makbuzu” gerekmektedir.

5) Yeter lan, belge belge diye başımın etini yediniz. Kuralım artık şu ithalat-ihtacat şirketini. Önclikle marka ve patent başvurunuzu yapın bu aşamada, seçin isminizi, sonradan değişiklik yok haberiniz olsun. Daha sonra ilgili ticaret odasına kaydınızı yaptırın ve ticaret siciline kaydedilmek üzere gereken belgelerle birlikte müracat edin. Maliyete kaydınızı yapın. Yanınızdaki kişilerin sigortası da olsun, şirketinizin sermayesini, boyutunu, konusunu ticaret siciline kaydettirmek durumundasınız.

Neyse şuraya kadar olan kısımlar tamam ise artım ithalat ve ihracatın konusuna gelebiliriz.

6) Söz konusu küresel çapta ticaretinizin konusu olan ürünü iyi seçmeli ve tedarikçinizin iyi ayarlanması gerekmektedir. Sonradan yok ürün kalmadı, yok ürün bozuldu dememeniz için size naçizane tavsiyem bu tedarikçiyle uğraşmaktansa gidip kendi üretiminizi yapmanız(eğer ihracatçı konumundaysanız).

7) İthalatçılar için ise önerim “çok sağlam uluslararası bağlantılar edinmeniz” olacaktır. Ürününü aldığınız yabancı ile iyi ilişkiler geliştirmek, her saniye irtibatta olmak, onun gönlünü yapmak kilit noktasıdır bu işin. Zaten siz olmasanız bile onun ürününü ülkeye ithal edecek adam bulması zor değil. Yani ithalatçılık yapmak çok da matah bir iş değil bu anlamda ancak söz konusu yabancı üreticinin kalbini çalmak için onunla iyi bağlantı kurmak sizin farkınız olacaktır(başta dediğim dil konusu burada devreye giriyor).

trade ship photo
denizde süzüle süzüle gidiyor dev gibi gemi

8) İthalat ve ihracat işi ülkenin gelişimi açısından yukarıda bahsettiğim gibi önemli olduğundan dolayı devletler bazen ithalat ve ihracatı destekleme konusunda çok bonkör olabilmekte. Bunun için ara ara vergi indirimleri, gümrük serbestileri, teşvikler, borç afları sağlamaktadır. Bunları yakalamak için bu tür gelişmeleri iyi takip etmek ve piyasadan sıkı haberdar olmanızda fayda vardır.

9) Bankalarla aranızı iyi tutmanız kredilerini sizden esirgememeleri için “teminat mektuplarını” boşa çıkarmamanız sizin ticaret hayatınızın geleceği ve ticari itibarınız için çok önemlidir. Bu sektörde genelde kendi öz sermayesiyle iş yapan çok az insan vardır. Onlarda daha evvelden zengin olan ve büyümeye pek hevesli olmayan riski sevmeyen dev sermayederlerdir. Siz hele ki bu işe yeni başlayacaksanız maalesef bu bankalarla aranızı iyi tutmak durumundasınız.

10) İTHALAT VE İHRACAT diye anılan bu uluslararası ticaretin en hayırlısı “İHRACAT” yapmaktır. Zira en varlıklı ve gelişkin ekonomiler sıkı “ihracat” yapabilen ülkelerdir. İthalat ülkenin sermayesini ihracat yapabilen dışarıdaki ülke insanlarına kaptırmaktır esasında. Bunun için iyi bir üretim şart ve sağlam bir ihracatta beraberinde gelecektir.

Umarım bu işi yapacaklara “ithalat ve ihracat yapmak istiyorum” diyenlere yardımcı olabilmişimdir. Sizlere daha fazla parlak iş fikri sunmaya devam edeceğiz. Eğer bu iş fikri beni sarmadı derseniz aşağıdaki ilgili diğer yazılara göz atabilirsiniz.

“İthalat İhracat İşi Yaparak-Ticaret Yaparak Para Kazanmak” üzerine 19 yorum

  1. Merhaba, Bu Bayan, Richard Myler özel kredi borç veren herhangi bir mali yardıma ihtiyacı herkes için bir mali fırsat açmak olan genel kamuoyunu bilgilendirmektir. Biz açık ve anlaşılır terimler ve durumu altında bir bireyler, firmalar ve şirketler% 3 faiz oranı kredi vermek. e-posta ile bugün bize: ([email protected])

    Yanıtla
  2. her yerde bulunabilecek bir kac bilgiyi buraya toplayip, ukalaca konusmak o kadar itici geldiki yazinin tamamini okumadan biraktim. birak kardes bu bilmislik endamlarini, insanlar seni ovsun sen kendini DEGIL. hayatinda basarilar

    Yanıtla
    • •Öncelikle olumsuz yönde yorum bıraktığınız için çok teşekkür ederim Alper Bey, zaten bu devirde ortaya bir şeyler koyduğunuz zaman, üretim yaptığınız zaman, yaratıcılığınızı kullandığınız zaman, efor sarfedip özgün bir şey yaptığınız zaman illaki “Hayatta hiçbir şeyi doğru delek gerçektirememiş, YARIM YAMALAK iş yapan, sabırsız,beceriksiz insanlar tarafından eleştirilmeye çalışırsınız.

