Üretim yapmak istiyorum-Ne üretebilirim?

Üretim yapmak demek ülke ekonomisine sahici anlamda katkıda bulunmak demektir. Yani reel ekonomi dediğimiz sistemin çarklarından en önemlisi “üretendir” hatta öyle ki “pazarlayan”, “ticaret yapan”, “hizmetler sektöründe iş yapan” dahi en altta bu “üreten” kişiyi temel alarak bunları yapabilir. Zira üretim olmadan başlangıç sermayesi olmaz! Başlangıç sermayesi oladan da ne pazarlama olur ne de hizmet olur.

İşte bunun bilincinde olan gelişmiş Avrupa ülkelerinde yaşayan küresel sermaye, daha doğrusu “küresel çete”; gelişmekte olan ve geri kalmış ülkelerin esaslı bir üretim yapmasına mani olur. Böylelikle sadece ticaret ve pazarlama yaparak saltanatını oturduğu yerden sürdürebilir gelişmiş Avrupa’lı sermayedar. Markaları için gerekli üretim tesislerini de gelişmekte olan ülkelerin şehirlerine kurar ve oranın halkını ucuza çalıştırıp, bir şeyler üretmesine mani olur. Üstüne de tüm pisliklerini buralara akıtır. Buraların kaynaklarını kullanır. Yani kafanızda şekillenmiştir bu sistem ile ilgili bir şeyler muhakkak. Fazla detaya inmek istemiyorum bu konuda.
Diyeceğim o ki, iş bu sebeplerden dolayı acilen çağa uygun şeyler üretmemiz lazım. Günümüze uygun üretim de ancak akıl ve kalem yoluyla olmaktadır. Artık uluslararası çapta yankılar uyandıracak üretim fabrikalardan değil masalardan çıkmaktadır. Mesela bakın Apple’ın ürettiği İphone’lara. Arkasında “Kalifornia’da tasarlandı Çin’de üretildi” yazar. Adamların umrunda bile değil hangi fabrikadan çıktığı. Önemli olan fikrin nerede doğdudur. Yoksa artık işin hamballık kısmını geri kalmış ve gelişmekte olan ülkeler cayır cayır yapıyor…

Neler üretebilirim sorusunun cevabı da aslında burada saklı. Üreteceğiniz şey artık fikir olmalı. Metal veya petrol yığını değil! Gerisi sermayen varsa çokça gelir zaten. Ancak şurası da bir gerçek ki bu “fikir üretim” lüksüne sahip olmak için “para” gereklidir. İşte biz Türk milletinde ondan pek fazla yok.

Ancak yine de umudunuzu kesmeyin ve düşünmeyi, kendinizi törpülemeyi, geliştirmeyi elden bırakmayın. Öyle ya da böyle düşünen adam kazanacaktır.

1)Sizlere Andolu’da yaşayan bir vatandaş olduğunuzu varsayarak ne tür fikirlerle üretim yapabileceğinize dair tüyolar vermek isterim.

• Tekstil sektörünün amansızca gelişmesine binaen artık İstanbul’un bir moda merkezi olma vakti geldi bence. Özellikle’de araplara ön ayak olma konusunda Dünya’da bizden başka millet olmayacağı için Avrupa ülkelerine mukayesen 1-0 önde olursunuz bu konuda. Ayrıca çanta, takı, kolye, jean, t-short gibi ürünlerin üretimini; Türkiye, geri kalmış ülkelere nazaran sahip olduğu yüksek teknolojiyle ve de gelişmiş ülkelere nazaran sahip olduğu ucuz işçilikle nitelikli bir şekilde yapabilir.

• Turizm sektörünün ülkemizde diğer sektörlere kıyasla daha normal bir şekilde, sorunsuzca işleyen tek alan olmasını unutmayın. Burada da sizlere her daim ekmek olacaktır. Anadolu’nun, özellikle doğunun eşsiz tarihi mirası, kültürü sizleri bekliyor. Henüz el değmemiş ve işletilmemiş tarihi-turistik alanlar düzinelerce bulunmaktadır.

• Kafanızı kullanın ve şu tarımı artık modern methodlarla geliştirin. Almanlar, İsrailliler nüfusunun %2’sinden azı tarımla uğraşmasına rağmen tarımdan elde ettikleri ihracat gelirleri bizimkinin onlarca katı. Üstelik bizim ülkenin nüfusunun %40’ı tarımla uğraşmasına rağmen bunların yakınına bile varamıyoruz! Tarımsal fikirler insanlık var olduğu sürece asla ölmez bunu umutmayın.

• Ben admininiz olarak sizlere kendi yatırım önerimi sunmak isterim. Deniz ticaretinde ve ulaşımında bu ülkemin çok büyük eksiği ve ihtiyacı var. Bu boşluk dolmadan bu alana meyilliyseniz aman fırsatı kaçırmayın. Mesela gemi, yat, tanker tasarımı ve üretiminde bizim ileri gitmememiz için bir sebep yok.

• Mobilyacılık sektöründe ucuz ve nitelikli iş gücüne sahip olduğumuz için özellikle “lüks mobilya” alanında uzunca bir süre revaçta olacağız. Avrupa’lılar bizim gibi el yapımı kaliteli ve lüks mobilya yapamazlar. Yapsalar bile bizimkinin 5 katına mal olduğu için (işçilik ücreti nedeniyle) bizle asla yarışamazlar.
Yazımı burada sonlandırmak istiyorum. Sizlere

sadece üretimi değil yatırımı da
öneriyorum. Hepinize daha çok yardımcı olmak ve varlığımızı sürdürebilmek adına parlak iş fikirleri araştırmaya devam edeceğiz, sizlerle bol ganimetli günlerde görüşmek dileğiyle hoşçakalın.