İnternette E-Kitap Yazıp Delicesine Para Kazanmak – Röportaj

Her ne kadar kitap kitaptan okunur, bir kitabı kitap kılan kağıttır, sayfalardır, onun kokusudur diyenler çoğunlukta olsa da devir ile birlikte kitap ve edebiyatın tüketim biçimleri hızla değişmektedir.

Önceleri hayatımıza iş ve iletişim konularında yardımcı olmak için giren internet üniteleri, artık sosyo kültürel alanda da söz sahibi olmaya başlamıştır. Her zaman böyle olmuştur. Kültürün üretim ölçekleri de tüketim biçimleri de dünyanın ekonomik düzeninden doğrudan etkilenir. İnsanların birbirleriyle selamlaşma biçimleri, oturmaları kalkmaları, kendisiyle ve çevresiyle olan ilişkileri bile bu ekonomik düzlemlerden etkilendiğine göre, dev bir kültürel tabaka olan kitap okuma ve yazma biçimleri de haliyle etkilenmiş olacaktır.

Şimdi ilk başta e – kitap olayının neden bu kadar yaygınlaştığını gözler önüne serelim ve konuya vakıf olmak adına e – kitap ile ”normal” kitapları birbirine mukayese edelim.

Röportaj 

Önümüzdeki hafta 3. e-kitabını yayımlayacak olan E. R ile e-kitap piyasasını, insanların okuma alışkanlıklarını ve reel dünyadan sanal dünyaya taşınan kitapların geleceğini konuştuk.

– Bu 3. kitabınız olacak ve diğer ikisi gibi bu da e-kitap. Elektronik postadan sonra, elektronik kitap. Giderek elektronikleşen ve dijitalleşen bir dünyada, yazarlar da yavaş yavaş teknolojiye ayak uydurmak zorunda mı?

– Her an her şey değişiyor çevremizde. Algılar, ilişkiler, iletişim şekilleri. Bununla birlikte tüketici alışkanlıkları, hobiler ve kültür alışverişleri de sabit kalmıyor. Bu tür kitaplar ilk kez çıkmaya başladığında tutmaz dediler. Çünkü kitabın yerini tutmaz demek istediler kanaatimce. Halbuki benim yazdığım kitap Paulo Coelho’nun da. Yeri geldi mi kitabın yazarı, kapağı, hangi yayınevinden çıktığı önemli değil diyenler, bu sefer de elektronik ve reel kitapları mukayese etmeye başladı. Neyse ki bu aşamalar geçildi. Yazar ve okur el ele vererek teknoloji de çağın gerekliliklerine de ayak uydurduk.

– Bir e-kitap yazarının diğer yazarlar gibi çok kazanma şansı var mı?

– Elbette var. Hatta daha çok bile kazanabilir. Benim 2. kitabım, yaklaşık 30 bin kişi tarafından indirildi. Ben bu rakama e- kitap değil de bilindik yollarla kitap çıkarmış olsaydım ulaşabilecek miydim acaba?

– E- kitapların daha fazla satmasına imkan tanıyan olanaklar neler?

– Evvela fiyatı. Biliyorsunuz ki her şey gibi kitapların da fiyatı son yıllarda tavan yaptı. Bunda kağıdın yurt dışında, döviz ile alınıyor olmasının da çok büyük etkisi var. Tabi daha butik yayınevleri kağıt kalitesini düşürdü, sayfalarla oynadı vesaire. Herkes bir şekilde ayakta kalmaya çalışıyor. Ancak bugün 100 sayfalık bir kitap için ödeyeceğiniz minimum rakam 15 lira. E- kitap içinse maksimum 3 lira. Çünkü hem aracılar, kitapçılar ve dağıtımcılar ortada kalkıyor hem de kağıt masrafı tamamen devre dışı kalıyor.

– Peki, insanlardır süregelen alışkanlıklarının bir anda değişme şansı var mı? Örneğin koltukta uzanırken kitabın sayfalarını çevirmek ile elektronik cihaz üzerinden kitap okumak, herkese aynı zevki verir mi?

– Bence kitap okumak bir zevk değil kültür meselesidir. Kendisini kitap kurdu olarak tanımlayan insanlar her şekilde günlük okumalarını gerçekleştirebilir. Nasıl ki her film sinema salonunda izlenmiyor, her kitap da sayfaları çevrilerek okunmayabilir.

– İlginç bir bakış açısı. Bazı yazarların hem kitapçılarda hem de internet sitelerinde e-kitapları oluyor. Çift yönlü bir dağıtım ağı söz konusu. Bu konu hakkında neler söyleyeceksiniz?

– O yazarlar bir elin parmağını geçmez. En az 200 bin – 300 bin satış garantili best-seller yazarları, her zaman olduğu gibi günümüzde de sistemin tüm olanaklarını değerlendirmeye devam edecekler.