      •Bakın eleştirilmeye “ÇALIŞIRSINIZ DİYORUM”, çünkü sizin yaptığınız gibi tam manasıyla kaliteli olmayan, niteliksiz, YARIM YAMALAK eleştiri müsvettesi olan ve sadece yazarın kişiliğini ezmeye, onu küçük düşürmeye çalışan”İşin içine ideolijileri ve duyguları karıştıran” yazılara KARALAMA denir.

      •Ben ukala olabilirim, hatta kabul ediyorum öyleyim, ancak benim ukala, kendini beğenmiş olmam ortaya kaliteli yazılar yazamayacağım anlamına gelmiyor. Hatta emin olun ki gerçekten başarılı insanlarda özgüven ve ukalalık diğer insanlara kıyasla fazladan olur. Kısacası “Ukalayım evet”.

      •Yazımda “her yerde bulunabilen bilgilerle” bilmişlik tasladığımı söylemişsiniz. Kardeşim başlık “İthalat ve ihracat” ile ilgili, yani başlık “Yani maden bulundu” gibi spesifik bir başlık değil. Biz zaten bu yazımızda, burada yeni bir şeyler keşfetmek üzere klavyenin başına geçmemişiz. Amaç HER YERDE bulunabilme imkanı olan; ancak dağınık olan ve bir arada bulunmayan bilgileri süzgeçten geçirip ortaya bir makale sunmak. Yani “Her yerde bulunamayan bilgi” arıyorsanız gidin metafizik laboratuvarlarında pinekleyin…

      •Son olarak Alper Bey, umutsuzca yazdığım, yorum müsvettenize olan cevabımı muhtemelen yine YARIM YAMALAK beyninizle, yarım yamalak okumaya çalışaraktan üstüne anlayamadıktan sonra bizim gibi KALEM EMEKÇİLERİNİ aşağılamaya çalışacağınıza eminiz.

      Umarız bir gün sizin beyniniz kaliteli eserleri anlayamadığında onları aşağılamaya değilde, vatana bir şeyler üretmeye çalışır.

      Umarız bir gün üzerinizdeni eziklikten ve düşüncesizkikten kurtulursunuz.

      Umarız bir gün ortaya bir eser meydana getirmeye çalışan insanları karalamaya ve morallerini bozmaya çalışmaya değil de, bir şeyler üretmeye çabalarsınız. Yani umarım bu yeteneğe sahip olursunuz.

      Umarız kendini akıllı ve zeki, entel zanneden, düşündüğünü zannedip düşünemeyen bir insan olmaktan sıyrılıp gerçekten YARATICI bir insan olursunuz.

      Umarız bir gün kalıpların dışına çıkıp topluma yararlı bir lider olabilirsiniz.

      Bu ülke Anadolu’nun cahil yobazlarından dolayı geri kalmış değil. İşte sizin gibi kendi aydın sanan, zeki zanneden ancak cahilin ta kendisi, DÜŞÜNEMEYEN, ÜRETEMEYEN, KİMSEYE FAYDASI OLMAYAN, BENCİL ve sadece kopyalayan, özenen, oturduğu yerden AHKAM KESEN, YARIM AKILLILARDAN dolayı geri kalmış durumda. İşte sizler üzerinizde olan musibeti ve belayı hak ediyorsunuz.

      Unutmayın cahil zararlı değildir, yarım akıllı cahil olup da kendini akıllı, aydın zannedenler zararlıdır.

      İYİ GÜNLER DİLERİM ALPER BEY.

      Yanıtla
      • ULAN KEKO SEN ASOSYAL BİR EZİK OLMASAN BU DEDİĞİN MADDELERİ UYGULAR ZENGİN OLURDUN GİT ŞİMDİ LAPTOPUNLA YATAĞINDA SÜRÜNMEYE DEVAM ET.

        Yanıtla
        • Sevgili Alper Bey. Öncelikle duygu yüklü ve manalı mesajınız için teşekkür ederim?

          Mesajınızdan anlıyorum ki; bana sorduğunuz sorudan sonra aldığınız cevap sizi yeterli bulmuş olacak ki bana attığınız bu son mesaj böyle konuyla alakasız, çığırtkanlık, çirkeflik, çingenelik ihtiva etmektedir…

          Ancak olsun… Zira ukala ve kendini bilmez insanları bir kenara kıçının üstüne oturttuğumda daha doğrusu bir fikir konusunda ikna ettiğimde alacağım tepkinin bu olduğunu bir yazar olarak çok iyi biliyorum.

          “Laptop başında yatakta vakit öldüren asosyal ezik” kısmına gelecek olursak ilginçtir ki benim laptop’um ya da pc’im yok?

          Binlerce sayfa yazıyı telefonumdan yazıyorum. Milyarlık akıllı telefonları ona buna kendini kanıtlama gayesiyle 1 aylık maaşını yatırıp birçok özelliğini hiç kullanmadan çöpe atan sizler gibi fazla olgunlaşmamış ve kendini maddiyatla kanıtlama gereği duyan, üretim yoksunu insanların aksine o telefonu sahiden tüm donanımıyla kullanıyorum.

