Organik ve Yöresel Ürünler Satan E-Ticaret Sitesi Açmak – Röportaj

Günümüzün beslenme alışkanlıkları tüm dinamikleri ile birlikte değişmeye devam ediyor. Bir yandan fast-food çılgınlığı özellikle genç nüfus tarafından tüm hızıyla devam ederken, özelikle orta yaş ve üstü kesimin organik ve yöresel ürünlere olan ilgisi de katlanarak ilerliyor. Bu, sadece Türkiye’de böyle değil, dünya çapında da ciddi bir beslenme atağı ve yenilenmesi söz konusu.

Her şeyden önce daha uzun ve sağlıklı yaşamak isteyen kimseler artık herhangi bir katkı maddesi içermeyen, GDO’suz, hormonsuz yiyecekleri tercih ediyor. Bu alanda medya da tüm yazılı ve görsel birimleri ile birlikte olumlu diyebileceğimiz adımlar attı. Artık insanlar ‘ben ne yiyorum‘ ve ‘ben ne yemeliyim‘ tarzı sorular sormaya başladı. Bu da hem organik hem de yöresel lezzetlerin giderek ünlenmesine ve daha fazla talep edilmesine olanak tanıdı.

Artık adı sanı, görseli lezzeti bilinmeyen en nadide yöresel gıdalar bile revaçta. Siz de bir e-ticaret sitesi açarak tamamen katkısız olarak üretilen bu ürünleri satışa çıkarabilirsiniz. Bu sayede hem halkın sağlığıyla oynamamış olacaksınız hem de gerçekten çok yüksek meblağlar elde etmeyi başaracaksınız. Zira bu işin geleceği var! Hatta o gelecek adım adım bize yaklaşıyor. İleride sadece yaşlılar, hazım sorunları olanlar, mide ve kalp hastalıklarından muzdarip olan kişiler değil gençler ve hatta çocuklar bile bu tür organik ürünlere büyük ilgi gösterecek. Dünya çapında yaşanan bu bilinçlenmeyi artı yönlere çevirmek ve bunun ticaretini yapmak ise tamamen sizin elinizde.

Röportaj

Baharatlardan kahvaltılıklara, soslardan hurma çeşitlerine. Bu e-ticaret sitesinde olmayan tek şey katkı maddeleri, renklendiriciler, ekstra tatlandırıcılar. 4 yıl önce sektöre kendi yaptığı peynirlerle yavaş ama temkinli bir giriş yapan K. S, bugün en e-ticaret sitesinde onlarca farklı ürün satıyor. Bu ürünlerin ortak özelliği yüzde yüz organik, sağlıklı ve lezzetli olması. Okurlarımız arasında yöresel ve organik ürün satmak için e-ticaret sitesi açmak isteyenler varsa röportajımızı okuyabilir ve hiçbir yerde bulamayacağı tüyoları birinci ağızdan alabilir.

– Hoş geldiniz. Öncelikle nereden aklınıza geldi bir e-ticaret sitesi açmak aklınıza?

– Ben teknolojiden hiç anlamam. Benim bildiğim şeyler, yemeklerle sınırlıdır. Kızım sağ olsun, bir gün anne dedi. Bu yaptığın peynirleri satsak ya. Ben de hemen sordum tabi. Nerede tezgah açacaksınız. Bu yaştan sonra pazarcılık mı yapacağız dedim. O da güldü. Ne pazarı ne tezgahı anne. Oturduğumuz yerden satabiliriz dedi. Sonra işte site açıldı, biz yaptıklarımızı koymaya başladık. İnsanlar birer ikişer almaya başladı. Sonra tanıdıklar, komşular derken, ürün yelpazemiz epey genişledi.

– Neler var şu an kataloglarınızda. Örneğin kahvaltılıklarda?

– Çemen var. Acılı acısız. Tamamen organik olan tere yağı var. Bal, kaymak, zeytin ezmesi, salça.

– Peki ya canı reçel isteyen müşteriler, eli boş mu dönecek  sitenizden?

– Şekersiz reçel çeşitlerimiz var. Çilek, vişne, kayısı, şeftali. Tam 4 çeşit. İnsanlar en başta şekersiz reçel mi olur ya dedi. Ama şu anda en çok sattığımız kahvaltılık çeşitlerimizin başında bu ürünle geliyor.

