Ticaret, hiçbir zaman engel tanımaz. Nasıl ki ekonomide sayılar 0’dan başlayıp sonsuza kadar gider, ticarette de sonsuz kazanım oranı vardır. Ve bir o kadar da kaybetme riski. Bu nedenle bazı rakamlar ilk başta inandırıcı gelmese de aslında gerçekliği yansıtmaktadır. Dar düşünen bizleriz, evren ve şartlar ise genişlemeye devam ediyor.
Bu inanılmaz rakamların kazanıldığı işlerden biri de kahve dükkanı açıp işletmek. Galiba insanlar, kahve stoklarının – çikolata ile birlikte – 100 yıl içinde değil her an tükeneceğini düşünüyor. Bunun sonucunda da Charlie Chaplin’in Altına Hücum filmi gibi kahve ve çikolataya hücum dönemi de başlamış oldu. Kahve dükkanları vızır vızır işliyor. 10 yıl öncesine kadar birlerinin teklinde hatta kartelinde olan bu piyasa artık yerli markalara da iş yapma olanağı tanıyor. Çünkü kahve, futbol gibi, tekstil gibi, elektronik gibi rağbet oranı yüksek bir sektör. Gencinden ihtiyarına, üniversitelisinden memuruna kadar iş çıkışı arkadaşlarıyla buluşup bir yerlerde kahve içmek istiyor. Yeni deşarj merkezleri de diyebiliriz bu tür yerlere. Siz bakmayın kahve asabiyete yol açıyor diyen beslenme uzmanlarına. Kahvenin içildiği ortamlarda bir kalite, bir sakinlik ve doğallık var. İnsanlar da böyle bir samimiyetsiz bir dünyada o doğal ortamı korumak için bu tür yerlerde toplanıyor.
Kahvelerin eşsiz lezzetinin de payı büyük tabi bunda. Önceden kahve o kadar az bulunurmuş gibi altın değerinde. Bugün o mesabede olmasa da çay ile birlikte en çok tüketilen içeceklerin başında geliyor. Dünya geneline baktığımızda ise Türkiye, Hindistan, İngiltere ve Japonya’da nasıl çay kültürü var ise, Amerika’da, İskandinav ülkelerinde ve birçok Avrupa ülkesinde de kahve kültürü mevcut. Türkiye ise hem çayın hem de kahvenin en fazla tüketildiği ülkelerin başında geliyor. Yani bu konuda da Araf’ta bir ülkeyiz.
Bir diğer seçenek ise kahvehane açıp işletmek ki bunun da modası geçmek üzere. Ancak uzun yıllar boyunca köyde, kasabada ya da mahallede, artık oranın gediklisi olmuş dükkanlar iş yapabiliyor. Bunun dışında maalesef ölü sezon gibi ölü bir sektör diyebiliriz kahvehane açmak için.
Kahve Dükkanından Ne Kadar Kazanabilirim?
Başlıkta verdiğimiz 20.000 dolar, kesinlikle uydurma ya da şişirme değil. Ama bu rakam takibi maksimum kazanma oranı. Kaldı ki bu kahve dükkanları da vergiler, giderler, şu bu derken 10.000 ile 12.000 arası kar elde ediyor aylık.
Bu rakamlardan çıkarılacak sonuç şu. İşinizi düzgün yaparsanız, müşteri memnuniyetini ön planda tutarsanız, iş olsun diye değil, iş tutsun diye kahve dükkanı açarsanız o dükkan alır başını gider.
Kahve dükkanı açıp yüksek kazanç etmek isteyen okurlara bu sektöre dair birçok öneride bulunduğumuz eski yazımız da linktedir.
Kahve Dükkanında Porsiyonları Büyük Tutmanın Psikolojik Ve Ekonomik Faydaları
Kahve Dükkanı Açmak Günah Mı?
Okurlarımız akıllarında yer etmiş soruları bize yöneltiyor sıklıkla. Bunlardan biri de kahve dükkanı açmak günah mı? Bu soru bizce çift yönlü bir soru. İlki kahvehane işletmek günah mı şeklinde. Çünkü hepimizin bildiği üzere bazı kahvehanelerde kaçak kumar oynatılıyor. Çok büyük bir suç olmasına rağmen. Kumar oynatmak hem günah hem suçtur. Sorunun ikinci kısmı ise kahvenin bir keyif verici olmasından ötürü günah olması? Bunları 17. yüzyıl Osmanlısında bırakalım ve önümüze bakalım lütfen. Hem aklen hem madden kazanan biz oluruz böylece.