Elektrikli Bisiklet Kiralama Dükkanı Açmak

Elektrikli bisiklet kullananların sayısı her geçen gün artıyor. İngiltere, İtalya ve İspanya gibi Avrupa ülkelerinde bir ”furya” olarak başlayan çok geçmeden bir ”sektöre” dönüşen elektrikli bisikletler, çok değil 3 -4 yıl içerisinde dev bir endüstriye dönüşme yolunda önemli bir aşama kaydedebilir. Şu an CEO’lar hangi ölçeklerde, nasıl yatırımlar peşinde, bilmemiz mümkün değil. Ama sokaklarda, caddelerde her gün daha da artan sayıları ile elektrikli bisiklet günümüzün gerçekliklerinden biri olmaya başladı bile.

Ülkemizde ise ”tek tük” aşamasından ”giderek artıyor” aşamasına gelen elektrikli bisiklet kullanımı daha çok sanayi kentlerinde ve turistik bölgelerde kullanılıyor. Fethiye, Marmaris, Antalya, İzmir gibi tatil beldelerinde yabancı turistlerin de yüksek talep oranlarıyla son birkaç yılda epey popüler oldu.

bicycle photo

Elektrikli Bisikletler Neden Yaygınlaştı? 

En iyisi keyifli ve kolay bir okuma olması için neden yaygınlaştı sorusuna direkt maddeler halinde sıralayalım.

  1. Çevre kirliğinin ”kötü” seviyesinden ”çok kötü” seviyesine çıkması.
  2. Dünyanın en büyük ve dolayıyla en çileli metropollerinde trafik zulmüne katlanmak istemeyen orta ve üst sınıfın paraya kıyıp elektrikli bisiklet satın alması.
  3. Şehrin en işlek caddelerinde elektrikli bisikletleriyle dolaşan mutlu mesut insanların görünmesi.
  4. Bu insanların sayısındaki artış ile birlikte ”doğal reklam” adını verdiğimiz hadisenin gerçekleşmesi. Elektrikli bisikletin televizyon reklamlarına ihtiyaç duymadan piyasanın içine girmesi.
  5. Çevre örgütlerinin kararlı ve verimli politikası ile birlikte insanların çevre duyarlığının hiç olmadığı kadar gelişmesi.
  6. Elektrikli bisikletin ekonomik, fonksiyonel, şık ve sağlıklı olması.

Elektrikli Bisikletler Neden Daha Fazla Yaygınlaşmalı?

Günümüzde birçok toplum (buna Amerikan toplumu, bazı Avrupa toplumları ve maalesef bizim toplumumuz da dahil) çevre kirliliğini canı çok sıkılan, zengin kolej çocuklarının uydurduğu yapay bir gündem olduğunu düşünüyor. Düşünüyor dediysek lafın gelişi. Zira sanılan bir şey, düşünülmediği için sanılmıştır zaten. Mevhum olan, vesvese ile kuruntunun ortak karışımıyla çevre kirliliği artık günlük hayatta (günlük hayatta hissedilen beşer, toplumsal ve çevre sorunlarının tamamı akut seviyeye varmış, turuncu alarmdan kırmızı alarma geçmiş demektir) dahi gözle görülür, burunla koklanır bir hal aldı! Yapay enerji kaynaklarının (gerçekten bir avuç insan zenginliklerine zenginlik katsın diye sadece) el birliğiyle mahvetti dünyamız, o kadar dayanıklı ki, muhtemelen başka bir gezegen olsa şimdiye kadar üç dört kere patlamış, geri dönüşsüz kıyametini yaşamıştı.

Hala çok geç değil” lakırdısı, bizi hayata bağlarken, umut vaat eden projelerin artmasına da dolaylı olarak vesile oluyor. Günümüzde birkaç iyi niyetli girişimcinin, bilim insanının, mühendisin ve üretici firmanın ortaklaşa çalışmalarla ürettiği en yeni ürünlerden biri de elektrikli bisikletler. Teknolojinin ve aklın doğru kullanıldığında nasıl ”pak ve pürüzsüz işler” meydana gelebileceğinin bir kanıtı daha.

Olay ilk başta turistik bölgelerdeki işletmecilerin biraz daha fazla para kazanalım düşüncesinde kıvılcımlansa da kullanımının dünya genelinde, gideren yükselen bir grafiğe ev sahipliği yapması, dünyamızın yepyeni bir gerçekliği olabilir. Tamam biz 21. yüzyılda uçan arabalar, hapla karnımızı doyuracağımız mega-sonic icatlar bekliyorduk ama şimdilik elimizde en temiz ulaşım aracı bu.

