Bizim memlekette iş örgütlenmesi ve iş birliği gibi hususlarına neredeyse hiç özen gösterilmez. Mesela bir iş görüşmesi ya da toplantısı mı olacak. Alelade bir yerde saatlerce süren yemeklerin arasında, çatal bıçak gürültüleri ve gündelik konuşmalar arasında yapılır konuşma. Bizde nedense para kazanmak ihtimali çokça konuşulur da işin geleceği ya da niteliği pek az konuşulur. Yani karşıya geçmek her zaman konuşulur ama bizi o karşıya getirecek olan köprünün mahiyeti hakkında tam bir sessizlik hakimdir.
İşbirliği dediğimiz oluşum hiç konuşulmaz bile. Herkes her işi yapar. Bir gün biri gelmez, onun yerine sen bak denir. Hani iş görüşmesine giden çaresiz bir vatandaşın ”ne iş olursa yaparım abi” çaresizliği vardır ya hani. İşte bizim işbirliğimiz kendi kendimizi çaresizleştirmekten başka bir şey değildir.
Bir şirkette ya da işletmede herkes her işi bodoslama yaparsa bunun ne zararı olur, olabilir diye düşünmeden edemiyor olabilirsiniz. Ama biraz daha yakından bakınca meseleye bunun iki uçlu bir değersizleştirme yöntemi olduğunu görebilirsiniz. Birincisi yapılan iş değersizleşir. Herkesin yaptığı bir iş bölük pörçük ve karman çorman olacaktır. Birinin başlattığını, biri devam ettirir, ne diyelim daha sonra da üçüncü kişi gelir tamamlarsa o işin anası ağlar. Bir resmi bile üç farklı kişi çizse, o basit resim içinden çıkılmaz bir hale gelir. Bunun gibi işte.
He bir de herkesin her işi iş bölümü olmadan yaptığı bir yerde işin niteliği düşeceği gibi işleri yapan kişilerin karakterleri de aşınacaktır. Bir pazarlama şirketi düşünelim. Adam bir gün müdür koltuğunda takılıyor, bir gün pazarlama çıkıyor, bir gün pazarlanacak ürünlerin metinlerini yazıyor, bir gün de telefonlara bakıyor. Adam demez mi ya kardeşim ben bu şirketin tam olarak neresinde çalışıyorum?
Bu örnekler size abartı gelebilir ama ülkemizde maalesef gidişat böyle. Tam bir kaos ve özensizlik var. Bu da işlerin sarpa sarmasına, bazı işlerin batmasına, bazı işlerin hak ettiği yerlere gelememesine neden oluyor. Şimdi size işin başlatıcısı olarak iş örgütlenmesi yaparken üyeleri işbirliğine ikna etmek için neler yapacağınızdan bahsedeceğiz. Lütfen kulaklarınızı anlamak için açın. Bu çok önemli zira.
İşbirliğinden bahsedeceksek karıncaları anmamak büyük küstahlık olur. Bu ebatta küçük akılda büyük ve kocaman olan hayvanlar, öyle disiplinli bir iş birliği sağlarlar ki kendi vücutlarına göre dağ olan koca kütleleri bile kendi yaşamları ve yuvaları adına düzleştirip kullanılabilir hale getirirler. Karıncaların sizin gibi kariyer planları yok belki. Ama onlar toprağın ve yer altının kralları konumundalar. Bu açıdan baktığımızda iş birliği ve örgütlenme konusunda insanlık olarak onlardan öğreneceğimiz çok şey var. Uçan bir kazanan olmak istiyorsanız diğer bakacağınız canlı dostlarımız, arılar olacaktır.
İşbirliği İçin Neler Vaat Edebilirsiniz?
1- Para: İnsanların sizi dinlemesini mi istiyorsunuz? En önce paradan bahsedeceksiniz. Kardeşim bu işin sana ihtiyacı var senin de bu işe ihtiyacın var. Üstelikte ortada ciddi bir para var. Birlikte kazanabiliriz. Bakın nasıl da dikkatlerini çekmeye başladınız bile. Ancak paradan bahsedersek soyut ifadelerden ve ortalama hesaplardan kaçın. Somut rakamlar verin. Üç aşağı beş yukarı da olsa kesin konuşursanız insanlar işbirliğini ve söz konusu iş örgütlenmelerine sıcak bakacaktır. Paranın açamayacağı kapı yoktur diyen arkadaş, kesinlikle haklıydı.
2- Sağlam Ve Güvenli Bir Gelecek: Yeni bir işe girmek, bizim toplum için her zaman risktir. Heyecandan ziyade kaygı duyulur. Ümit üretilmez, acaba’lar, korkular vuku bulur daha ziyade. Bu nedenle ikna sürecinin ikinci aşamasını sağlam ve güvenli bir gelecek vaat ederek kotarabilirsiniz. İş kesinlikle güvenli diyeceksiniz. Gelecek vaat edeceksiniz. ”Ya olmadı çıkar gidersin” demek yerine ”bu iş son işin, bundan başka İstanbul yok” diyerek onu seçeneksiz bırakmalısınız. Çünkü insanlar, kendilerine reddedemeyecekleri bir teklif geldiğinde, başka seçenekleri düşünemez olurlar.
