Özellikle kıyı şehirlerinin vazgeçilmez yiyeceği olan midey satıcılığı yapmak istiyorusanız sizlere önerebileceğim ufak tüyolar olacaktır. Bunlara itibar etmeden midyeci standı açmanız sizin için sıkıntı olabilecektir. Nitekim midyeci açtığınızda sizi ne tür tehditlerin, zorlukların beklediğini öğrenmeniz hakkınız.
ÖNEMLİ İPUCU: Şu midyeci dükkanlarını ne olur artık alkollü mekanların yakınlarına açın. Midye öyle her yerde her koşulda yenebilen bir yiyecek değildir. Hatta ayık kafayla çoğu kişinin “leş” diye nitelendirebileceği bir yiyecektir. O sebeple hedef kitleniz ayık kafalı insanlar olmasın. Daha genç daha dinamik ve gece hayatı olan kişiler radarınızda olsun.
Dünyanın neresinde olursanız olun şunu unutmayın arkadaşlar: “Araştırma, gözlem, bilgi olmadan gelişim olmaz”. Sizin açmayı planladığınız şey bir simitçi minvalinde olsa da işinizi asla küçümsemeyin!
ALT BAŞLIKLAR (istediğinize tıklayıp ışınlanabilirsiniz) :
Midyeci Açmak Maliyeti ve Karlılığı
Midyeci açmak için servet ödemenize gerek yok. Maliyetin en büyük kısmı; dev bir dolaba ve markanızın yazılı olduğu kutulara, kaplara gidecektir. Bu dükkan türünde hijyen ekstra önem arz ettiği için her yer silinebilir seramik olmalı. Bunun döşenmesini de dahil ettiğimizde 120 000 lira gibi bir rakama midyeci açabilirsiniz.
Beşiktaş, Kadıköy gibi semtlerde midyeciler ayda 15 000 ila 35 000 arasında KAR etmektedirler. Ancak bu dükkan türünde tutunabilmek zor. Çünkü ‘güven’ hiç olmadığı kadar daha çok ön planda. Niyese insanlar midyenin sağlıksız yerden çıkarılacağı paranoyası yüzünden merdivenaltı gibi görünen yerlerden uzak durma eğiliminde. Halbuki tüm midyeler benzeri sağlık riski taşıyor. Çok temiz denizde midye bile çıkmıyor.
Midyeci açmak için ne yapmalıyım?
1) Midyeci açmak istiyorsanız öncelikle boyutları bir kahve masasını pek geçmeyecek büyüklükte stand bulmalısınız. Bunu elde etmeniz çok zor değil. Hatta birazcık marangozluk yeteneğiniz varsa bu iş çocuk oyuncağı olacaktır.
2) İkinci olarak balıkçılarla anlaşmanız gerekmekte. Balıkçılar ve hatta dalgıçlar sizler için deniz kıyılarından midye toplayabilir. Bu işi yapan kişilerle birenir kontak kurarsanız “tedarikçi” sıkıntısı çekmezsiniz.
3) Üçüncü olarak midyeci açmak için kendinize belli başlı pusma yerleri belirlemeniz gerekmektedir. Bunun için en kalabalık yerleri, iş çıkış saatlerinin yoğun olduğu yerleri, rakıcıların yanını, meyhane ve barların yakınını tercih edebilirsiniz. Zaten şurası da bir gerçektir ki midye denilen meret genelde en iyi bira sonrası gidiyor. Şöyle ekşi ekşi olsa da yesek…
4) Zabıtalarla, polisle aranızı iyi tutmanız gerekiyor. Yani bu maddeyi fazla kurcalamıyorum. Anladınız siz onu. Normalde kalkıp “midyeci açmak” için “belediyeden ruhsat almak” diye bir şey yoktur. O sebeple bu işi gelenek görenek çerçevesinde gerçekleştirmeniz gerekmektedir. Hatta size bir sır vereyim kalabalık yerlerdeki midyecilerin neredeyse çoğu polistir… La bu da bildiğimiz şehir efsanesi ya neyse…
5) Midye satılırda yanında limon ve tuz bulundurulmaz olur mu? Elbette tuz ve limon, turşu, peçete, baharat gibi şeyleri standınızda bol miktarda bulundurmanız lazım. Aksi takdirde gelen müşteri memnuniyetsiz kalabilir. Sizin standa da kıytırık damgası vurur. Sonra da ağzınızla kuş tutsanız imajı düzeltemezsiniz.
