Yurt dışına açılmak isteyen girişicimlere birkaç yabancı dil tavsiyesi

Başarılı ve çok para kazanan bir girişimci olmak için; başarılı iş hayatı olan bir çalışna olmak için; hatta iyi bir yatırımcı olabilmek için yabancı dilin en gerekli niteliklerden biri olduğu muhakkaktır.

Yabancı dil dendiğinde akla ilk gelen şey İngilizce’dir ve artık günümüzde hemen hemen herkes çat pat da olsa İngilizce konuşabilmektedir. Dil ve kültür alışverişinin bu kadar hızlı gerçekleşmesinde internetin büyük payı vardır. İnternetin ve gelişen teknolojinin ilerleyen yıllarda dilleri ve kültürleri tek potada eriteceği ön görülse de; en azından bugünün çocukları olan neslin yabancı dil bilmeye ihtiyacı olduğu kesindir..:)

Peki “Ben İngilizceyi zaten biliyorum. Ama yurt dışını daha iyi tanımak, fırsatları ve pazarları daha iyi değerlendirmek için ikinci ve belki de daha fazla dil öğrenmek istiyorum.” diyenler için hangi seçenekler daha uygundur. İşte birkaç tavsiye:

1)Rusça

Sert vurgularıyla konuşulduğu zaman hemen kendini belli eden, karizmatik dil Rusça; konuşulduğu coğrafyayla doğru orantılı olarak sizin için faydalı olacaktır.

Litvanya, Estonya, Belarus gibi eski Sovyet ülkelerinden Ukrayna’ya kadar tutun da, Orta Asya Türk Devletlerine kadar (Evet, soydaşlarla Rusça veya İngilizce anlaşabilmek çok acı) tüm her yerde rahatça kullanabileceğiniz bir dil.

Özellikle yeni girişimlerin ve iş fikirlerinin uygulanabilmesi için çok ama çok uygun pazarlar olan bu bölgelerin diline hakim olmanın size epey getirisi olacaktır.

2)Almanca

Yüzyıllar boyunca tekniğin ve mühendisliğin Tanrısı olmuş Almanların dilini öğrenmek açık söylemek gerekirse diğer Asya dilleri kadar faydalı olmayabilir. Çünkü; gelişmiş bir Avrupa ülkesi olan Almanya’da da İngilizce rahatlıkla kullanabileceğiniz bir dildir.

Fakat teknisyenlik, mühendislik gibi mesleklerin mensubuysanız; Alman sistemi ile diğer birtakım uluslar arası sistemler arasında bazı farklılıklar olduğu için; bu dili bilmek yararınıza olabilir.

3)Arapça

Bir dönem çok yoğun bir şekilde var olan Arapça bilen eleman arayışı; eskisi kadar yoğun olmasa da hala devam etmektedir. Ortadoğu, Arap Yarımadası ve Kuzey Adrika’da önemli ticari faaliyetler, yatırımcılık-girişimcilik fırsatları mevcut olduğu sürece de devam edecektir.

Dolayısıyla; tıpkı Rusça’da olduğu gibi; iş hayatınızda vakit geçireceğiniz coğrafyaya göre öğrenmeniz gerekebilecek bir dildir.

4)İspanyolca

İngilizce’den sonra dünyada en çok konuşulan dil olan İspanyolca; bir zamanlar ABD’nin resmi dili olmasının eşiği dönmüştür.Eğer bu başarı gerçekleşseydi; aradan geçen yıllar boyunca ABD’nin gelişimine paralel olarak İspanyolca’nın, İngilizceyle kafa kafaya gelmesi kaçınılmazdı.

İspanyolca’nın böylesi hatırı sayılır bir kitleye sahip olması; Coğrafi Keşifler’in çoğunun İspanyollar tarafından yapılması ve Yeni Dünya’ya yerleşen birçok İspanyol kolonici olmuştur.

Dolayısıyla; neredeyse tüm Orta ve Güney Amerika, birçok ada devleti ile İspanya’da konuşulan bu dili de CV’nize eklemek; sizi ileri taşıyacak, vakit kaybına sebep olmayacaktır.

5)Çince

Fazla söze gerek var mı? Ucuz iş gücü ve bir o kadar da hızlı üretimi sayesinde dünyadaki diğer tüm iş güçlerinin anasını belleyen Çinliler; bugün olduğu gibi gelecek yıllarda da Uzkadoğu ticaretinde, gelişiminde önemli pay sahibi olacak ve dünya siyaseti üzerindeki hakimiyetini arttıracaktır.

Tek dezavantajı ise; diğer dillere göre öğrenmenin gerçekten, ama gerçekten çok uzun sürmesidir.

Bildirdiğimiz bu görüşler sonrasında şunu da belirtelim: İngilizce seviyeniz ortadan üstünse; bu dilleri bilmeniz şart değildir. İkinci, üçüncü ve daha fazla yabancı dil; sadece uzun vadeli yurt dışı planları olanların, CV’sini kabartmak isteyenlerin veya bilgi aşığı olanların işine yarayacak şeylerdir.

Yorum yapın