Spor Malzemeleri Dükkanı Açmak Ne Kadar Karlı?
Türkiye’de son on yıl içerisinde toplumun iki alışkanlığında gözle görülür oranda bir değişim yaşandı. 1 – Sağlıklı beslenme alışkanlıkları 2- Spor faaliyetleri. Artık birçok kimse, evde, salonlarda, parklarda, yürüyüş yollarında spor yapmaya çok daha meyilli ve istekli. Bu sporların birçoğu ise çeşitli malzemelerle yapılıyor. Kadınların pilates, erkeklerin bodybuilding alanına yöneldiği günümüzde pilates topu ve dambıl satan bir dükkan açmak hiç olmadığı kadar mantıklı, dolayısıyla karlı olabilir. Özellikle bu iki ürüne olan rağbet oranı gün geçtikçe artıyor.
Yoğun mesai saatlerinden sonra ev ortamında pilates topuyla ya da çeşitli ağırlıklarla sahip dambıllarla formunu korumak isteyen kişiler bu tür dükkanlardan alışverişlerini yapıyor. Siz de spor malzemeleri satan bir dükkan açabilir, aynı zamanda online platformlardan da satış gerçekleştirebilirsiniz. Çünkü artık sportif etkinlikler ve egzersizler golf gibi sadece elit kesime ait bir alışkanlık değil.
Bir de egzantrik olarak tanımlayabileceğimiz belli başlı malzemeleri de dükkanınızda bulundurmanızı öneririz. Örneğin yağ yakıcı kemerler ve bel kaymasını önleyen bandajlar. Paten – kaykay gibi çocukların büyük ilgi gösterdiği spor malzemeleri de dükkanınızda bulunabilir. Yine çocuklara yönelik futbol ve basketbol topları satış grafiğinizi yükseltecek temel spor malzemeleri arasında yer alıyor. Hem çocuklara hem de yetişkinlere yönelik malzemelerin bulunacağı bir dükkan, her bakımdan kar oranı yüksek bir iş olma potansiyeli taşıyor.
Spor Malzemeleri Satmaktansa Outdoor Ürünler Daha mı Mantıklı?
Outdoor ürünler satmak daha mantıklı olmasa bile en az spor malzemeleri satmak kadar mantıklı diyebiliriz. Özellikle dağcılık ve kamp alanlarında da sıklıkla kullanılan spor ayakkabıların satışı yılın dört mevsimi, piyasaların durgunluğuna bakmadan, deyim yerindeyse kapış kapana gidiyor. Su geçirmez montlar, beş dakika açılabilen pratik çadırlar, kasklar ve çok cepli outdoor paltolar da günümüzde sıklıkla satın alınan outdoor ürünlerinin başında geliyor. Türkiye’de doğa sporlarına ilgi duyanların sayısı her geçen gün artıyor. Sadece gençler ve erkekler değil, kadınlar ve orta yaşlı bireyler de doğa sporlarından en az biriyle ilgilendiği için geniş bir müşteri portföyünüz olacaktır.
Satışa çıkarabileceğiniz ürünler (termostan çok amaçlı ceketlere kadar) geniş seçenekler sunduğu için bu işin getirisi ve potansiyeli de oldukça yüksek. Zaman ilerledikçe outdoor ürünlere bir yenisi ekleniyor ve katalog genişledikçe müşteri sayısı da artıyor.
Peki iki iş arasından hangisini seçmeliyim diyorsanız şu anki mevcut koşullarda outdoor ürünler satmak bir adım önde görünüyor. Tabi dükkanı hangi şehirde ve konumda açacağınız da seçeceğiniz işte belirleyici olacaktır.
Spor malzemeleri dükkanı açmanın maliyetli olduğunu biliyorsunuzdur. Peki ya bu kadar sermaye yatırmaya değecek bir yatırım mıdır?
Bilindiği üzere ülkemizde gençliğin ve de orta yaşlı insanların kilolarından kurtulmak ve de yağlarından arınmak için iş stresinden uzakta kalmak için spora olan yönelimi her geçen gün artmaktadır. Sizlere bu sporcu ürünleri satan mağazalarının kar oranlarından, rakamlarından bir örnek ile bahsetmek istiyorum.
Mesela dünyanın en büyük spor perakendecisi olan “Decathlon’dan” bahsetmek isterim. 25 ülkede 1000’e yakın mağazası bulunan bu spor perakendicisi Fransız asıllı olup küresel pazarda adından en çok söz ettiren ve de iddialı “spor mağazacısıdır.