          Kaldı ki, o çok sevdiğiniz Avrupalı, Amerikalı dostlarınız bugünkü tefeci düzenlerini laptop başında yönetmektedirler. Ayrıca bir başka örnek vermek gerekirse mesela sıradan bir esnafın 100 yıllık birikimini ben yeri gelir laptop başında bir dava dilekçesi yazarak elde edebilirim.

          “Zengin olma” kısmına gelecek olursak… Benim bu siteyi açmamdaki amacımın zenginlik olmadığını “about me” yani “hakkımızda” kısmına tıklarsanız gayet iyi anlardınız.

          Ayrıca zaten kesinlikle diyemesemde çok büyük ihtimalle; senin yeddi ceddinin 100 yıl çalışarak elde edemeyeceği servete sahip bir ailenin mensubuyum. Yani herhangi bir iş fikri yapıp da zengin olmak için yanıp tutuşmama gerek yok. Sağda solda tikilik, zübbelik yapmak yerine memleketine faydalı olmak ve manevi huzura ulaşmak için bu işi (yazarlık) yapıyorum.

          Sen ve senin gibiler ne yazık ki eline milyar dolarlar geçse de manevi huzura ulaşamayacak ve de işin kötüsü bu milyar dolarlar “çok taptığınız Avrupalı, Amerikalı dostlarınız” tarafından bir çırpıda, ne olduğunuzu bile anlamadan ellerinizden alınacaktır.

          Nereden mi biliyorum bunu?

          Biliyorum; çünkü sizin gibi ilimden, irfandan, akılcılıktan, insanlıktan uzak, sahici üretimden anlamayan, özgürlük yoksunu insanların; ellerinde milyar dolarlar olsa da akıl yoksunu oldukları müddetçe çok üzülerek söylüyorum; bugünkü Suriyeliler’e yaptıkları gibi herşeylerini alıp karısını kızını 20-100 dolara satarlar…

          Umarım bir gün ilimin, irfanın, üretimin, akılcılığın ve de en önemlisi ÖZGÜRLÜK tutkusunun önemini kavrarsınız… Sizi değil karınızı, kızınızı, çocuğunuzu düşünüyorum…

          Saygılarımla
          Admininiz

          Yanıtla
  3. Çok bilgilendirici bir yazı olmuş, ince düşünülmüş tespitler de içeriyor. Yazar arkadaşıma teşekkür ederim.

    Yanıtla
    • Teşekkür ederim Muhsin Bey. Her zaman sizin için en iyi şekilde eserler meydana getirmeye devam edeceğiz.

      Yanıtla
  4. DEGERLİ ÜLKEDAŞIM ÖNCELİKLE BU AYDNLATICI BİLĞİLERİNDEN DOLAYI SANA TEŞEKKÜR EDERİM ..BENDE ADANADA YAŞIYORUM VE KENDİMCE İHRACAT İTHALAT İŞLERİ YAPMAK İSTİYORUM ..ALPER ADİSİNE HİÇ TAKILMA ONUN BEN TA A. KOYAYIM ..

    Yanıtla
  5. Admin bey bilgilendirmeniz için çok teşekkürler.Nitekim uzun vakit ayırıp yazının tamamını okudum.Üslubunuz belki fazla samimiydi ama , heryerde resmi açıklamalar okumanın üzerine böyle bir üslupla karşılaşmak benim için rahatlatıcı bir makale okumak gibi oldu.yazının içeriği olarak da çok sayıda reel bilgi paylaşımı yapmışsınız.Alper sana da uyuz oldum, senin gibi cahil gereksiz muhalefetler ölsün m.k.Daha iyisini sen yaz bir de seninkini okuyalım.

    Yanıtla
  6. Alper gibiler zaten ekonomik kalkınmamızın ta ağzına etmiş, adi, karaktersiz kişilerdir. Umarım ülkecek hepimiz gerekli kalkınmayı bir an evvel sağlar ve de ülkecek büyürüz…

    Yanıtla
  7. Merhaba admin..kadın girişimci lere dünya Bankası kredi veriyormu bende ithalat ihracat şirket ı kurmayı düşünüyorum

    Yanıtla
    • Bu konuda net bilgim olmadığını ancak birçok bankanın kadın girişimcilere daha toleranslı krediler verdiğini biliyorum. Araştırıp, bankalara sormanızı tavsiye ederim.

      Yanıtla
  8. Siteye tesadüf girdim, yorumlara baktım da , parlak fikirler sahibi arkadaşım, metafizik laboratuarı nedir ya?

    Yanıtla
  9. bu alper denen kepazeye harcadığınız zamana çok acıdım doğrusu. Başka bilgilendirici bir yazı yazabilirdiniz o sürede.

    Yanıtla
  10. Bırak boş yorum yapanları, sıfır bilgiyle bir yazı okuyup para kazanmak isteyen zırva sürüsü bunlar.
    Emeğine sağlık.

    Yanıtla

alper için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et