Türk Kadınları İçin Bir Erkekte Para mı Yoksa Zeka mı Önemli

Herkese merhaba! Bu yazımızda yıllardır süregelen bir konu ayrımına dair bilgiler, fikirler ve örnekler vereceğiz. Türk kadınları ne ister? Onlar için önemli bir erkekte önemli olan para mıdır zeka mıdır? Hangisi daha önceliklidir?

Bu konuya dair çeşitli araştırmalar, sokak röportajları ve internet odaklı forumlarda istatistikler yapılmıştır, yapılmaktadır. Kadınların kendi aralarında da sıklıkla konuştuğu bu konu, hassas bir noktada her zaman dürüstlük gerektiren ancak bazen hiç de dürüst cevap verilmeyen – verilemeyen bam teli bir konudur.

Şimdi madde madde ilerleyelim ve sorunun matematiğini cevaplarıyla çözelim.

 

Bir Türk Kadını İçin Erkekte Para Neden Önemlidir? 

  • Öncelikli olarak Türkiye, iktisadi açıdan genç ve çalışmayan kadınlara güvence veren bir alt yapıya sahip değildir. ”Ben ne olacağım” başlıklı gelecek kaygısı 18 yaşından sonra herkesi olumsuz etkilediği gibi kadınları da etkilemektedir. Kadınlar yapısı gereği erkeklere oranla çok daha duygusal ve narin oldukları için, bu noktada kaygılanmaları ve endişe duymaları kaçınılmaz oluyor.

 

  • İkinci neden elbette ki eğitim krizidir. ”Baba beni okula gönder” ve türevleri kampanyalar ne kadar başarılı olsa da yeterli değildir. Kız çocukları en fazla liseye kadar okutulmaktadır. Daha sonra için ise ”koca beklemeye” odaklı bir hayat yaşamaya zorlanmakta, teşvik edilmektedir. Hal böyle olunca kadının ekonomik özgürlüğünden bahsetmek imkansız olmakta. Dolayısıyla tek taraflı bir şekilde, bir kadının hayatının ne kadar zengin olacağı sevgilinin, müstakbel kocasının ve eşinin ne kadar zengin olduğuna bağlı olarak belirleniyor. Kadını iktisadi açıdan ikinci plana atan bu sosyolojik yapı, hayatını birleştirecek erkek seçme aşamasında, önce mal varlığına, cüzdanına, zenginliğine bakma alışkanlığı olarak geri dönüyor. Bir nevi öğretilmiş çaresizlik ile, boş cüzdanlar, otomatik olarak dolu cüzdan arıyor.

 

  • Üçüncü neden, aile baskısı. Ne okutulan ne de çalıştırılan genç kızlar, kendisini rahat ettirecek bir erkek bulup bir an önce aile evinden uzaklaşıp kendi özgürlüğünü yaşayabileceği bir başka eve taşınmak istiyor. Zaten günümüzde yapılan evliliklerin bir kısmı, ne aşk ne mantık evliliğidir. Geniş çaplı bir algıyla tamamen ev değiştirme, taşınma işlemidir. Ailesinden fiziksel, psikolojik ve sosyolojik şiddet gören kadınlar, son çare olarak ”zengin koca” avına çıkabilmektedir.

 

  • Zor çalışma koşulları. Dördüncü ve en büyük nedenlerden biri de şüphesiz ki yeterli eğitimi alamayan kadınların, tekstil atölyeleri ve muadili işlerde zor çalışma şartları altında çalışmak zorunda bırakılmaları. Haftanın altı günü, günde on – on iki saat, sevmedikleri ve muhtemelen kimsenin de sevemeyeceği işlerde çalışmak zorunda kalan kadınlar, beyaz atlı prens yerine beyaz limuzinli erkeklerin gelip kendilerini kurtarmayı beklemektedir. Hayatlarını karartan parasızlık olduğuna göre, hayatlarını kurtaracak olan da paranın kendisidir. Böyle düşünürler, zira böyle düşünmeye zorlanırlar. Her şeyin temeli ekonomi ya da paradır. Paranın yokluğu mutsuz ediyorsa, varlığı da mutlu edecektir.

 

  • Sonuç olarak kadınların erkeklerde ilk başta paraya bakmasının sebebi o kadınların kültürsüzlüğü ya da şımarıklığı değil tamamen ortam değişkenlerinin (parametrelerin) onları buna zorlamasıdır. Yani çaresizliktir. Bu konuda mizah üretmeden, şakalar yapmadan önce Türk ekonomi ve sosyolojik analizlerinin en doğru şekilde yapılması gerekmektedir. Suçlanması gereken paragöz yaftasıyla etiketlenen kadınlar mı olmalıdır? Yoksa onları bu kişiliksiz tercihe maruz bırakan ekonominin kendisi midir?

ka2

Bir Türk Kadını İçin Zeka Neden Önemlidir? 