– Peki e-kitap yazmak ile normal kitap yazmak arasında hem üslup hem de içerik bakımından belli başlı farklar var mı? Eminim ki birçok okurumuzun gizli hayallerinden biri yazar olmak. Kaleme aldıkları ya da ”klavyeye aldıkları” kitapların mümkün olduğunca fazla kişi tarafından okunmasını sağlamak. Bu konuda onları yönlendirebilirsiniz.

– Mesela ben roman ve öykü yazıyorum. Normalde yayınevi size der ki şu kadar sayfayı geçmesin. Siz de kurgunuzu ona göre oturttur, karakterlerinize sayfa sayısını baz alarak yön verirsiniz. Ancak e-kitapta böyle bir sınırlama yok. İsterseniz bin sayfalık bir roman yazın, bilgisayarınızda ya da tabletinizde kaplayacağı yer 3 -4 şarkı yer kadar.

– E-kitapları, kültür ve sanatı bilgisayar ekranlarına sığdırmakla suçlayanların tam aksi bir şey söylüyorsunuz. Bu bağlamda e-kitap sınırlayıcı değil bizzat özgürleştirici bir yol çiziyor yeni yazarlara.

– Kesinlikle öyle. Gerisi yazarın hayal gücüne, üslubuna ve tam olarak ne yazmak istediğine bağlı.

E – Kitabın Yaygınlık Kazanmasının Nedenleri? 

Önceleri tıpkı arabanın ilk çıktığı yıllarda olduğu gibi , bu pek tutulmaz yahu diyerek karşılansa da e kitapların kazandığı yaygınlık gözle görülür biçimde artmaktadır. Bu durumda sahaflardan, kitapçılardan bir meta olarak aldığımız kitaplar, teknolojik arabaların karşısında yer alan fayton durumuna düşüyor. Ancak yine de arabaların birkaç sene içerisinde dünyaya hızlı yayılması gibi bir hız söz konusu değil. Halen e – kitap belli bir kesimin sıklıkla okumayı tercih ettiği bir yan ürün ve yan hizmet olarak canlılığını koruyor.

E-kitap, yaygınlık kazandı çünkü insanlar artık günlerinin birçok saatini laptoplarda, tabletlerde ve akıllı telefonlarında geçiriyor. Bu öyle bir saat aralığı ivmesine evrilmiş durumda ki, günde sekiz saati, kimilerinde on, on iki saati buluyor. Sadece kitaplar değil, aynı zamanda izlenilecek filmler, okunacak haberler, tartışılacak konular da bu platformlarda gerçekleşiyor. İnsanların teknik ve hafıza odaklı alışkanlıkları, onları bu teknolojik aygıtlarının içerisinde var kılıyor.

Artık eve verilecek sipariş bile internet vasıtasıyla cep telefonlarından ve bilgisayarlardan veriliyor. Modern insanın yeni bir uzvu haline gelen bu teknolojik aparatlar, aynı zamanda kültürü de sahiplenmiş durumda. Sinemaya giden insanların giderek azaldığı 21. yüzyılda, sahafları ve kitapçıları gezen ve oralardan alışveriş yapan okurların da sayısı azalmış durumda. Buna karşın internet ortamında merak ettikleri kitapları indirip okuyan birçok insanın varlığı da giderek artış göstermekte.

Yayınevi açmak istiyorum adlı makalemizde klasik ve etkili bir kültür üretim biçimi olan yayın evlerinin bir işletme ve kar amacı güden şirket olarak nasıl faaliyetlere açık olduğunu göstermektedir.

Peki E- kitap yazarak delice para kazanmak mümkün mü? Evet. Hem de normal bir kitap yazma metodundan daha büyük bir kat kitlesine sahip olarak mümkün. Yazımızın geri kalan kısmında hangi yolları izleyerek, neler yaparak e kitaptan delicesine para kazanabiliriz? Bu sorunun cevaplarını en net ve yalın bir şekilde vermeye çalışacağız. Hazırsanız başlayalım.

