Dünyanın belki de en zor işlerinden biri satış yapmaktır. Çünkü karşınıza gelen herkes sizden bir ürün almayabilir ya da alsam mı almasam mı diye düşüncelere dalarak dükkanınızı terk edebilir. Sizin ise satış yapmak adına saatlerce dil döktüğünüz ürünler alınmadan kaldığında nasıl bir ruh hali içerisinde olacağınızı düşünmek bile istemem. Sayın okuyucularım ticaretin bağrından kopup gelmiş biri olarak müşterilerinize nasıl bir şeyler pazarlayabileceğinizi ya da ne yaparsanız müşteriyi eli boş göndermeden dükkanınızdan bir şey alıp çıkabileceğini en kesin yolları ile sizler için araştırdım. Müşteriyi dükkandan boş çıkarmamak için 8 taktik yazımda işlettiğiniz dükkandan bir çöp dahi almayan müşterilerin nasıl da bir şeyler alıp çıktığını görünce emin olun sizlerde şaşıracaksınız.
Her ticaretin bir kuralı vardır ancak çoğu satıcı bu kurallara riayet etmez ve satışları düşer de düşer. Ancak siz öyle olmayın ve nasıl satış yapacağınızı kara kara düşünmek yerine biraz hareketlenin ve yenilikçi olun. Önemli olan daha fazla kazanç ve müşterilerin o garip inatlarını kırmak için yenilikler sunabilmek ve kendini fark ettirebilmek. Eskiden müşterilerin çok büyük bir önemi olmazken günümüzde müşteri çok önemli. Bu nedenle sizlerde müşteriye istediği önemi verin ve bol kazançlı günlere merhaba deyin.
ALT BAŞLIKLAR (istediğinize tıklayıp ışınlanabilirsiniz) :
Taktik 1: Müşteriye Odaklanın!
Yahu böyle basit şeylerle karşımıza gelmeyin diyenler olabilir. Evet, çok basit gibi görünüyor ancak ticaretin kanunu bu: Müşteri odaklı olmak. Peki, nasıl müşteri odaklı olacağız? Mağazanız ve ya dükkanınız hangi sektörde hizmet veriyorsa sizde o sektöre özel müşteriler seçmelisiniz. Mesela çeyiz ürünleri satan bir dükkan düşünelim. Buraya sadece çeyizlik ürün almak isteyenler gelecektir. Ancak neden bir Hasan Amca bu dükkana gelmesin? Müşteri odaklı olmak demek Hasan Amca’ya da yeni evlenecek Ayşe’ye de hitap etmek demektir. Bu nedenle dükkanınıza gelen kim olursa olsun ona hitap edin. Süslü havlunuz varsa bir de süssüz diyebileceğimiz havlularınız olsun. Bebek havlunuz olsun. Askerden gelen kardeşimizin annesine hediye edebileceği bir yazma olsun. Yani dükkanınızda ürün çeşitliliği sunarken mümkün olduğunca geniş olun ve müşterilerinizin genel kitlesini belirledikten sonra yan kitlelere de seslenin.
Taktik 2: Vazgeçilmez Kampanyalarınız Olsun!
Bazı dükkanlar görürsünüz ve bu dükkanların önünde çakılı kalırsınız. Bunun nedeni ise bazı ürünlerde inanılmaz kampanyaların olmasından kaynaklanır. Mesela kendimden örnek vereyim. Bir mağazanın önünde tam 15 dakika boyunca durup sunulan fiyata şaşırdığımı hatırlıyorum. Bu bir beyaz eşya mağazasıydı ve uzun süre aradığım bir ürünü o kadar uygun fiyata gördüm ki yanımda param olmasa bile gidip bir yerden buldum diyebilirim. Neden? Çünkü ne internette ne de dışarıdaki diğer mağazalarda bu tür bir indirim bulmam imkansızdı. Dakikalar sonra elimde o indirimdeki ürün ve yanında da ufak tefek ürünler ile dükkandan ayrıldım. Bir ürün aldım ama dükkan sahibi birkaç ürün birden sattı. Kar budur işte!
Taktik 3: Gülümsemeden Olmaz Bu İşler!
Bir dükkana girince dükkan sahibi asık suratlıysa ben oradan hiçbir şey almam. Dünyada son dükkanda olsa almam ilk dükkan da olsa almam. Çünkü satıcı kendinden bezmiş. Müşteriye karşı gülmüyor. Suratı sinirli! Siz olsanız girer misiniz böyle bir yere sayın okuyucularım? Girmem diyenler çoğunlukta çünkü bu tür yerlere girip alışveriş yapmak hem satıcıya hem de alıcıya zulüm gibi gelir. Bu nedenle satış yapmanın altın kuralı olan samimiyeti sakın elden bırakmayın ve müşteriniz gelince ona karşı aydınlık bir gülümseme savurun…
Taktik 4: Müşterinizin Gönlünü Çalın!
