Okurların Bayılacağı Harika Makaleler Yazabilmek İçin Tüyolar – Röportaj

Merhaba arkadaşlar. Bugün okurların bayıla bayıla okuyacağı harika makaleler nasıl yazılır, nelere dikkat edilmeli, nelere özen göstermeli gibi soruların yanıtlarını tüm açıklığıyla sizlerle paylaşacağız.

Bilindiği üzere makalenin iki manası var. Bir gerçek edebiyat dünyasında, tamamen kanıtlara dayalı, neredeyse yoruma tamamen kapalı bu yazılar edebiyatın bir türüdür. İnsanlara internet için makale yazıyorum dediğinizde bu tür bir edebi alana kayabiliyor akılları.

İnternet makaleleri de gerçek ve güncel bilgilere dayalıdır. Ancak bir edebi türden ziyade internette kimi konulara açıklık ve aydınlık getirmek için yazılan, edebi türden uzak, insanlara pratik ve akıcı bilgileri sunan yazılara da makale denmektedir. Önce bu yol ayrımında bu kelimenin iki farklı manasını birbirinden ayıralım ve başımıza gelecek kafa karışıklıklarından kendimizi sıyıralım.

Hayranlık uyandıran makaleler yazmak için düşünmek de önemlidir. Yazacağınız konu hakkında en az 5 -6 dakika etraflıca düşünün. Ana konuları ve onun varyantlarını da tefekkür edin. Bir yandan da araştırılması gereken detaylar varsa onlara bakın. Bu sayede hem zamanı ekonomik kullanmış olursunuz hem de çok daha nitelikli makale yazmanın gerekliliklerini tam anlamıyla yerine getirirsiniz.

Röportaj

Bugün yaklaşık 6 yıldır makale yazarlığı yaparak geçimini sağlayan A. A. ile bir röportaj yaptık. Kendisiyle ”Türkiye’de yazar – metin yazarı – makale yazarı olmanın arasındaki farkları ve çok kazanan bir makale yazarı olmanın püf noktalarını konuştuk.

– Makale yazarlığına nasıl başladınız?

– Pardon filminde baş karakterin bir repliği var: ”İş kurma işi biraz uzadı.” şeklinde. Benim de tam olarak böyle bir serüven geçince başımdan, en azından, evde, bildiğim sahada, bildiğim şeyi yapayım dedim. Bu sayede hem muhtaçlıktan hem de tembellikten kurtulmuş oldum.

– Günümüzde, internette orijinal içerik zorunluluğundan dolayı makale yazarlarına olan ihtiyaç arttı. Bu da makale yazarlığı sahasının kısa bir süre içerisinde büyümesini sağladı. Peki bunun internet sayfalarındaki yansıması nasıl oldu?

– Her zaman çokluğun olduğu yerde, bir kalite düşüklüğü ortaya çıkar. Eşyanın kanunu bu. Bu nedenle çoklu üretim, seri üretime dönüştü, işin ehli ile amatörü birbirine karıştı. İki kelimeyi yan yana getirenler, ajansların, büyük markaların web sitelerinin ve bilumum önemli şirketlerin metin yazarı olurken, nitelikli şeyler yazanlar da çok kötü yerlerde, çok zorlama şartlar altında seri içerik üretmek zorunda kaldı. Şimdi bazı internet sitelerine girin, devrik cümleler, anlatım bozuklukları, yalan yanlış kullanılmış ya da kullanılmamış noktalama işaretleri. Örneğin bir makale yazarının ”herkes”i herkez yazmaması lazım değil mi? Ama hala, sinema ve edebiyat sitelerinde bile bu tür hatalı yazımlarla karşılaşabiliyoruz. Bunun nedeni de maalesef hız çağı. Alelacele yazdırılan her metin, hele bir de işin ehli kişilerin kaleminde – klavyesinde değilse, tarumar oluyor.

– Yazıyı aceleye getirmemek dışında iyi bir makale yazarında olması gereken özellikler nelerdir?

– İlki, tabi ki dile hakim olmak. Sadece Türkçeye değil. Farsça ve Arapça gibi dilimize birçok kelimenin geçtiği dillere de hakim olmak gerek. Bunun için de en azından ortalamanın bir tık üstünde okumak şart. Ne kadar okuduğun kadar neyi, nasıl okuduğun da önemli. Nitelikli okuma nitelikli yazıları beraberinde getirir. Bunun dışında, deyimlere, atasözlerine, halk deyişlerine ve hatta efsanelere bile agah olmalı Çünkü internette yazılan makaleler sağlıktan, genel kültüre, tasavvuftan, divan edebiyatına sonsuz bir skalada.

– Peki üretken bir makale yazarı günde kaç saat çalışır?

– Ben günde 12 saat çalışıyorum. Bazen 24 saat aralıksız yazdığım da oluyor. Bu tamamen yazdığınız konuların içeriğine ve paraya ne kadar ihtiyacınız olduğuna göre değişen kıstaslar. Çünkü bunlar sizin işe çok daha konsantre bir şekilde asılmanızı sağlıyor.