İş piyasasında şu görüntüyü görmek o kadar zordur ki. Kıskançlık, haset ve gıybet insanın karanlık yüzlerini ortaya çıkaran alışkanlıklar, sadece kadınların dedikodu sahalarında değil iş dünyasının, en şık, en profesyonel şirketlerin bile arka odalarında cereyan eder durur. Oysa bir şirket çatısı, çatışmadan uzak durması gereken ilk noktalar, ilk merkezlerdir. Çünkü ancak belli bir amaç uğruna orada olduklarının farkında olan eller, böyle üst üste konulup para kazanmak, gelecek elde etmek adına gerçek kıvançlar ve mutluluk veren zaferler için bir olmayı bilmeli!
3- Daha Çok Para Kazanma İhtimali: Hiçbir zaman ilk girdiği zamanki kadar ”az” kazanmayacağının altını çizmelisiniz. 1 sene sonra diyeceksiniz örneğin, maaşın ya da gelirin şu kadar artacak diye teminat vereceksiniz. Böylece üçüncü aşamada sağlam ve güvenli bir gelecek vaadini, para ile, ancak daha çok para ile sağlamlaştırmış olacaksınız. Muhkem hale getirilen bir gelecek manzarasından sonra işbirliğine daha da yakınlaşan kişi hem kendi hem ailesinin geleceği adına işbirliğine daha sıcak bakmaya başlayacaktır.
İş Kurarken İşbirliği ve Uzlaşmayı Sağlama Sanatı adlı makalemizi de buraya bırakıyoruz sevgili parlak fikirler okurları. İşbirliği kadar önemli olan bir şey daha varsa o da uzlaşmayı sağlamaktır. Kafalarda soru işareti kalmaması, işin daha temiz ve pratik yapılmasını kolaylaştıracaktır. İşin değil tüm işlerin hem de. bu nedenle iş kurarken işbirliği ve uzlaşmayı sağlamanın tüm yollarını keşfetmeli ve birebir kendi iş gerçekliğinizde tatbik etmeyi ihmal etmemelisiniz. Bunun dışında her zaman için diyaloğa ve yeni fikirlere açık olmayı da ihmal etmeyiniz. İşbirliği ve iş örgütlenmesi ancak böyle sağlanır çünkü.
4- Birlikte Büyüyeceğiz Mesajı: Somut şeyleri aştıktan sonra iş psikolojiye yüklenmeye geliyor. Bundan sonra birlikteyiz mesajı. Bunu kanatlarının arasına almak olarak da değerlendirebilirsiniz birlikte bir kanat oluşturmak da. Bu tamamen işin vizyonuna ve sizin tam olarak hangi pozisyonda olduğunuz bağlı olarak değişecek ve gelişecektir. Ama insanlara bir ideal, peşlerinden gidecek bir amaç vermelisiniz. Çünkü insan doğası gereği her zaman sıkılgan bir varlık olagelmiştir. Para konusunda da birlikte büyüyeceğiz konusunda da her zaman için birliktelik mesajı verin.
5- Üst Poziyonlar ve Mevkiler Teminatı: Son hassas noktaya da geldik böylece. İş örgütlenmesi demek, iş bölümü yapmaktır biraz da. Bu nedenle her pozisyonu her mevkiyi, allaya pullaya anlatacak ve vaat edeceksiniz. Öyle ki iş bölümünün sonunda herkes sahip olduğu işi ”kapmış” gibi hissetmeli. Herkes şanslı ve ayrıcalıklı hissetmeli. Ancak bu sayede herkes işine dört elle sarılır ve kimsenin kimsenin işinde gözü kulağı olmaz.
İş örgütlenmesi ve işbirliği ne işe yarar diye soracak olursanız bu son görselimiz size epey yarar getirecektir. Herkesin elinde bir puzzle parçası var. Herkesin bir bütünü tamamlamaya potansiyeli ve mecburiyetleri var. Biri eksilse puzzle tamamlanmayacak ve iş yarım kalacak.
İş örgütlenmesi ve işbirliği tam randımanlı sağlanamazsa kimse tam olarak ne iş yapacağını bilemez. Tam bir karmaşa ve kaos hakim olur çalışılan yere. Bununla birlikte rakipleriniz çok rahat bir şekilde bertaraf eder. Çünkü biliyoruz ki bir zincir, en zayıf halkası kadar güçlüdür. Zayıf halkalardan kaçınmak ise işbirliği şarttır.