Bir müşteriye satış yapmanın en güzel yolu o müşteriye ikram etmekten geçer. Eğer bir dükkanınız varsa gidin ufak şekerlerden alın ve bir de kolonya alın. Çok eski bir düşünce olabilir ama hala bereketli bir şekilde satış yapan dedelerimizin dükkanları o ikramlarla dönüyor. Müşteriler sunulan ikramları severler ve sıcak bir davranışın altında kalmak istemezler. Siz olsanız ne yaparsınız? Bu kadar güzel karşılandığınız bir yerden elinizde paranız olmasa bile birkaç gün sonra paranız olduğunda gidip alışveriş yapmaz mısınız? Doğal reklam bu kadar olur. Çünkü hiçbir şey almayan bir müşteriniz bile alacaklı birkaç müşteri gönderir size.
Müşterilerin gönlünü çalmak için sadece ikrama da gerek yok. Diliniz tatlı olsun ve satış yapmak için değil insan kazanmak için konuşun. Eğer bir müşteri ile sadece satış yapmak amacıyla konuşuyorsanız o zaman bilin ki sadece bir kereliğine satış yapmış olursunuz. Ancak müşteri tutmak ve ellerinde satın aldıkları ürünlerle çıksınlar istiyorsanız insanlara değer verin.
Taktik 5: Promosyon! Promosyon! Promosyon!
Son zamanlarda çoğu mağazada görüyorum bu promosyon çalışmalarını ve oldukça etkili olmalarından dolayı benim bile gidip bir şeyler aldığım oluyor. Promosyon olarak gördüğüm çalışma ise balonlar… Sadece mağazanın logosunun olduğu minik balonlar dikkatimi çektiği için dükkana girdim ve alışveriş yaptım. Minik bir balon bunu yapıyorsa sizde bu tür bir çalışma ile satışlarınızı artırabilirsiniz. Bir de eğer bir ürün satıyorsanız sakın logonuzun olmadığı bir poşet kullanmayın. Buradaki bir alışveriş merkezinde kadınların sürekli ellerinde kocaman poşetlerle çıktığını gördüm. Poşetlerde çok ufak şeyler vardı ama boyutları büyük ve logo da tam yerindeydi. Aslında dikkat çekici ve müşteri odaklı bir çalışma sayesinde bu mağaza çok fazla müşteri çekti. Her yerde bu poşeti görmek ve büyük olması çok dikkat çekiyor. Deneyin derim…
Taktik 6: Uyutan Müzikler!
Sizlerin de kulağına geldi mi bilmiyorum ama bazı mağazalar hatta çoğu mağaza müşterilerine deli gibi alışveriş yaptırmak adına zihinde alışveriş yapma hissi uyandıran müzikler kullanıyor. Bir nevi pazarlama taktiği değil de hipnoz tekniği gibi duran bu yöntem en küçüğünden en büyüğüne kadar herkesi etkiliyor. Büyük mağazalara girmişseniz pop müzikler, halk müzikleri, fon müzikler gibi sesleri duyamazsınız. Bu mağazalarda dedikleri anlaşılmayan ancak sizi uyutacak kadar yavaş tonda çalan müzikler vardır. Sizde bunu uygulayın ve insanları dükkanınızda hipnoz edin. Ama sakın kulak tırmalayan şeyler açmayın, batarsınız Allah korusun…
Taktik 7: İletişimde Başarı Her Şeydir!
Dükkanınızdan bir müşteri boş çıkmasın diyorsanız iletişiminizi sağlam tutun. Çünkü müşteriler ürünlerden ziyade sizin davranışlarınıza ve iletişim kabiliyetinize bakar. Mesela bazı çalışanlar vardır. İçine şeytan tüyü kaçmışçasına müşteriyi tutar ve yüksek miktarda ürün satar. Şaşırdığınız bu durum aslında tamamen iletişimden kaynaklanıyor. Bu nedenle sizlerde iletişimde güçlü bir profil sergilemek adına neler yapabileceğinizi öğrenin. İçtenlik, malın iyisini sunmak, müşteri gibi düşünmek ve daha fazlası iletişime girecektir.
Taktik 8: Ürün Sunuşuna Dikkat!
Müşterilere bir ürünü sunarken mutlaka onların ihtiyaçlarını önceden öğrenip ona göre seçenekler sunmalısınız ve müşterinin kafasında bir seçenek varsa siz yenilerini sunmak yerine müşterinin neden bu ürünü seçtiğini öğrenmelisiniz. Mesela bir kişi bir ürünü markasından dolayı alıyorsa zayıf noktası markadır ve siz satmak istediğiniz ürünün markasını öne çıkarmaya çalışmalısınızdır. Bunu yaparken de bu marka daha iyi şeklinde değil müşterinin istediği markanın daha da üstünde bir marka olduğunu ve çoğu insanın belirli özelliklerinden dolayı bu markayı seçtiğini söylemeniz daha ikna edici olacaktır. Ayrıca ürün sunarken ürünün yeterliliğini, kalitesini, uygun fiyatlı oluşunu ve daha fazlasını da müşteriye sunabilirsiniz.