Kaldı ki elektrikli bisiklete sadece ulaşım aracı demek, bu aracı hem küçümsemek hem de olgusal gerçeklikleri inkar etmek anlamına gelir. Zira turistik alanda bir eğlence aracı olarak kullanılan elektrikli bisikletler, bazı ülkelerde kargo, teslimat ve gıda sektöründe de kullanılmaya başladı. Ülkemizde ise kullanım oranı sadece İstanbul, İzmir gibi metropollerle sınırlı değil. Tekirdağ, Bursa, Eskişehir ve Samsun gibi kentlerde de bu yeni araçlara olan ilgi, kullanım oranları ile paralel olarak artmaya devam etti.

Aracın konforlu, şık, pratik ve tamamen ”cool” olması ise diğer teknik ve fiziki etkenler. Yarım günlük ya da bir günlük ulaşım ihtiyaçlarını otobüs çilesi çekmeden, uçağın bir kanadı kadar pahalı olan uçak biletlerine astronomik fiyatlar bayılmadan ve tamamen kendi rotasını çizebiliyor olmanın getirdiği özgürlük duygusuyla gidermek isteyenler, bu araçları kiralama yoluna gidiyor.

electric bike photo

Taksici ve Dolmuşçu Rantına / Kirliliğine Karşı Elektrikli Bisiklet Alternatif Midir?

2020 yılı itibariyle elektrikli bisiklet, taksici ve dolmuşların bir alternatifi konumunda. Belki de asıl sorulması gereken ne zaman ”alternatif” aşamasından ”mevcut” aşamasına sıçrayacak? Belki 50 yıl sonra, belki daha da erken. Her geçen yıl, nüfus karşı konulamaz bir hızla artarken, petrol rezervleri de git gide azalıyor. Bu işin en maddi, en somut boyutu. Elektrikli bisiklet denince aklımıza yarı bisiklet yarı motosiklet gelebilir. Dijital alanda Matrix sistemine kanalize olamasak da endüstri ve teknolojide ”Hibrit Çağı”nın kapısını aralamış olduk. Hibrit, iki farklı gücün, enerji kaynağının ya da aracın bir araya getirilmesi demektir. Bir kaynaşma, bir güçlerimizi birleştirelim düşüncesinin cesamet kazanmış halidir.

Tek tip taksi ve dolmuşların rantına ve daha da fenası çevre, gürültü, görüntü kirliliğine karşı bisiklet ve elektriğin hibrit’leşmesi, yeni bir güç kalkanı oluşturması. Kim ne derse desin, elektrik insanlığa bahşedilen en verimli enerji kaynaklarından biri. Hani demir ne kadar lazım bir madense, elektrik de o kadar elzem bir kaynak. Dolayısıyla beklediğimizden biraz daha uzun sürecek ama trafiğinin sadece elektrikle çalışan arabalar ve bisikletlerden oluştuğu, daha temiz, çok daha gürültüsüz bir gelecek bizi bekliyor olabilir.

Neden İnanılmaz Karlı Görünüyor ve Giderek Talep Artışı Yaşanacak?

Maksimum hızı 25 – 30 kilometre arasında değişen elektrikli bisiklet her şeyden önce güvenli birer ulaşım aracı. Benzinle ve egzoz dumanıyla çevreyi kapkara bir çehreye bulayan dört tekerlekli araçlar, sadece kullanışsız değil. Aynı zamanda çok tehlikeli. Her yıl dünya genelinde trafik kazalarından ölen sayısı, bir geçen yıla göre yüzde on – on beş oranında artıyor. İnsanların güvenlik talebi en temel ve doğal ihtiyaçlarının başında geliyor. Sonra ekonomi, konfor vs. Yapay enerji kaynaklarının azalması ve çevrenin ciddi anlamda ”alarm” vermesi, büyük petrol şirketlerinin de geri atım atmasına neden oldu. Yoksa direkt geri atmaya zorladı demeliydik?

Tüm bunların toplamında elektrikli bisikletlerini satın almak ve kiralamak isteyenlerin sayısı her geçen gün artacak. Sadece birkaç yıl içinde gözle görülür değişimler, en çok ulaşım alanında, elektrikli bisikletler vasıtasıyla yaşanacak.

bicycle photo

Elektrikli Scooter İşi Yapmak Mı Yoksa Elektrikli Bisiklet Kiralama Dükkanı Açmak Mı Daha Mantıklı?

Eğer Kadıköy, Beşiktaş gibi semtlerde böyle bir iş düşüyorsanız elektrikli scooter işi yapmanız daha mantıklı olacaktır. Ancak elektrikli bisiklet kiralama dükkanı açmanın daha geniş bir kitleye hitap ettiğinden emin olabilirsiniz. Özellikle Türkiye gibi scootera bigane, bisiklete aşina bir ülkede.

Elektrikli scooter işi ile ilgili daha fazla bilgi sahibi olmak istiyorsanız aşağıdaki linke tıklayarak bir diğer yazımıza ışınlanabilirsiniz. Şimdilik hoş çakalın!

Elektrikli Scooter Kiralama İşi Kurmak

Yorum yapın