Kendi Emekleri İle Sıfırdan Milyoner Olanların 7 Karakter Özelliği

Herkese merhaba. Bu yazımızda sıfırdan milyoner olanların karakter özelliklerinden bahsedip bu özellikleri derinlemesine analiz edeceğiz.

Ne zaman televizyonda izlediğimiz kanalda, bir yerde beklerken okuduğumuz gazete ve dergilerde başarı hikayeleriyle donatılmış bir milyoner görsek, kızar, kıskanır ve en çok da merak ederiz: Bu insan, nasıl oldu da, neler yaptı da milyoner oldu!

Bu merak elbette ki doğal bir meraktır. Günümüzde bırak milyoner olmak, ev geçindirmek, ev kirasını zamanında yatırmak, faturaları eksiksiz yatırmak bile zorlu bir hayalken, milyoner olmak bize erişilmez basamaklarıyla çok yüksek bir mertebenin en ucu gibi görünür. Böyle düşünmekte de şüphesiz haksız sayılmayız pek. 21. yüzyılda her mahalleye bir milyoner tasarısı gerçekleşmemişse de her ülkede, ülkemiz de dahil olmak üzere – bir düzine kadar hatrı sayılır ölçüde milyoner bulunmaktadır.

Peki nedir milyoner olmanın sırları? Bu sırlar elbette ki ekonomiyi bilmek, serbest piyasa koşullarına göre oynamak gibi belli başlı yapı taşlarından geçmektedir. Ama aynı zamanda ”milyoner” tanımı, kişi bazlı olduğu için tamamen karakter odaklı bir sıfatı da temsil etmektedir. Bu yazımızda tam da buna odaklanıp kendi emekleriyle milyoner olan insanların 7 karakteristik özelliğini analiz edeceğiz. Yazımıza geçmeden önce 30 yaşına gelmeden milyoner olan adamın 5 özelliği adlı makalemizi okuyup daha geniş ölçekli bilgiler de alabilirsiniz.

Not: Bu makalede aileden miras kalan gayrimenkuller yoluyla rant elde ederek zengini olmak değil de sıfırdan iş kurmak suretiyle zengin olmak ele alınacaktır.

mi 1

Öyleyse başlayalım.

Kendi emekleriyle milyoner olanların 7 karakter özellikleri:

  • Yenilikçi olmak:

    Günümüzde ve geçmişteki milyonerlerin ortak özelliklerine baktığımızda hepsinin devrimci bir damarı olduğunu görürüz. İş piyasasında gerek teknik gerek içerik açıdan her daim yenilikçi bir izlek ve görüntü sunmaları olmuştur. Ancak klasik bir hataya düşmeden bu devrimci çizgiyi korumayı ve genişletmeyi de başarmışlardır. Bu hata, eskiyi tamamen yıkıp yok sayarak, eskinin üstünü çizerek sıfırdan yenilikçi olmak hatasıdır. Tarihte bu hataya düşenler, çok fazla cüretkar görüntüler çizse de sonrasında giriştikleri işlerde çoğunlukla başarısızlıkla sahadan ve piyasadan ayrılmak zorunda kalmışlardır. Unutulmaması gereken yegane şey, başarılı milyonerlerin her zaman mottosu olmuştur. O da şudur ki bugünün en yüksek teknolojik ürünlerinin altyapısında belirgin bir şekilde tarihin gelişim aşamasındaki ilk örnekler mevcuttur. Örneğin bugünün akıllı telefonlarının kökeninde çevirmeli telefonlar vardır. Bu tarihsel çizgiyi derinlemesine analiz edebilen kişiler, akıllı telefonları da bir adım öne götürecektir. Tarihi ve gelişim aşamalarını tespit edenler, kazançlarını da ürettiklerini de hep bir gelişim aşamasında değerlendirip ileri taşıyabileceklerdir. Milyonerlerin karakterleri de geçmişi nostaljik bir unsur olarak değil geleceğin yapı taşı olarak görmeleri ve buna göre hareket etmeleridir.

 

 

  • Mücadeleci olmak:

    Milyonerlerin biyografilerini ya da kendi elleriyle yazdığını hayat hikayelerini okuduğumuzda bir şey gözümüze çarpar. Her milyonerin hayatlarının bir kısmı büyük ve mutlak başarısızlıkla doludur. Başarının sırrı başarıyı daim kılmak değil, başa gelen ve gelmesi de muhtemel olan başarısızlıkları alt etme becerisidir. Hemen hemen her milyonerin iflasın eşiğine geldiği, bazı durumlarda tamamen iflas edip sıfırdan başladığı bilinmektedir. Önemli olan gelen kazayı, belayı, başarısızlığı göğüste yumuşatıp en olumlu şekilde yeniden bir fırsata, yeni bir başlangıca çevirmektir. Tarihe geçmiş milyonerlerin azmi, yenilmemeyi kabul etmemeleri, başarı sırlarının nasıl da karakteristik özelliklerinden geçtiğine delalettir. Başarısızlık, en nihayetinde erişilecek olan mutlak zaferin daha fazla güçlü olmasını sağlar sadece. Milyonerler bunun bilgisiyle donatılmıştır. Vazgeçmek değil daha fazla üstüne gitmektir karakterlerinin asli özelliği. Yenilginin kendisini yenmek için, kazanmaya giden yolda çekilmesi gereken her çile çekilmeli ve asla vazgeçilmemelidir. İnat, milyonerlerin ikinci büyük özelliğidir.

