Yabancı dil kursu açmak karlı mı?

Dil kursu açmayı hayatının bir döneminde aklından bir kere de olsa geçirmeyen adama ben girişimci falan demem. Koca koca tabelalarını görünce, tıklım tıklım sınıflarını görünce hemencecik aklımızdan geçiriyoruzdur. “Ulan amma da çok kazanıyordur” burası diye. Sizin için biraz araştırma yaptım bu konuda. Gözlemlerimi de aktararak karar almanızı kolaylaştırmak isterim.

Öncelikle şunu unutmayın ki dil kursu dediğimiz şey öyle alelalede bir binaya açılamaz. Mesela;

-Derslik alanlarının minimum 15m2 olması.
-Koridor genişliğinin 120cm’den yüksek olması.
-Sınıflardaki cam alan oranı en az %10 olmalı.
-İtfaiyeden “uygunluk raporu” alınmalı.
-Dil kursu açılacak yer üst katlara tekabül ediyorsa asansör bulunma zorunluluğu olması.
– Sağlık grup başkanlığından alınan “Sağlık şartlarına uygunluk belgesi” olmalı.
-Söz konusu binanın Özel Eğitim Kurumu standartlarına uygunluğu gerekmektedir.

Bu yukarıdakiler yabancı dil kursu açmak için gerekli belgeler değildir. Gereken bina şartları olarak sınıflandırabiliriz.

Dil kursu açmak için gereken belgeleri ise ilgili belediyelerden öğrenebilir ve de mevzuatı inceleyerek tamamlayabilirsiniz. Gelgelelim esas mevzuya.

Günümüzde dil kursu açmayı aklına sokmuş her girişimcinin öncelikle planladığı işte tutkulu ve istekli olması, kararlı olması gerekmektedir dedik. İstikrarlı olmalıdır diyebiliriz. Peki ya tüm bu emekler yabancı dil kursu açmaya değecek mi?

Yani dil kursu açmak karlı mı?

Öğrenci başına saatlik ya da haftalık ya da aylık ücret tarifeleri düzenleyebilirsiniz. Bunun karşılığında onlardan alacağınız ücreti 50 kaleme dağıtacaksınız.

Bunlardan en başlıcaları, öğretmenler, hademeler, güvenlik, müdürler, kırtasiye malzemeleri, vergiler, bina kiralarıdır.

Hepsi bir yana eğer açmayı planladığınız yabancı dil kursunda çalışması muhtemel hocaları “native speaker” seçerseniz bütçenizin sağlam olması şarttır. Zira ana dili İngilizce olan bir insanı Türkiye’de çalıştırmak için o hocaya “ülkesine teklif edilen ücreti vermek” durumundasınız. Hatta daha bile fazlasını. Aksi takdirde sizin mekanınızda çalışmaz. Yani kendi ülkesinde çalışmak varken neden sizin dil kursunuzda çalışsın ki?

Bunun haricinde genelde dil kursları öğrencilerin bulunduğu en işlek caddelere açılır. Bu da emlak kiralarının uçukluğunun faturasını ödemek zorunda olduğunuz anlamına gelmektedir. Mesela en sağlam dil kurslarının doğrudan “İstiklal Caddesi” üzerinde olması tesadüf değildir.

Yine dersliklerdeki mobilyaların temiz ve kaliteli olması şüphesiz sizin hizmetinizin reklamını yapacaktır.

Tüm bunlar hesaba katılıdığında bir dil kursu işletmenin pek de kplay olmadığı ortaya çıkmaktadır. Örneğin internetteki “dil kursu devir ilanlarına” bakacak olursanız rakamlar pek de uçuk olmaz. 250 bin TL’yi geçmez. Ancak devir ücretinin bu kadar olması sizi yanıltmasın. O kursları devraldıktan sonra bir o kadar parayı daha siz gözden çıkarmak durumundasınız.

Sonuç olarak dil kursu açmak gayet karlıdır. Ancak sermayenizi sarsabilir. Reklamınızı düzgüncene verip pazarlamanızı aksatmadığınız sürece, hizmetinizi adam akıllı yaptığınız sürece ve de kalıbınıza güveniyorsanız yapamamanız için bir neden yoktur.

Yine de sizlere naçizane tavsiyem English Time, British Time gibi uluslarası dil okullarından “bayilik (franchise) alarak bu işi daha kolaylaşırabilirsiniz. En azından pazarlama ve reklamcılık faaliyetleri büyük ölçüde sizden çıkmış olur.

Sağlıcakla ve bol parayla kalın hoşçakalın, görüşmek üzere.