– Türkçeyi doğru kullanamayan makale yazarlarının yerine nitelikli makalelerin yazılması için nasıl bir yola gidilmeli?

– Maalesef çoğu yazı alelacele bir şekilde hallolsun istendiği için, yazar alımları da gayrı ciddi bir şekilde yapılıyor. Bir de yüzlerce başvuru yapıldığını düşünüyorum. Bunların arasından en azından okunduğunda sırıtmayan, az biraz kurallarına uygun birkaç cümle yazabilen herkesi işe alıyorlar. ”Artık kim denk gelirse” kuralı işliyor biraz da.

– Ek gelir kaynağı olarak makale yazarlığını önerir misiniz?

– Kesinlikle öneririm. Özellikle şu şartlar altında yapılabilecek en temiz ve kolay işlerden biri. Tabi bu biraz da size bağlı. Yazmayı, okumayı, yeni şeyler öğrenmeyi seviyorsanız hem eğlenebilir hem de kimseye muhtaç olmayacak kadar para kazanabilirsiniz.

Türkiye Okumuyor 

Bu, bir gerçek. Türkiye aydınından tutun da en alt kademelerindeki insanlar dahi kimse okumuyor. Okumak, onlara sıkıcı, çağ dışı ve saçma geliyor. Yapılan bir araştırma Türkiye’de kitap sayısının artmasına ek olarak ters bir döngüyle okuyanların sayısının giderek azaldığını gösteriyor. İstatistikler asla yalan söylemez parlak fikirler okurları. Aynı zamanda gözlemlediğimiz gerçekler de birebir kendileriyle örtüşür.

İş, sadece kitapta da bitmiyor. Örneğin Avrupa’nın herhangi bir ülkesinin herhangi bir şehrinde bir metroya binseniz bile orada oldukça fazla sayıda insanın kitap okuduğuna tanıklık edebilirsiniz. Ancak son yapılan veri analizlerine göre Türkiye’de kişi başına yıllık bir kitap düşüyor.

Söz konusu okumak ve okutmak olunca kitaplardan başlıyoruz. Ancak hiç dikkatinizi çekti mi? Bir de bunun gazete versiyonu var. Önceden kahve önlerinde, mahalle önlerindeki esnaflarda, ve hayatın birçok alanında birçok insanın ellerinde gazete düşürmediklerini görürdük. Şimdi artık bu da azalıyor.

Bunun nedeni hiç kuşku yok ki artık ellerimizin başka bir cihazla dolu olması. Ellerimizle birlikte zihinlerimiz de pek tabi. Bu yeni cihazın adı, akıllı telefonlar. Ve internet. Koca koca adamlara zıpır oyunlar oynatan, komik videoların sayısız ve saatler süren tıklanmalarına yönlendiren bu yeni cihaz, artık insanları kitaplardan, gazetelerden ve okuma alışkanlığından bir hayli uzağa itmiş durumda.

Nasıl Daha Hızlı ve Nitelikli İnternet Makalesi Yazılabilir? yazımızı okuduktan sona en hızlı ve en nitelikli şekillerde kaliteli içerik üretecek biçimde nasıl makale yazarı olabilirim sorusunun cevabını ayrıntılı bir şekilde öğrenmiş ve kavramış olacaksınız. Makale yazmayı gözünüzde büyütmeyin. Gerçeğe ve iş disiplinine bağlı olduktan sonra makale yazarlığı son derece keyifli bir üretim sahası ve iş koludur.

Parlak fikirlerle yola devam edin.

Okuma Alanı Dijital Ortama Taşınıyor 

Ancak enseyi karartmayalım. Okumak, tamamen silinen eski bir alışkanlık değil. Azalsa da biçim değiştirerek yoluna devam eden kült bir eylem kendisi. Okuma alanı, tamamen internet alanına taşındı.

İnsanlar telefonlarına genelde eğlenmek, yarışmak, oyunlar oynamak ve paylaşımlarda bulunmak için giriyor doğru. Ancak çekirdek kitle olarak tanımlayabileceğimiz %20lik bir kesim de araştırmalarını, okumalarını ve incelemelerini internet üzerinden yapıyor. Ayrıca bin yılın geleneksel kültürü de internet ile birlikte yıkılmış durumda. Kitap denilince, kağıt ve mürekkepten oluşan bir cisim geliyorken aklımıza, bugün artık e-kitaplar, sayıları epeyce fazla bir kitle tarafından indirilip telefon ve bilgisayar ekranlarından gerekli okumaları yapılıyor.

Ayrıca biliyorsunuz ki önceden her evin salonunda, içine hiç de bakılmayan ansiklopediler bulunurdu. Kafamıza takıldığımız bir soru oldu mu o kalın ve küflü sayfalara sahip ansiklopedilerden faydalanırdık. Ama artık böyle değil. Bir çocuk olsun, ev hanımı olsun, kerli ferli emekli bir amca olsun, herkes sormak, sorgulamak istediği konuları internet ortamında gerekli araştırmaları yaparak hızlı ve genelde gerçek bir şekilde yapabiliyor.