mi 2

  • Tutumlu olmak:

    En bilinen yanılgıların başında gelir: Milyoner, nasılsa harcayacak sonsuz parası olduğu için her türlü gösterişli eğlencenin, har vurup harman savurmanın adamıdır yanılgısıdır bu. Ama tamamen gerçeklikten uzak bir yargıdır da aynı zamanda. Milyonerlerin hayatlarına ve çalışma prensiplerine baktığımızda hepsinin son derece tutumlu olduğunu görürüz. İş yaşantılarında riskli seçenekleri belli bir mantık çerçevesinde değerlendiren milyonerler, ”nasılsa çok param var, o nedenle istediğim gibi hareket edebilirim” anlayışından tamamen uzaktırlar. Kişisel yaşamlarında da son derece tutumlu davranan milyonerler, ”hazıra dağ dayanmaz” atasözünün en büyük destekçileri gibidirler. Sıklıkla anne babalarımızın bir deyişi vardır: ”Zenginler, böyle zengin oluyor işte.” Elinde tutmayı bilmeyen, elinden yitip gidenlerin seyircisi olurlar. Bir milyoner ise, her zaman iradeli ve parasına hakim konumundadır.

 

  • Kendilerine iyi bakmak:

    Eski bir Yeşilçam filminde şöyle bir replik vardır. Bir fabrikatör, kendi hayatında çok da dikkatli olmayan oğluna bağırır çağırır: ”Sen daha kendine bakmayı bilmiyorsun, koca şirketi nasıl yöneteceksin?” Bu soru, yerinde sorulmuş bir sorudur. Milyonerlerin karakteristik özelliklerinden biri de kendi beden ve ruh sağlıklarına çok iyi baktıklarıdır. Spor yaparlar. Sebze ağırlıklı sağlıklı bir beslenmenin takipçileridirler. İşe spor olsun diye yürüyerek ya da bisikletle giden milyonerler bile vardır. Kendi sağlığını önemseyen milyonerler, böylelikle milyon dolarlık şirketlerinin sağlığına da özen göstermeye zaman ve enerji ayırmış olurlar.

 

  • Bilgiye paradan daha fazla önem vermek:

    Bilgi ile kastettiğimiz sadece ürettikleri ürünlerin ve hizmetin dahilinde değil, genel kültür olsun, artı hobiler olsun, tarih, sanat ve tüm bileşenleriyle kültürel birikimin tamamına eşit olan bilgidir. Milyonerler, çok okur, çok izler ve çok gezerler. Böylelikle an be an değişen dünya düzeninin gerisinde kalmazlar. Para kazanmak ve o parayı elde arttırarak tutmak bir sanattır. Ancak, dünya üzerinde başka sanatlar da vardır ve milyonerlerin çoğu karakterleri itibariyle o sanatlardan en azından birine meyillidirler. Çünkü toplumu, pazarı ve dünyayı bilgi yönetir. Milyonerler, iyi bir yönetici, iyi bir müdür olmak için, sanat ve kültürün ışığında ilerler. Bu nedenle etrafta cahil milyonerler görmek, pek olası değildir.

mi3

  • Hayırsever olmak:

    Ama göstermelik bir şekilde değil, hakkını vererek, gerçekten yoksun durumda olan insanlara ve kurumlara düzenli aralıklarla yardım ederek hayırsever olmak. Milyonerlerin karakteristik özelliklerinden biri de budur: Yardımsever ve anaç olmak. Paranın değerini, onu paylaşarak ve gerçekten ihtiyacı olanlara karşılıksız vererek bilmek. Açgözlülük kötü bir huydur. Hep daha fazlasını istemek ise, felaketle biten bir uçurumdur. Milyonerler, bunun farkına erken yaşta vararak, birçok alanda yardım ellerini uzatmayı belli bir görev ve sorumluluk bilinciyle kendilerinde görmüşlerdir. Bunun sonucunda paranın paylaşılarak çoğalan bir değer olduğunu kabul etmiş ve topluma da kabullenmişlerdir. İyi bir milyoner, iyi bir şekilde hatırlanmak ister. Yardım, iyi intiba bırakan özelliklerden biridir ve milyonerler bunu göstermelik olarak değil karakterlerini bir parçası olarak taşırlar.

 

  • Sabırlı olmak:

    Sabır hem kişisel dünyamızda, hem de iş dünyasında en büyük erdemlerin başında gelir. Bir anlık heyecanlara kapılmak, bir anlık kazançlara gebe olsa da, uzun vadede başarısızlık getiren en büyük belalardan biridir. Milyonerlerin, en belirgin karakter özelliklerden biri sabırlı olmak, beklemeyi bilmek ve doğru zamanda hamle yapmayı bilmektir. İş piyasası, dev bir satranç tahtasına benzetilebilir ve satrançta kazanan en hızlı hamleyi yapan değil en doğru hamleyi yapanlardır. Milyonerler ise, karakterleri itibariyle sabırlarını altına çeviren simyacılardır.

 

Yorum yapın