  • Yaygın anlayış şu şekildedir. Zeki olsun. Zaten zeki olduğu için parası da beraberinde gelecektir. Kökeninde yine para yatan bir anlayıştır bu. Ama sonuna kadar da gerçek bir yaklaşımdır. Fakat ne yazık ki ülkemizde de dünyada da zeka her zaman para getirmemektedir. Yoksulluktan ölen birçok dahinin olduğu bir gezegende yaşıyoruz. Adaletin terazisi kırılmış; kim zengin kim fakir kalacak tamamen rastlantılara ve şansa bırakılmış. Hal böyle olunca zeka eşittir para denklemi otomatik olarak yanlış kapılara çıkabilmektedir. Tarihten bir örnek verelim. Van Gogh ile zekası ile evlenen bir kadın var diyelim. Bu kadın Van Gogh’un tablolarına bakıp ne kadar zeki biriyle birlikte olduğunu gören vizyon sahibi, öngörülü bir kadın diyelim. Ancak öngörü her zaman hemen yarını işaret eden bir erdem değildir. Van Gogh hayattayken sadece bir tablosunu satabilmiştir. Onu da kardeşi satın almıştır. Bu nedenle, keşfedilen zeka ışıltıları her daim paranın da birkaç zaman sonra peşi sıra geleceğinin işareti değildir.

 

  • Yeni moda Sapyoseksüel olmak: Önce dünyada sonra Türkiye’de müthiş bir hızla moda olmuş bir akım. Zeki sözcüğünün latincesi olan ”sapien” ile ”sexualis” sözcüklerinden türetilmiş bir terimdir sapyoseksüeldir. Kısacası sapyoseksüel kadınlar, erkeklere ”ben senin beynini seviyorum” demektedirler. Cinsel açıdan uyarılması ancak zeka ile mümkün olan, yarı psikolojik yarı biyolojik bir algı türüdür. Günümüzde birçok internet sitesinden ve forum sayfalarında sıklıkla adı geçen ve birçok kadının ”ben zeki erkeklerden hoşlanıyorum, başka türlüsü mümkün değil” diye açıklamalar yapan sapyoseksüeller, sosyal medyanın da yaygın kullanımıyla tam olarak kalıcı bir moda haline gelmiştir. Artık kime sorsanız sapyoseksüeldir. Uzun bir süre de böyle gideceği aşikardır.

 

  • ”Aptal biriyle birlikte olacağıma fakir kalmayı yeğlerim” diyen kadın bakış açısı. Oldukça az rastlanır ve idealize tipler olsa da, böyle bir sınıf da mevcuttur. Aptal bir erkeğe gram tahammülü olmayan bu kadınlar, şimdilik azınlıkta olsalar da sayıları giderek artmakta.

 

Erkekte Paraya Önem Vermenin Dezavantajları: 

  • Mutsuzluk birliktelikler, mutsuz evlilikler doğurması. Eski Türk filmleri repliklerinin kimi zaman nasıl da doğruyu taşıdığını görebilmekteyiz. Bunlardan en büyüğü de ”parayla saadet olmaz” repliğidir. Bir erkekle sırf parası için birlikte olan kadınların çoğunluğunun daha sonrasında derin depresyonlara, hasarlı ilişkilere ve mutsuz sonlara gark olduğunu görmekteyiz. Bunun için, para, ana hedef olarak görülmemelidir. Aksi takdirde çevremizdeki birçok canlı örnekten biri de biz olabiliriz.

 

  • Bir erkekte paraya önem veren kadınlar, paranın getirdiği konforlu hayatla birlikte hayatlarındaki idealleri yerine getirememekte, tembel, sıkıcı, asalak bir hayat yaşamaktadırlar. Toplumsal bir kodlanmayla birlikte de ”para yiyen kadın” sıfatıyla anılmakta; bu durum da onların sosyal statülerini aşağı çekmektedir.

 

Erkekte Zekaya Önem Vermenin Dezavantajları: 

  • Sanıyoruz ki önemli olan bir denge kurmaktır. Bir erkekle sırf zekası için birlikte olmak da dünya gerçeklerine pek uygun görünmemektedir. Hayatın gerçekleri çoğu zaman somut değerlere bakar. Bununla elbet evlilik programlarındaki kadınların ilk önce ”evin kendi üstüne mi, maaşın ne kadar” sorularını sorması gibi karaktersiz ve yanlış değerlere yol açan tavrını benimseyin demek istemiyoruz. Ancak, zeki olmak evin faturalarını ödemeye de yetmemektedir. Ve unutulmamalıdır ki dünyada sadece aptal ama zengin / zeki ama fukara erkekler yoktur. O dengeyi keşfetmek, korumak ve yaşatmak kadın erkek ilişkilerinde hem erkeklerin hem kadınların elindedir.

 

Son olarak erkeklerde öncelik para mı zeka mı sorusuna ek olarak bir de tip seçeneği vardır. Yakışıklı olsun yeter diyen kadınlar da mevcuttur. Hem yakışıklı hem zengin olsun diyen kadınlar ise mükemmeli isteyen ve genelde o mükemmele ulaşamadıkları için her daim mutsuz ve yalnız kalan kadınlardır.

Dileriz ki her kadının zeki, yakışıklı ve zengin bir sevgilisi, bir kocası olur. Böylece erkekler de zeki, yakışıklı ve zengin olarak kendi doğru eşlerini tercih etme özgürlüğüne sahip olacaklardır.

Yorum yapın