Pazarlama Gelecekte Tamamen Subliminal Mi Olacak?

Bugün bize oldukça karmaşık gibi görünen ama iç yüzüne odaklandıkça bir bir çözülen tuhaf ve güncel bir konudan bahsedeceğiz. Pazarlama, gelecekte tamamen subliminal mi olacak? sorusunun cevabını net bir şekilde ararken Dövüş Kulübü filminden de örnekler vererek inceleyeceğiz. Bununla birlikte subliminal efektlerin ve güncellemelerin diğer kullanım alanlarını da ele alacağız.

Şimdiden söyleyelim. Bu yazımızı okuduktan sonra pazarlama bilimine de sizinle iletişime geçen pazarlamacılara da bir başka gözle bakabilirsiniz.

Öncelikle sormamız gereken soru şu: Tam olarak nedir bu subliminal? Tam olarak söyleyelim, dolandırmadan etmeden. Subliminal, gizli demek. Ama bu gizli olan şey, aynı zamanda fark edilebilir olmaktadır. Verilmek istenilen mesaj ve yaratılmak istenilen algı öyle gizli ve sinsi bir şekilde verilir, bu ancak bilinç altımız tarafından canlandırılabilir.

Siz subliminal ögelerin dizilişine maruz kalırsınız. Görünürde ortada herhangi bir iz ya da belleğe ait bir kayıt yoktur. Ancak ürün kodları ve bilinç altının karanlık dehlizlerine temas eden kimi şifreler ancak ürün ile yüz yüze geldiğinde yeniden dirilir ve sizi harekete teşvik eder.

Söz konusu pazarlamaların ve reklamların arkasında öyle bir beyin yıkama potansiyeli vardır ki, kişi çoğu ürünü düşünmeden, sırf ”eli o ürüne gidiyor” diye alır. İşte subliminal beyin yıkama faaliyetleri tam olarak bu esnada devreye girer. Siz ürünün rengiyle, sloganıyla, müziğiyle ve alt metinlerine yerleştirilmiş gizli mesajlarıyla öyle bir doldurulursunuz ki, söz konusu ürünlerin raflarının önüne geldiğinizde tereddüt etmeden en fazla beyninizi yıkamış olan ürünü tercih edersiniz.

Hiçbir şey tesadüfi ya da kaotik değildir. Pazarlama firmaları, koca koca şirketler ve yatırımcılar işlerini şansa bırakmak istemez. Bu nedenle insanın kimi zaman rüyalarına kadar sızabilir. Gün gelecek bir Fransız romanında iddia edilen şey gerçekleşecek gibi görünüyor. Uyku İmparatorluğu adlı romanda, bir reklamcı, insanların rüyalarına da reklam konması gerektiğini savunuyordu. Ona göre bir insan, sekiz saat boyunca uyuyor ve rüya görüyordu. Ama bu rüyalar, herhangi bir ürünü tanıtmadığı için boş geçiyordu.

Zaman algıların ve beyin yıkamaların zamanı!

Video Pazarlama Yaparken Kaçınmamız Gereken 4 Koca Hata gelişen dünya düzeni ve siber alanların yayılması ile birlikte pazarlamacılık sektörü de reel alandan sanal alana yatay bir geçiş yaptı. Yapmak zorunda kaldı ya da bırakıldı. Önceden kapı kapı dolaşıp bir şeyler satmaya çalışan ”ilkel” pazarlamacılar yerini yavaş yavaş kapı bile çalma gereği duymadan evlerimizin, salonlarımızın içine kadar giren video pazarlamacılarına bıraktı.

Video pazarlama yaparken kaçınmanız gereken koca hataları hem bir müşteri hem de bir pazarlamacı olarak okumalı ve bilmelisiniz. Şimdiden keyifli okumalar dileriz.

Satın al! Hep satın al! Şimdi satın al!

Dövüş Kulübü Ve Pazarlama Analizi! 

O filmde efsane bir replik var. Gerçi dövüş kulübünden bahsediyorsak ister istemez birçok replik, efsane oluyor. Ama bu gerçekten bir başka. ”Sahip oldukların, en sonunda sana sahip oluyor.”

Filmin ana karakteri modern yaşamın ve iş dünyasının karanlık labirentlerinde kaybolmuş, sinir bozukluğu içinde kendini tüketim çılgınlığına vermiş daha doğru bir ifadeyle kaptırmış durumda. Uyuyamıyor, işini sevmeyerek yapıyor. Çevresine ve kendisine karşı tamamen yabancılaşmış. Bu karakterin hayatta tek bir gayesi var: Alış veriş yapmak. Öyle biri ki bu bahsettiğimiz zat, geceleri uyuyamadığı için reklam izliyor. Reklamları izlemekten hoşlanıyor.