6) Midyeci denilen adamların hepsi gününün çoğunu sıcakta geçiren adamlardır. Kafanıza güneş geçmemesi için ve de ansızın bastıran yağmurda pert olmamak için şezlong veya benzeri bir şey temin etmelisiniz.
7) Nerede olursanız olun, müşteri sizi genelde akşamları bulacaktır. Bu sabah Beşiktaş’taki ünlü midyecilerle konuştum ve hepsi aynı şeyi dedi. Satışlarının çoğunu akşam saatlerinde yaptıklarını söylediler. İşte siz de bu kurala uyun ve akşam saatlerinde midyeci standınızı işlek yerlere kurmaya bakın.
Midyeci standı açsam para kazandır mı?
Arkadaşlar bu işte konuştuğum 4 midyeci de aynı şeyi dedi: “Zengin olmak için bu işi yapmak üzereyseniz zaten sizde zengin olacak kafa yok demektir”. Yani midyeci açarak sadece karnınızı doyurur biraz da üstüne eğlenceye para ayırabilirsiniz. O sebeple aklınızı başınıza devşirin ve bu girişimi ne amaçla yapacağınıza iyi karar verin.
Sizlere daha fazla ve yeni iş fikirleri sunmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bizi takip etmek ve her gün yeni fikirlerden haberdar olmak için facebook sayfamızı beğenebilirsiniz. Kendinize iyi bakın ve sağlıcakla kalın.
Midyeci Açmanın Olumsuz ve Negatif Yönleri / Şartları
- Bir kere kapalı bir midyeci açmak, söz konusu piyasa şartlarında mümkün değil. Bu nedenle sürekli olarak dışarıda, bazen güneşin insanın sıtkını sıyıran sıcağında, bazen de soğuğun en zalim olduğu zamanlarda. Ülkemiz dört mevsim güzelliklerini tüm yoğunluğuyla yaşayan bir memleket. Bu nedenle kışın kardan adam, yazın eriyen adam olma ihtimaliniz çok yüksek. Neyse ki sıcağı çok fazla hissetmeyeceksiniz. Zira daha çok akşamları sahnede ve piyasada boy göstereceksiniz.
- Sürekli ayakta olma fikrine şimdiden sıcak baksanız iyi olur. Zira esnafların arasında yazılı olmasa da sözlü hukuk olarak adı geçen bir kural vardır. O da tezgah açan esnaf, oturmaz. Bunun satış odaklı iki nedeni vardır. Biri tamamen psikolojik, diğeri tamamen fizyolojiktir. Psikolojik olan kısmı şudur ki oturan esnaf, eşittir tembel ve işe yaramaz esnaf imajı çizmektir. Piyasanın şartları öyle yoğun ve serttir ki siz bir midyeci olarak sürekli olarak ayakta kalmalı ve müşteriye ”emirlerinize amadeyim” izlenimi uyandırmak durumundasınız.
- Fizyolojik neden ise, uzaktan tezgahın görünüp sizin görünmeme ihtimaliniz. Ya da yine uzak bir bakış açısıyla önce sizin görünüp sonra midyelerin görünmesi. Yani sahipsiz ya da boş bir midye tezgahı fark etme oranı anında düşmektedir. Psikolojiye ek olarak fizyolojik olarak da ben buradayım demeli ve her daim ayakta hazır durmalısınız.
- Güzel memleketimizde gecenin kontrolden çıkmış sarhoşlarıyla en çok uğraşan birinci meslek taksi şoförleridir herhalde. Onun arkasından da midyeciler gelir. Olabildiğince sakin tabiatlı, iyi niyetli ve gülüp geçen bir karaktere sahip olmanızı öneririz. Midye, alkolden sonra kokoreç ile birlikte en çok tüketilen üründür. Bu da olabildiğince fazla alkollü ya da sarhoş insanla muhatap olacaksınız anlamına gelmekte. Aman sinir sisteminize ve ruh sağlığınıza iyi bakın. Her sarhoş sevimli, her müşteri de haklı değildir.
- Polis ve zabıta sıkıntısından söz etmiştik. Onu kendi imkanlarınızla ve karşılıklı hoşgörüyle çözeceğinize eminiz. Yoksa etrafta bu işten ekmek yiyen onlarca midyeci olmazdı zaten.
Midyeci dükkanı işletenlerin en çok yakındığı konulardan birisi de ortakla bu işin yürütülmesinin zorluğudur. Midye dükkanları gece işlediği için vardiyalı bir çalışma gerekmektedir. Bu türden bir çalışma da en sonunda ortaklar arası tartışmanın önünü açabilmektedir.