İnternette E – Kitap Yazıp Delicesine Para Kazanmanın Yolları 

• Kitabı İngilizce’ye çevirtmek: Hepimizin az çok takip ettiği ve bildiği üzere dünyanın İngilizce konuşulan birçok ülkesi, bizden on yıllarca önce e-kitap olayına girmiş ve başarı sağlamıştır. Bu noktada örneğin bir Amerika’da, örneğin İngiltere’de e-kitap sayısı da onları takip eden ve belli bir meblağ ödeyerek bilgisayarlarına ve tabletlerine indirip okuyan okurların sayısı bir hayli fazladır. Kitabınızın İngilizce’ye çevrilmesi bile başlı başına bir başarı iken, bu başarıyı peşi sıra okunma ve satın alma ölçekleri açısından da birçok başarı takip edecektir.*-Yabancı dile çevrilmenin sayesinde birçok insana sınır ve coğrafya tanımadan ulaşabilecek ve kitaplarınız üzerinden ününüze ün katmış olacaksınız.
• Romanın güncel ve popüler akımlara uygun olması ve ergenlerin kalbine hitap etmesi: Daha çok gençlik romanları satış rekorları kırıyor. Bunun dışında popüler akımlar nedir yahu diye soracak olursanız, fantastik öğelerle bezenmiş, yalın ve akıcı bir anlatım tekniğine sahip, kurgusu hızlı ve sadece, aksiyona dayalı olay örgüsüne sahip kitaplar, popüler akımın ve kolay tükenen kültür çağının bir numaralı ürünleridir.*-Siz de karmaşık kurgulardan uzak durup sıkıcı ve sayfalar dolusu süren betimlemelerden uzak durmalısınız. Balzac, 1800’lerde okunuyordu. 21. yüzyılın Balzac’ı olmak istiyorsanız her zaman eğlenceli, dinamik ve her yaştan kitleyi kendinize çekebilecek oranda kolay bir roman kurgusuna sahip bir yazar olmalısınız.
• Kitap ne çok uzun ne çok kısa olmalıdır. Uzun romanlar ülkemizde okunmamaktadır. Bu artık matematiksel bir gerçekliktir. Bununla birlikte kısa romanlar da hemen biteceği için basit ve sıradan gözüyle bakılmaktadır böylesi yazılmış kitaplara. Aynı zamanda sayfa sayısı az olunca kitabınızın fiyatı da az olacaktır.
• E- Kitabın reklamını sosyal medyada ve forumlarda yapmak: Zaten internet ortamında boy göstereceğiz için, bu alanı tamamen sınırsız kullanmalı ve tüm nimetlerinden eşit derecede faydalanmayı bilmelisiniz. Özellikle sosyal medyada, twitter ve Facebook’ta romanınızdan alıntılar paylaşılmalı; Instagram’da kendi isminizi ve kitabınızı etiketleyerek okurlar üzerinden okurlara doğru bir tanıtım ağı oluşturmalısınız.*-TÜRKİYE’DE YAZAR OLMAK adlı makalemizi okuyarak ülkemizde yazar olmanın zorluklarını ve kolay noktalarını öğrenebilir, yeni romanınızı bu ortam değişkenlerini göz önünde bulundurarak kaleme alabilirsiniz.

• İzinsizce yayınlanan siteleri takip edip içeriği kaldırtmak: Bu konuda her zaman takipçi olun ve hakkınızı hiçbir siteye, hiçbir kötü niyetli kullanıcıya yedirtmeyin. Kendi hakkınızı koruduğunuz sürece, hakkınız birçok açıdan daha değerli hale gelecektir.
• Normal kitaplardan çok daha ucuza satmak: Zaten e-kitap yapımı gereği son derece maliyetsizdir. Ne matbaalara ne de bir kartel gibi işleyen dağıtım şirketlerine para bayılmak zorunda kalmazsınız. Bu nedenle bir e kitap 3 liraya, 5 liraya satılabilir. Siz de fiyat tarifenizi bu aralıklarda tutun ve sürümden kazanma stratejisiyle bol bol kitap satarak bol bol para kazanmayı hedefleyin.
• Okuyucunun duygusal stabilitesini bozmak: Sarsıcı olmak! Şoke edici olmak! Şaşırtıcı olmak! Bunu da sürpriz sonlarla ve sürekli olarak okuru şaşırtan minik hilelerle gerçekleştirmelisiniz. Çünkü modern insan artık çok zor şaşırmaktadır ve ancak şaşırabileceği, dehşete kapılabileceği ürünleri satın almaktadır. Siz de düz, kuru ve klişe anlatımlardan uzak durarak mümkün olduğunca cüretkar ve yaratıcı edebiyat stilleri geliştirmelisiniz.
• Edebi olunduğu kadar gerçekçi olmak: Anlattığınız şey süper sürrealist bir hikaye bile olsa gerçekçi olmak zorundasınız. Gerçekçi olmak, okuru kitaba mıhlamak demektir. Çünkü okurlar ancak inandırıcı bulduğu metinlerin içinde kaybolmak isterler. Aristoteles’in ”katharsis” kavramı da bu gerçekçiliğe dayanmaktadır zaten. Kişinin roman karakterlerinden biriyle özdeşleşmesi, ona kitabı okutan ana faktördür. Bu ana faktörü meydana getirmenin ana disiplini ise gerçekçi olmaktan geçer.
• Son olarak baharat mahiyetinde az da olsa cinsel ögelere yer vermek: Se*s is always sells – demiş bir Amerikalı düşünür. Se*ks, her zaman satar anlamında kullanılan bu deyiş hoşumuza gitse de gitmese de kabullenmemiz gereken bir gerçekliktir. Bu nedenle kitabınız ister bol kanlı bir vampir romanı olsun, ister sonu hüngür hüngür ağlatan bir dram olsun, içinde mutlaka cinsel ögelere yer verilmelidir.

Hepinize okuru bol, edebi kalitesi yüksek kitaplı günler dileriz. Bir sonraki yazımızda yeniden görüşünceye dek, hoşça kalın.