– Bunları biz yapmıyoruz, yalan olmasın. Ama bilindik ve güvenilir bir markanın ürünleri. Başta tam kıvamını tutturması için şekerle, normal reçel nasıl yapılıyorsa öyle yapılıyor. Sonra özel işlemlerden geçirilip tam 3 kez şekerlerinden arındırılıyor. İçinde sadece meyvenin kendine has şekeri kalıyor. O da fruktoz zaten. Beyaz şeker ya da endüstriyel şeker çeşitlerinden biri değil.

– 10 yıl öncesine kadar, sağlıklı ve bilinçli beslenmeye yönelik düzenlenen organizasyonlar, paneller, medya çalışmaları… Bunların hepsine gelip geçici bir moda gözüyle bakılıyordu. Bugün ise bu hem dev bir atılıma dönüştü hem de yepyeni bir sektörün doğmasına olanak tanıdı. Artık organik ve yöresel başlığı altında kocaman bir pazar oluşmuş durumda. Siz bunun kalıcı olacağını düşünüyor musunuz? Çünkü ne olursa olsun organik ürünler diğer ürünlere göre daha pahalı. Ve bu da ciddi bir handikap doğurabilir.

– Piyasada ne zaman yeni bir şey çıksa o önce pahalı olur. Sonra fiyatlar yavaş yavaş aşağı çekilir ve ortalamasını tutturur. Bu nedenle artık organik ürünlerle katkılı ürünler arasında, sanıldığı kadar derin fiyat uçurumları yok. Bir de eskiden organik ya da yöresel lezzet dendi mi insanlar suratını ekşitirdi. O zaman da sağlıklıydı tabi ürünler. Ama şimdiki gibi lezzetli değildi. Bugün çok şükür ki, her şeyde bir ayar tutturuldu.

– Müşterilerinizden olumlu ya da olumsuz geri dönüşler alıyor musunuz?

– Elbette. 4 yıldır daha bir tane bile şikayet almadık. Çünkü kendimiz de yapsak da dışarıdan da alsak önce kendimiz tadıyoruz. İnsan kendi beğenmediği başka birisine satmaya kalkarsa orada sıkıntılar, sorunlar çıkmaya başlar.

Şu İş İlgini Çekebilir:  En Kötü, En Riskli ve Rekabetli E-Ticaret Sektörleri

– Son olarak. Kahvaltılıklar dışında neler var müşterilerinize sunduğunuz?

– Ege’den getirdiğimiz siyah ve yeşil zeytinler var. Nar ekşisi var. Kendi ellerimizle yaptığımız biberli domates sosları var. Daha da inşallah yeni ürünler ekleyeceğiz. Aceleye kaçmak istemiyoruz.

– Parlak Fikirler adına çok teşekkür ederim röportaj için.

– Ben de teşekkür ederim.

Organik ve Yöresel Ürünler Satmak İçin Gerekenler 

Eğer bir e-ticaret sitesi açmak ve söz konusu sitede organik ürünler satmak istiyorsanız gerekenleri eksiksiz bir şekilde temin etmelisiniz. Bunların başında üretici ağı ve iletişim şebekesi gerekmektedir. Şöyle ki, hem üretici olup hem de satış işinde yer alamazsınız. Yer alsanız bile tek bir ürün ile sınırlı kalırsınız. Tek bir ürün satmak için e-ticaret sitesi açmak ise her anlamda fuzuli ve kazançsız olacaktır.

Hazır yeri gelmişken akıllara gelebilecek şu soruyu da cevaplayalım: Mevcut sitede sadece organik ve yöresel ürün mü satılmalı yoksa endüstriyel ürünlere de yer verilmeli mi? Bu sorunun bizce tek ve mutlak bir cevabı var. Eğer organik ürün sattığınız bir siteye sahipseniz, endüstriyel ürünleri de satışa çıkarmanız kendi kendinizle çelişmek olacaktır. Zira organik ve yöresel ürün üretimi aynı zamanda muhtelif ilkeleri gözetmek demektir. ‘Bakın biz halkın sağlığıyla oynamıyoruz, çok daha zor üretim koşullarından geçirerek pahalı ama tamamen sağlılık ürünler satıyoruz‘ demektir. Ama sitenin kategorisinde hem bu tarz ürünlere yer verip hem de konserve ve endüstriyel ürünlere yer vermek bu deyişlerin tamamen iflas etmesi anlamına gelecektir. Bu da hem sık sık eleştirilmenize hem de satışlarda bocalamanıza neden olabilir.