Bu büyük biraderden niye bahsettiğimi merak ediyorsanız söyleyeyim. Eğer ki siz de bu pazarda kendinize bir rol edinmek ve de at koşturmak istiyorsanız sizden büyüklerin izlediği politikalara bir göz atmak ve de örnek almak zorundasınız. Zira daha önceki yazılarımda da bahsettiğim üzere küresel yeni dünya düzeninde yaşıyoruz ve de bu dünyanın kuralları artık mahallenizdeki kıraathanede günde 80 kez çay içip bir o kadar da dedikodu yapan emektar amcalar tarafından yazılmıyor. Yani yerel kültürün değerlerinden, taleplerinden ve de ne istediklerinden ziyade “küresel kültürün talepleri, ne istediği MAALESEF daha önemli olmuştur.
Devam edeyim bu büyük biraderden bahsetmeye…
Dechatlon ülke müdürümüz “Boumedienne Boualaoui”‘nin röportajlarından edindiğimiz istihbarata göre şirketin tüm cirosu 7 milyar euro dolaylarında olup Türkiye pazarının da her geçen yıl en az %7 büyüyen dinamik ve gelecek vaad eden bir pazar olduğunu öğreniyoruz. Yine aynı emmi Boumedienne Boualaoui Beşiktaş ve Levent’teki yerel semt pazarlarını tek tek dolaşıp ürünlerinin kopyasını yapanları tespit edip fotolarını üreticilere yolluyormuş… Ulan be Faslı dallama işin yok mu senin!! Kusura bakmayın ancak benim böylelerine tahammülüm yok. Zira sen kalk ta Allah’ın Fas’ından çok uluslu yeni dünya düzeninin güzide şirketlerinden birinde yönetim kademelerinde en üstte kadar gel. Sonra da Türkiye’de yerli halkın binlerce yıldır yaptığı ticarete karış… Kraldan daha çok kralcı olmak böyle bir şey işte… O sahtesi yapılan ürünlerin üreticileri bile koşmuyor peşinden pazar pazar, senin ne işin var da gariban pazarcılara dadanıyorsun…
Maalesef benim bu düzene bazenleri tahammülüm kalmıyor arkadaşlar. Evet belki de fazla reaksiyon gösteriyorum ancak ne yapayım kabul, gereğinden fazla duygusal bir adamım ve de ülkemi gereğinden fazla seviyorum…
Konu dağıldı yine:))
Dechathlon Türkiye sorumlumuz Faslı Boumedienne Boualaoui’nin dediklerine göre Türkiye’de spor ürünleri sektörünün pazar değeri yıllık 7 milyar euro’ya yaklaşmaktadır…
Ayrıca mağaza başına 4.5-5 milyon euro yatırım yaptıklarını ve de mağazalarının büyüklüklerinin 5-10 000 m2 olduğunu her birinde en az 60 kişi çalıştırdıklarını ifade etmektedir. Yine Türkiye’de yüksek kiralardan kurtulmak ve de ücra şehirlere yayılabilmek adına mağaza büyüklüklerini küçülterek yeni mağazalar açabileceklerini belirtmiştir.
Şirketlerinin Dünya genelinde toplam 55 000 civarı çalışanları olduğunu ve de Türkiye’de henüz 800 çalışana ancak sahip olabildiklerini gelecekte bu rakamın 1200 civarına yükseleceğini belirtmiştir.
——————————–
Buraya kadar Decathlon hakkında yeterince bilgi, istihbarat vermiş olduğumu düşünmekteyim. Dediğim gibi tüm bu bilgileri kuracağınız veya kurmuş olduğunuz “spor mağazasının” dünya pazarında kaliteli bir oyuncu olabilmesine yardımcı olmak için vermiş bulunmaktayım. Zira eğer ki sizin şirketiniz büyümez ise Fransız’ın şirketi bu boşluğu dolduracaktır, bizlerin sonu ise Dünya’dan külliyen silinmiş önemsiz bir “gelişmekte olan ülke olmaktan” öteye gidemeyecektir. Öyle ya da böyle süregelen değişime ve de ekonomik yeniliklere ayak uydurup sizin de bir şeyler yapması dolaylı yoldan olsa da hepimize yardımcı olacak ve de ülkeyi kalkındıracaktır.
He, bu ezenin, sömürenin, yayılanın, kralların egemen olduğu düzeni beğenmiyor musunuz?
Valla ne yalan söyleyeyim, alt gelir tabakasından insanları açlığa mahkum eden, dünyayı her geçen gün daha da çok kirleten bu düzeni ben de beğenmiyorum; ancak bu düzeni hep beraber bizler yarattık ve de maalesef ayak uydurmaktan başka çaremiz yok; beğenmeseniz de beğenseniz de gerçekler kaçınılmazdır…
Sonuç olarak; spor mağazası açacaklara en büyük tavsiyem “küresel pazarda iddialı olmalarıdır“.
Spor mağazası açarak Türkiye’de ne kadar kar ve de ne kadar gelir elde edebileceğinizi bu yukarıdaki rakamlardan az ya da çok öğrenebilirsiniz. Yardımcı olabildiysem ne ala, olamadıysam da affola, görüşmek üzere. K.M