Midyeci Dükkanı Açmak Yasal Olarak Mümkün Mü?
Bir dükkan formatında satış hayatında olan bir midyeci var mıdır? Bilinmez. Varsa bile çok ekstrem bir durumdur. (ekleme: son günlerde moda olduğu için artık sırf midyeye odaklanan dükkan türleri var ve gayet iyi iş yapıyorlar) Yani o kişi ya midyeleri çok sevdiği için bu işi yapıyordur ya da inanılmaz bir sermayesi ve alt tabakası vardır. Bizim bildiğimiz üzere midye, tezgah ve stant üzeriden satışı gerçekleştirilen ve atıştırmalık bir ürün olarak satılan bir gıda.
Bunun dışında midyecilerin işine darbe vuran başka bir dükkan formatı söz konusu. O da kokoreççiler hatta artık Üsküdar ve Kadıköy dolaylarında balıkçıların bile dükkanlarında midye satıyor olması. Sonuçta onlar da sizin gibi balıkçılar ve dalgıçlarla çalışıyor. Kimse kimsenin ekmeğine taş koymasın, hem balıkçılar hem kokoreççiler hem de midyeciler ekmek yesin desek de çoğu işletme daha fazla kar elde etme adına başkalarının satışına taş koyabilmektedir.
Sonuç olarak midye ürününü, temel besinlerin yanında, yani doyurucu gıdaların yanında bir dükkanın çatısı altında satmak mümkün. Eğer sermayeniz fazla geliyorsa, tek başına midye satıp az biraz kazanmak yerine daha büyük oynamak istiyorsanız size balıkçı ya da kokoreççi dükkanı açmanızı ve midyeleri de ek gelir kaynağı olarak satmanızı önerebiliriz.
Amatör Balıkçılık Yaparak Para Kazanmak adlı makalemiz de size bu konuda yol gösterici olacaktır.
Midye Yemek Günah Mı?
Biz geleneklerine sıkı sıkı bağlı ve büyün çoğunluğu Müslüman olan bir ülkeyiz. Hal böyle olunca tükettiğimiz bazı ürünlerin haram ya da mekruh sayılması ve ilan edilmesi epey olası. Midye de maalesef hedef alınan gıdalardan biri. Özellikle yaşlı nüfus ve teyze amca diyebileceğimiz nesil, midye tüketmenin son derece sağlıksız ve günah olduğunu düşünüyor. Önce günah kısmına kısaca değinelim.
Burada mezhep farkı söz konusudur. Şafi mezhebine göre kabuklu deniz ürünlerinin yenmesinde bir sakınca yoktur. Onlar da balık sınıfına dahildir ve balık ürünlerini tüketmek kadar helaldir. Hanefi mezhebine göre ise kabuklu deniz ürünleri, balık cinsinden değildir ve yenilmesi tamamen haramdır.
Bu tür bir tartışma toplumun içerisinde çok fazla alevlenmese de bazı yasaklar esnetilebilir. Örneğin söz konusu domuz eti olsaydı büyük bir çoğunluk kesinlikle hayır derdi ve itiraz ederdi. Ancak midye, hem lezzeti hem de fiyatıyla son derece uygun bir gıdadır ve tüm bu tartışmalara rağmen ülkemizde sıklıkla tüketilmektedir.
Her ne kadar günah olmasa da islam dinine bağlı kimselerin domuz eti ve midye gibi ürünlere karşı bir antipatisi olduğu da bir geçrek. O sebeple midyeci dükkan açmadan önce bu sosyolojik gerçeği göz önünde bulundurun.
Midye Yemek Sağlıksız Mıdır?
Midyenin gözle görülür, insan vücudunda ”budur” diyerek işaret edilecek keskin bir zararı yoktur. Ancak siz bir satıcı olarak midyeleri kesinlikle bayat ve üstünden uzun vakitler geçirterek satmamalısınız. Her şeyin bayatı olduğu gibi midyenin de bayatı son derece zararlıdır. Başta mide olmak üzere birçok sindirim sistemi organını bozabilir, yiyene zor saatler geçirtebilir. Bu sebepten ötürü midyeci dükkanları ne yazık ki her yerde tutmamaktadır…
Bazı midyeler çıkarıldıkları yerlere bağlı olarak ağır metal ve biotoksin içermektedir. Zaten onların tadı son derece ağır ve acı olur. Yenilemez durumdadır. Bir midye ne kadar tatlıysa o kadar da sağlıklı anlamı çıkar buradan. Siz de sorumlu bir midyeci olarak önce kendiniz yiyin sonra satın.