İnternette E-Kitap Yazıp Delicesine Para Kazanmak makalemizi okuduğunuzda sadece makale yazarlığı değil bir yazar kimliğiyle de e-kitap yazarak hem ünlü bir yazar hem de delicesine para kazanan bir insan olma hürriyetine ve güzelliğine erişebilirsiniz. Bizden söylemesi.

Bir romanda da dendiği gibi:

”Söz uçar, yazı uçurur.” Öyleyse şimdi başlayın!

Okuyucuların Bayılacağı Harika Makaleler Yazabilmek İçin Tüyolar

  • Gerçek bilgilere dayalı makaleler yazmak. Asla hata oranı olan ya da yanlışlığa gebe makaleler kaleme almamalısınız. Eğer makalelerinizde verdiğiniz bilgilerden biri dahi yanlış çıksa, bu size olan güvenin bitme seviyesine ulaşması demektir. Bu nedenle araştırmalarınızı da yorumlarınızı da ölçülü ve gerçeğe dayalı bir şekilde reel ortamlardan hazırlayın ve sağlayın. Özellikle bazı makaleler iş dünyası ve sağlık konularındadır ki, insanlar bu bilgilerden güç ve feyz alarak gerçek dünyalarında atılımlarda bulunabilir. Onların geri döndürülemez hataların birinci dereceden sorumlusu olmak istemiyorsanız, gerçeklik ilkesine sıkı sıkı bağlı olun.

 

  • Yazım yanlışlarından itinayla uzak durun. Siz, kelime hataları ve noktalama işaretlerinin bolca yanlış kullanıldığı bir yazıyı okumaktan ne kadar keyif alırdınız? İşte kendinizi de okurların yerine koyun, kusursuz bir Türkçe ile, noktalama işaretlerine ve kelimelerin doğru yazılımına dikkat ederek, yazılarınızı öyle kaleme alın. Ayrıca gereğinden uzun, tumturaklı ve anlatım bozuklu cümlelerden de uzak durun. Sade, akıcı ve herkesin anlayabileceği dilden yazın ki, hedef kitleniz de genişlesin. Edebi ifadelerden mümkün olduğunca kaçının.

Nerelerde makale yazarlığı yapabilirim başlıklı yazımızdan sonra hangi internet adreslerinde makale yazarlığı yapabileceğinizi keşfedebilirsiniz. Bu türden makale yazarı isteyen ve talep eden sitelerine ulaştıktan sonra, onlara nasıl mail atabileceğinizi, hangi şartlar içinde çalışabileceğinizi de yazımızın içinde bulabilirsiniz.

  • Mizahi paylaşımları makalenize yedirin. Mizah, her zaman en zor üretilen sanat dallarından biridir. Bu sanatı en ciddi konulu makalelerinizin bile içine serpiştirirseniz hem okunaklı hem de keyifli okuma serüvenlerine davet edersiniz okurları. Mizahı yerinde ve tempolu kullanın. Aşırıya kaçarsanız bu sefer de insanalar yazının ciddiyetini kavramayabilirler. Ancak bazı ciddiyete kaçarsanız da bu sefer, insanlar bürokrasi havası alır ve arkalarına bilme bakmadan kaçar giderler.

 

  • Makaleniz güncel örneklerle dolu olsun. Böylece insanların kavraması ve yazının içine düşmesi daha kolay olur. Nasıl ki bir film izlerken kendi ülkesinden, kendi çevresinden, kendi hayatından izler gören bir izleyici filme daha adapte olursa, aynı şey söz konusu makaleler için de geçerlidir. Buradaki amacınız makalenin içine düşürmek olacaktır. Bunun için güncel örnekleri toplayın ve makalenizin aralarına sıkıştırın, serpiştirin.
  • Makaleniz ne çok uzun, ne çok kısa olsun. İnsanlar, uzun romanları okumadığı gibi uzun makaleleri de okumamaktadır. Çok kısa olursa da bu sefer yazının hakimiyeti dağılır. İnsanlar unutur gider.

Kitap Okumak Neden Daha Zengin, Zeki Ve Zehir Gibi Olmamızı Sağlar? madem ki konumuz okumak ve okutmak üzerine. Öylesine bu yazımız da okuyup zengin ve zeki olma yollarını yürümek isteyenlere gelsin.

Son Olarak…

Yazımızın bu noktasına kadar gelen okurlar için diyebiliriz ki bu okuduğunuz metin de bir makale örneğidir. Yazılarınızla hayranlık uyandırmak istiyorsunuz, yanlış ve yalan fikirden cüzamlıdan kaçar gibi kaçınmalısınız.

Ortalıkta bu kadar ikiyüzlü ve yalancı insan varken, en azından yazdıklarımız, okuduklarımız ve beslendiğimiz kaynaklar doğrucu Davut kesilsin. Bunun dışında, her şey okunmaya değerdir. Yeter ki işimize yarasın ve bize keyifli vakit geçirtsin.

Bir başka makalede görüşünceye değin hoşça kalın!

“Okurların Bayılacağı Harika Makaleler Yazabilmek İçin Tüyolar – Röportaj” üzerine 3 yorum

Zeynep yücel için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et