Dövüş kulübünde bu anlatılan ve gösterilen incelikler, tam olarak kapitalizmin yarattığı yeni insan modellerine tanıklık ediyor. Hepimiz medya ve pazarlama aygıtları tarafından beyni yıkanmış insanlarız. Subliminal ögeler de bu işin bir parçası lakin büyük bir parçası. İnsan, ihtiyacı olmayan şeyleri satın almak için sevmediği işlerde çalışmak zorunda bırakılıyor. Bunda sizce de mantıksız bir şey yok mu?

Bakın ihtiyacınız olmayan şeyleri satın almak, bir nevi sapkınlıktır. Zira yoldan sapmayı içerir. Normal ve sağlıklı bir insan, ihtiyacı olmayan bir şeyi satın almak için uzun mesailere kalmaz. Nefret ettiği gün aşırı sövdüğü işlerde ömür eskitmez. Eskitiyorsa bir şeyler sağlık çizgisinden ve mantık alanından hızla uzaklaşmış demektir.

Dövüş Kulübü efsanesi de bu kandırılışı, bu maskeler ardındaki kirli pazarlamacılık oyunlarını bize bir tokat atarak gösteriyor. İzlemeyen varsa öneririz. Ne kadar kandırıldığını tespit etmek, artık daha fazla kandırılmaya hayır demek için atılmış ilk adım olabilir.

Küçük İşletmeler İçin Pek Bilinmeyen 5 Pazarlama Yöntemi bu yazımız da küçük işletmeleri ilgilendiriyor. Küçük işletmeler, sonbahar ağaçlarından dökülen sarı yapraklar gibi bir bir kepenk kapatmak zorunda kalırken aslında yaptıkları en büyük hata pazarlama alanında oluyor. Birileri subliminal ifadelerde ürünlerini bildiğin beyin yıkama yöntemiyle adeta zorla satarken bizim küçük ve masum işletmelerimiz, ticaret ile yalanı birbirine yediremiyor. Oysa ticaretin yüzde sekseni yalandı. Yüzde yirmisi de çarpıtılmış gerçekler. Eh öyleyse?

Dev bir beyin yıkama havuzu!

Subliminal İfadelerin Diğer Kullanım Alanları 

İnternetin yaygın kullanımı ile birlikte subliminal kelimesini de daha çok kullanır ve gözlemler olduk. Zira internet ile birlikte bazı şeylerin çözümlenmesi ve o çözümlenişlerin yayılması hız kazandı.

Artık çizgi filmlerde gayet cinsel içerikli gizli ifadeler, şifreler ve saçmalıklar olduğunu biliyoruz. Yani sadece pazarlama alanında değil demek isteriz ama aslında çocuklarımıza masum bir inanışla seyrettirdiğimiz çoğu çizgi film, bize başka bir şeyi güle oynaya pazarlıyor. Seks. Cinsellik!

Çünkü bu her zaman satar kapitalizm evreninde. Pazarlama alanında da her zaman için boşlukta ve aç kalan bölge itinayla kaşınır. İnsanın cinsel içgüdüsü ne olursa olsun hiçbir zaman tam olarak doymaz. Bir çocuk yaparak üreme güdümüzü, karnımızı doyurarak hayatta kalma güdümüzü tamamen doyurabiliriz. Ama söz konusu cinsellik olunca, orada işler biraz değişir. Hiçbir şekilde tam doyum noktası olmayan cinsellik, bize sinema filmleri ve çizgi filmlerin arka planında gizli gizli, sinsi sinsi pazarlanır.

Bilinç altına yönelik bu çalışmalar, beynimizin seksi ve cinselliği çeşitli şifrelerle algılamasından sonra bize daha fazla satın al, daha fazla tüket mesajlarıyla geri döner. Beyin kendisine gönderilen cinsellik mesajlarını haz kaynağı olarak kabul eder ve bunun takipçisi olur. Böylece söz konusu filmler her zaman için daha fazla izlenme şansını elinde bulundurur.

Satışları Arttıran Eğitim Temelli Pazarlama pazarlamanın da bir eğitim silsilesinden ibaret olduğunu biliyor muydunuz? Satışları attıran eğitim temelli pazarlama ile ilgili bilmek ve öğrenmek istediğiniz her şey parlak fikirler farkıyla yazımızda.

Pazarlama Gelecekte Tamamen Subliminal Mi Olacak?

Buradan bakınca öyle görünüyor. Tamamen olmasa bile genele yayılan bir akışkanlık içerisinde, gün geçtikçe kendisine daha fazla hareket alanı bularak yoluna devam edecek subliminal içerikli pazarlama teknikleri.

Çünkü modern kapitalizm, artık doymak nedir bilmeyen bir iştaha sahiptir. Nüfus ve medya güçleri de arttıkça her zaman daha fazla satma imkanı hem rakamsal hem imkanlar dahilinde mevcuttur. Hal böyle olunca da beyin yıkama gayesi güden subliminal pazarlama teknikleri, sahiplerine daha fazla kazandırmaya, insanları da algısal olarak daha fazla sömürmeye kaldığı yerden devam edecektir.

Gelecekte dünyanın sloganı şöyle olabilir: Satın al ya da git buradan!

Yorum yapın