Üreticiler ile sıkı bir iletişim halinde olmanız gerekiyor. Söz konusu sebze, meyve ve diğer gıdaların sorunsuz bir şekilde size ulaşması ve depolanması için tam anlamıyla bir ‘ağ’ kurmalısınız. E-ticaret sitesi içinse endişelenmenize gerek yok. Artık, günümüz şartları göz önünde bulundurulduğunda çok uygun fiyatlarla son derece kaliteli ve çok yönlü bir sitenin sahibi olabilirsiniz. Sitelerin tahmini teslimat süresi ise 3 gün ile 1 hafta arasında değişmektedir.

Gerekenler arasında ek olarak siparişlerle ilgilenecek, müşterilerin yorumlarına yanıt verecek ve diğer tüm işleri halledecek birkaç editöre ihtiyacınız olabilir.

Yöresel ve Organik Ürünler Satan E-Ticaret Sitesi Açmak Karlı mı? 

Yazımızın başında da belirttiğimiz üzere organik ve yöresel ürünlere olan ilgi her geçen yıl daha da artıyor. Kalp ve damar hastalıkları bulunan kişiler başta olmak üzere, herhangi bir gıda boyası ve katkı maddesi içermeyen ürünler, milyonlarca kişi tarafından tercih ediliyor. Şimdilik en büyük sorun, bu yöresel ürünlerin üretiminin son derece zor ve çetin koşullarda yapılıyor olmasıdır. Aynı zamanda herhangi bir takviye gıda içermedikleri için bekleme süreleri de bir hayli uzun olabiliyor. Bu da direkt olarak fiyatlara yansımaktadır. Ancak dışarıda öyle bir kesim var ki fiyat değil sağlığı öncelik kabul ederek ne kadar uç fiyatlarda olursa olsun bu organik ürünleri satın almaya devam ediyor.

Sizin ana kitlenizin büyük çoğunluğunu da bu zengin ve seçkin sınıflar oluşturacaktır. Ancak belli başlı ürünleri orta sınıf da rahaltıkl gelip sitenizden temin edebilir. Bu son derece kar oranı yüksek olan iş kolu aynı zamanda gelecek de vaat ediyor. Siz sistemini kurup sitenizde aktif satışa devam ettiğiniz takdirde bu işten aylık olarak 10 bin ve üzeri kazanma şansınız da mevcuttur.

Organik ve Yöresel Ürünleri Pazarlama İmkanları 

Bu ürünlerin pazarlanmasında endüstriyel markaların ve ürünlerin satış stratejilerine gerek kalmayacaktır. Bilakis ürünün kendisini içerdiği katkılar , sunduğu faydalar ve diğer tüketim avantajları ile birlikte bizzat kendisi olacaktır. Zira ürünlerin ambalajlarında ya da etiketlerinde sadece ”Organik, yüzde yüz doğal ürün, sağlıklı” gibi ibareler kullanmak bile müşterilerin tamamına yakınını ikna etmeye yetecektir. Hal böyle olunca çok yüksek miktarlarda parayı reklam için harcamak çok da akıl karı değil.

Siz yine de ilk etapta marka bilinirliğini arttırmak adına e-ticaret sitenizin reklamını Google’a ve çeşitli sosyal medya hesaplarına yapabilirsiniz. Pazarlamanın aslan payını aslında medya yapıyor. Sabah programlarına katılan doktorlar ve beslenme uzmanları sürekli olarak organik ürün tüketiminin önemini ve artılarını paylaşıyor. Bu da aslında bir reklamdır ve bu reklam sonunda açtığınız e-ticaret sitesine giriş yapan kişilerin sayısı her geçen gün biraz daha artacaktır.

Organik ve Yöresel Ürünlerin Gelecekteki Durumu 

Artık şu soruyu sormamız için kahin ya da müneccim olmamıza gerek yok: Neden organik yöresel ürünler yakın gelecekte diğer ürünlere oranla daha fazla rağbet görecek? Çünkü deyim yerindeyse maymun gözünü açtı ve insanlar artık sağlık ve beslenme konusunda çok daha bilinçli hale geldi. İnsanlar ne yediklerini, tam olarak, tam anlamıyla bilmek istiyorlar. Önceden gözü kapalı güvenilen markalar da bu alandaki güvenilirliğini yitirdi. Birçok farklı marka ürünlerine insan sağlığını hiçe sayarak son derece tehlikeli ve bağımlılık yapan malzemeler bile ekliyor. Bunların bir kısmı ortaya çıktı, bir kısmı da ortaya çıkmak üzere.

Durumlar böyleyken organik ve yöresel ürünlerin rağbet oranı her geçen gün biraz daha artacak. Obezite ile mücadele kapsamında da bu tür ürünlere olan ilgi çeşitli kişi ve kurumlar tarafından desteklenmektedir.

Yorum yapın